bir an olsun elden bırakılmaması gereken bir kitap. uzun zamandır beni içine bu kadar sürükleyip, etkileyen başka bir kitap olmamıştı. herkese söylediği gibi çeviri gerçekten başarısızdı. böyle bestseller kategorisine aday kitapların çevirileri daha dikkatli yapılmalı ve usta kişilerce çevirilmelidir.
kitabı okurken o kadar çok şey aklınıza geliyor ki. önce lost, ardından stephen king kitapları, ve birbirine benzeyen birçok film. kitap bittikten sonra ekşiye göz atarken öğreniyorum ki başrol için jennifer lawrence ile anlaşılmış. bu hatun winter's bone filminde başrol oynadı. ve bu film ile kitap arasındaki detay dikkatimi çekiyor. filmde kızımızın babası evden kaçmış, anne karakteri baba evden gittikten sonra depresyona girmiş ve hiçbir şeyle ilgilenmez olmuş, evde bekleyen çocuklar ve ailesini geçindirmeye çalışan bir genç kız. iki hikayede birbiriyle çok örtüşüyor ve her ikisinde de ana karakteri jennifer lawrence canlandırıyor. gerçekten ilginç ve bir o kadar güzel bir durum olmuş.
kitap iyi güzel hoş ama film işin içine girince herkesin kafasında soru işaretleri beliriyor. ki haklılarda. harry potter gibi alacakaranlık gibi kitapların enfes ama filmlerin vasat olması hayal kırıklığı sebebi olabilir.
son söz sadece ilk kitapla kalınmamalı devamı iyi de olsa kötü de olsa okunmalıdır.
--spoiler--
bence kitabın tek eksiği "esas kız"ın evlat olsa sevilmez bi tip olmasıydı. katniss değil de clove'un hikayesi olsa inanın daha çok severdim, çok ısındım o kıza. katniss ilk kitapta çok iyiydi, ama işin içine gale girince inceden tırt olduğunu düşünmeye başladım. hele ateşi yakalamak, pii... gale'e de peeta'ya da aynı anda sırnaşılır mı annem? bella'ya benzetelim ergenizmalar sevsin demişsin ama sıçmışsın suzın. üzgünüm suzın.
--spoiler--
ve film. cast. sanırım kısa boylu olması gereken katniss'i oynaması içn 1.70 jennifer lawrence'ı seçmelerinin nedeni gale'in çok uzun olması. emir ve feriha gibi olurdu öbür türlü. tamam. kabul. peki peeta'nın saçlarını neden çocuk kakası rengine boyadınız ha? bi de cinna lenny kravitz olmamalıydı sanki. sıçmışsın laynsgeyt. üzgünüm laynsgeyt.
Yapacak daha iyi bir işiniz olmadığı zamanlarda okumanızı tavsiye etmekten çekinmeyeceğim kitap. Çok akıcı ve sürükleyici bir kurguya sahip olduğunu söyleyen insanların bir hayli yanıldığını düşünüyorum. Hatta kendilerinin, okudukları bir kitabı betimlemek adına daimi olarak bu kalıba sığındıkları fikri içerisindeyim.
Kitabın bilim kurgu olduğunu söylemek yanlış olmasa da eğer bu şekilde adlandırmaya niyetliyseniz vasat bir bilim kurgu örneği olduğunu belirtmekte fayda var. Özgün bir konuya sahip olmamakla birlikte kitabın konu edindiği ana karakterlerin genç insanlar olması, karakterlerin gerçek hayattaki karşılığı olan 14-22 yaş aralığındaki gençlerin kitabı taçlandırmasının en önemli nedeni sanırım.
Ayrıca kitabın pek sevgili editörü 24. Baskısının 4. sayfasında; "kitabın akıcılığını daha güçlendirmek için, Açlık Oyunları'nın bu baskısında, daha önceki baskılardan ayrı olarak, metnin anlatım dili ve zamanında -di'li geçmiş zaman kullanılmıştır." şeklinde bir not düşmüş. Şahsen, daha cesur davranıp notuna devam ederek kitabın geneline yayılan çeviri ve imla hatalarından, okumayı zorlaştıran dizgisinden de bahsetmesini, "kitap her şekilde satacak, alın okuyun b'oolum" diyerek bitirdiği notunun sonunda da ensemize şaplak atıp kevgir kevgir gülmesini daha doğru ve samimi bulurdum.
suzanne collinsin üçlemesinden ilki.kurgu anlamında ateşi yakalamak'tan daha başarılı bulduğumu söylesem yalan olmaz.ayrıca martta vizyona girecekmiş, merakla beklemekteyim.
filmi çıktığı zaman bazı kesimler cıvkını çıkartmasa diye dua ettiğim kitaptır. içinde bulunduğumuz sistemi sorgulamaya yöneltir. okuduğum en güzel romanlardandır.
aslında kitapların film versiyonlarındaki kurgu ile kitap arasında çok kumaş farkı oluyor, kitap her zaman bir adım daha öne çıkıyor. ama ilk defa bi kitap uyarlaması filmin fragmanı bile beni çok heyecanlandırdı, kendi kafamda oluşturduğum karakterler ve mekanlar film ile çok uyuştu. zaten suzanne collins'in sürükleyici kurgusu için söylenecek söz yok. merakla filmin çıkmasını, katniss; alevler içindeki kız'ı beyazperdede görmeyi bekliyorum.
okumaya başladığımdan itibaren beni içine çeken, okurken zamanın nasıl geçtiğini anlamadığım, oldukça sürükleyici bir kitaptır. kitap kendi tarzında özgürlük kavramını ele alıp insanların ne kadar şiddete aç olduğunu anlatır. geçmişte ve günümüzde olduğu gibi, gelecekte bile baskıcı toplumların var olacağını ve zayıf toplumların ezileceğini gösterir. an itibariyle 2. kitabı almış ve okumaya da başlamış bulunmaktayım. ayrıca çıkacak filmin kitap kadar güzel olmayacağını bilsem de sabırsızlıkla beklemekteyim. *