müthiş bir filmdir, özellikle de çatıda bira içme sahnesi insan varoluşuna ilişkin en esaslı sahnelerden birisidir.
orada bira asla bira değildir, unutulmuş olan insan olmak keyfiyetine ait bir özelliktir.
insan olmak yeniden hatırlanmıştır.
insanlığa dönülmüştür, kısa bir süre için dahi olsa.
Godfather den iyi bir film olduğu aşikardır, aslına bakarsanız godfather romanının yanında çok sönük kalan ve oyunculuk dışında çok fazla bir özelliği bulunmayan bir film dir marlon brando ve al pacino olmasa 5 küsürlerde falan bir puanı vardır.
Edit:Eksi veren arkadaş o sony nin filmin başındaki düğün sahnesinde ziktiği karı, o düğünde şarkı söyleyen adam ve şarkı söyleyen adamın tırcı kankası bunlar kitapta hep önemli karakterler, sen filmde bunları kaç saniye gördün açtırma benim ağzımı.
Edit2:Lan ne çekim açısından bahsediyorsun sen, değişik? godfatherin çekim açıları türk filmlerinden biraz hallicedir götünüzden kült film çıkarmayın amk o filmi film yapan oyuncuların performansıdır o olmasa 5 küsürlük bir filmdir.
Drama ve kurgu ve verdigi mesajlar acisindan bakildiginda turunun tek ornegi film. Ders niteliginde gosterilmeli artik ona lafimiz yok ama godfather'i bu film uzerinden harcamak da neyin nesi lan?! Gotfather'in olayi baska bir kere... filmde bir cekim acisi var almis yurumus, isiklar, golgeler, karakterler, hikaye o bicim? Ee herif kalkmis 10 uzerinden 5 diyor. Lan yatin uyuyun amina koyim!
efsane filmler arasındadır ve benimde en güzel filmler listemde ilk sıraya oturmuştur. çok etkileyici, akılda kalıcı, dahiyane bir filmdir. izlenmesini kesinlikle tavsiye ederim.
andy nin bütün hapishaneye o iki italyan bayanı dinlettiği ve ardından müzikle ilgili akıllara kazınan sözü söylediği efsane sahneleri olan, harika bir film.
Geçenlerde kardeşim ile izlemeye niyetlendiğim ama beş saat altyazı krizi yaşadığım için en sonunda pes ettirmiş filmdir. Adam gibi bir türkçe altyazı sunmak bu kadar zor muydu?
Başrollerinde Tim Robbins ve Morgan Freeman'ın yer aldığı yönetmen koltuğunda Frank Darabont'un senaryosunu yazdığı ve yönettiği 1994 yapımı Amerikan dram filmi.
IMDb de uzun yıllardır 1. sıradadır.
Kişisel yoruma gelirsek evet çok kaliteli bir film olduğu Morgan Freeman olduğundan bellidir zaten.
(bkz: morgan freeman)
Ama 1. Film olmayı gelmiş geçmiş en iyi film olarak gösterilmeyi haketmemiştir ve haketmemektedir.
Bu sadece benim düşüncem olsa eyvallah. Ama böyle düşünen büyük bir topluluk mevcuttur.
Kişisel zevkler tabii ki yargılanmaz. Ama 3-5 film izleyip Esaretin Bedeli en iyi film yaa
diyenler varken bize de 2-3 laf etmek düşer herhalde. Benim gönlümün birincisi ise;
"seni tutsak eden korkularındır, özgür bırakınsa umutların" repliği ile hafızama kazınmış, gelmiş geçmiş en iyi hapishane filmidir. En iyi film oskarını Forest Gump ile aynı seneye denk gelmesinden kaçırmıştır. Her seferinde izlemesi müthiş keyiftir.
O sene Oscar kazanan Forrest Gump'la kıyaslandığında iyi ki kazanamamış denen şaheser. Forrest Gump sinema tarihinin sisli geçmişinde giderek sıradanlaşırken, Shawshank, mahzendeki iskoç şarapları gibi yıllandıkça değerleniyor, tam bir kült başyapıt olarak elmas gibi parlıyor.
bir kitap uyarlamasının ne kadar başarılı olabileceğinin kanıtı olan film.. stephan king in "kuşku mevsimi" kitabının içindeki "rita hayworth u seven adam" adındaki hikayenin sinemaya uyarlanmış halidir.. kitaba son derece sadık, ve bir o kadar da başarılıdır.. ayrı bir not da, stephen king in belki de içinde mistik, fantastik, korku öğeleri barındırmayan tek hikayesidir..
finalinde eşcinsel deneyimlere sahip başrol oyuncusu hapishane arkadaşı zenciyle tropik ıssız bir sahilde buluşur, birbirlerine sarılırlarken kameralar uzaklaşır, hoop mutlu son. yok ya.
özür dilerim ama homofobi dedektörlerim cayır cayır alarm veriyor, thats so gay ulan.
tarihin şişirilmiş en balon filmi. morgan freeman yüzünden mi böyle bilinmez ama beş para etmez.
--spoiler--
adam suçlu olmadığı halde hapise giriyor hapisten ilahi bi güç sayesinde çıkıyor konu bu. yani hiçbir kötülük karşılıksız kalmaz gibi saçma salak bi konusu ve mesajı var.
--spoiler--