filmden fazla bir şey beklememek lazım. yönetmen olarak stallone'nin ilk rocky ve ilk rambo'su kesinlikle değildir.
bunu daha çok çocukluğumuzun aksiyon oyuncularının ve yeni jenerasyon aksiyon oyuncularının bir araya geldikleri, onlara bi saygı duruşu niteliğinde bi film olarak kabul edelim.
az önce izlediğim ve beğendiğim aksiyon filmidir. senaryo vasatmış, eski yıldızlar oynamış, aksiyonun dibine vurmuşlar falan öyle şeyler söylememe gerek yok zaten 4 sayfa boyunca bu noktalara değinilmiş.
filmle ilgili benim değinmek istediğim nokta da şudur ki: jet li'nin yaşlandığı dünyayı sikeyim afedersiniz. evet. teşekkürler.
aksiyonsal fantezi filmlerinin en harikalarından. sağlam oyuncu kadrosu ve olağan üstü supermansal hareketlerle akılla hint sinemasını getirir. ancak kesinlikle kendi türünün en iyilerindendir. olması gereken ve olacağı kadar güzeldir. tarzını sevenlere tavsiyedir; kesin izlenmelidir.
tek izlenir yanı yeraltı tünelinde bizimkiler sıkışmışken ortama giren zenci abi ve makinalısı olan film. bass da sondaymış, tak tak tak tak tak kafam sikildi orada ama değdi.
öküz gibi kadrosu var ama nedense bana bi jason statham filmi izlemiş hissi verdi. neden bu kadar ön planda kalmış kendisi, bilemedim.. maksat hayran kitlesiyse diğer oyuncuların da kendine has kitleleri var. mesela neden jet li film boyunca yüzüne bakılmayan, ilgilenilmeyen, alay edilen, afedersiniz piç yerine konan kişiydi? neden stallone neden?*
jason statham'ı birazcık daha olsa yeni nesil kabul edersek çocukluğumuzda adrenalin sala sala izlediğimiz ağır abilerin hepsini - neredeyse - bir arada görme fikri süperdi ama bekleneni veremedi bence, yine de özlemişiz, berhudar olduk.
hani böyle bir pazar günü, "enseye tokat göte parmak" şeklinde tabir edilen beş sap arkadaş bir evde toplanırlar. derler ki, "hacı bi film izleyelim be ya". tamam denilir. cipsler hazırlanır, kolalar ya da biralar bardakladaki yerlerini alır. televizyon karşısına kurulunur. tek sorun hangi filmi izleyecekleridir.
şimdi bu topluluktan bir sanat filmi ya da bir dram filmi izlemelerini bekleyemezsiniz. üç farklı alternatif vardır. birincisi, karının kızın bol olduğu cinsel içerkli bir film. ikincisi, bol küfürlü bir komedi filmi. üçüncüsüde, senaryonun olmadığı, sadece, kaçma kovalamaca, çatışma, patlama, kan, vahşet gibi şeylerin bulunduğu bir macera filmi.
hah, işte bu üçüncü alternatif için biçilmiş kaftan "the expendables". hele ki birde, tıransportır*, hiro*, ivan drago* ve tabi rambo* oynuyor ki filmde, tadından yinmez.
bir kere herşeyiyle klişe bir hollywood macerası. amerikalı üç beş eski askerin, bir ada dolusu askeri harcaması üzerine çekilmiş bir film. e bizim de istediğimiz bu zaten.
gerek yok öyle, "vay hacı, bak görüyor musun filmin alt metnindeki inceliği, yönetmen burada toplumsal mesaj veriyor" tarzı yorumlara. eğlenmek için izliyoruz lan biz bu filmi. bizim istediğimiz, "oha lan, ne kırdı herifin boynunu, ba ba ba görüyomusun, nasıl patlattı koca binayı, hayvan lan bu herif" tarzı yorumlar.
öyle iyi kurgulanmış bir senaryo, muhteşem bir yönetmenlik, harika oyunculuklar ve herşeyden önce toplumsal bir mesaj falan bekliyorsanız, hiç izlemeyin.
slvester stallone un oyuncu arkadaşlarına
-bir film hazırlıyorum, artık bir jest yaparsınız bana
demesiyle kocaman bir kadro olluşturduğu ancak; her birinin iki dakikalık roller kestiği, aksiyon sahneleri güzel ve hareketli ama başlangıçta sıktığı, stalone ye jübile havası vermiş bir film.
sylvester stallone yönetiminde, jason statham, jet li, dolph lundgren ve eric roberts gibi oyuncuların rol aldığı berbat bir aksiyon şöminesi. hani fragman diye şarap iç, sonra kıvırıp çöpe at, çıtır çıtır yansın, ısınalım.
uzun zaman aksiyon izlemedim -zaten pek sevmem- hadi bir kere daha deneyim diye 90 dakikalik kafa dağıtma seansı, parçalanan adamlar, berbat diyaloglar ve alaksız kurgu ile son buldu.
beyazperde müdavimleri "8.1" vererek "tek kelimeyle harika" yorumları yazmışlar.
film boyunca dikkatimi çeken tek nokta stallone'un damarları ve dudaklarıydı. 90 dakika perdeye o damar ve dudakları yansıtsalar ibret alıp evime derin düşünceler ile dönebilirdim ve bu daha yararlı olurdu.
onu bunu bilmem ama jason abinin ortalığın amına koduğu film. hemen hemen diğer karakterlerin hepsinin kıçı tekmelendi. özellike o jet li neydi ya öyle önüne gelen dövüyordu garibi.nerde o eski jet li.stallone desen o da yaşlanmış,steve austin tarafından paket edildi.
"acaba ying yang*'in neden paraya ihtiyacı vardı?" sorusuyla kafamı kurcalamış film. yanlış anlaşılmasın, bu tarz bi aksiyon filminden senaryo beklediğim falan yok, aksiyon vaadeden bir film the expendables ve vaat ettiğini fazlasıyla yerine getirdi. izlenesi, hızlı, eskilerin deyimiyle vurdulu kırdılı film, kadrosu da iyi, daha ne olsun?
steven seagal senaryoya dahil olmuş olsaydı efsanevi olabilecek film. ha senaryosu çok klişe orası ayrı.
--spoiler-- jason statham'ın askerin tekini 2 kere karından 1 suratından doğradığı sahne favorim, ve hemen sonraki jet li sahnesi. şahane, sürekli sarıp sarıp izliyorum.
--spoiler--
bu kadro başka bir filmde biraraya gelse efsane bir film olabilecekken basit bir senaryoya kurban gitmiştir. yıllardır hayranı olduğumuz tüm aktörleri birarada görmemizi sağladığı için teşekkür etmek lazım.
senaryosu hiç bir halta benzemeyen ticari amaçlı bir filmdir.
edit: eksileyen hıyara sözüm..madem senaryo bir halta benziyor, şeyin varsa açıklasana ahmak...
hayatımda izlediğim en boktan film. bunun yanında kara murat serisi gerçek hayattan fırlamış kadar gerçekçi durur.
sylvester stallone'nun yüzünü gördükçe kusasım geldi. ne yaptıysa suratına geri aldırsın.
Senaryosundan bir şey bekleyenlerin olduğu bir film.
Yahu arkadaş o kadar kadro, o kadar aksiyon, o kadar güzel demeçler var.*Hala senaryoyu sevmedim falan diyorsunuz. Senaryo süper olur bu sefer kahraman çok fazla imbayı dersiniz. (bkz: matrix)
Bu sıkıcı hayatınızın boş olduğu zamanda sizi silkeleyecek bir film. Bu filmden hoşlanmayan zaten "vurdulu kırdılı" filmden hiç hoşlanmaz.
Sylvester Stallone tarafından hem yazılan hem de yönetilen 2010 yılı yapımı bir aksiyom film. Konusu kısaca şu şekilde.
kendine mr. church * adını veren bir eleman Barney Ross * ve adamlarını güney amerika'da bir adada mevcut yönetimi devirerek başa geçen diktatörü bertaraf etmesi karşılığında 5 milyon dolara kiralar ve olaylar gelişir.
bir kamyon adamın bir araya geldiği ama film namına ortaya bir şey çıkaramadıkları bir yapım. HA dersen ki aga ben sanatsal bir numara istemem, kırılın kemik sesi, patlama, çatlama, bir iki dövüş lazım bana, izle o zaman. 6.8 olan imdb puanı da seni yanıltmasın, ederi 2.8 filan.
--spoiler--
bendenize "jet li jet li olalı bu kadar dayak yememiştir herhalde" dedirtmiş filmdir. dolph lundgren'i onore edeceğiz diye jet li'ye bu zulüm niye ey yapımcılar? tililili! (zılgıt.)
--spoiler--