elinizde kalem, önünüzde kağıtla uzun bir konuşma yaparken farketmeden sanat eserleri ortaya koymanıza sebep olanlardır. öyle ki telefonu kapattığınızda "bunu ben mi yaptım len?" deyip resmi/ şekli incelemeye başlarsınız. ve başka zaman onu yapmakla asla uğraşmayacağınızı düşünürsünüz.
yakında telefonla konuşurken ortaya koyduğum sanat eserlerinden oluşan bir sergi açabilirm.
kurdana ulasmaktir. ne zaman telefonla 2+ dakika gorusme yapsam, bitiminde agzimda bir kurdan buluyorum, nasil geliyor ne ara aliyorum farkinda degilim. eger yoksa muhtemelen o an ortamda kurdan yoktur. olsa bulurdum!
başkalarının seninle oynayıp eğlendiğini fark etmemek.
misal biricik abim ne zaman etrafımda telefonla konuşsa kalemdi kağıttı ne bulsam telefon olmayan eline tutuştururum. kalemi çevirmeye başlar elinden alırım. ne olduğunu idrak edebilmiş değildir. tekrar kalemi tutuştururum eline. bir şeyler çizmeye başlar kalemin tepesine basıp ucunu kapatırım. farkına varmaz çizmeye (?) devam eder.
en nihayetinde telefon görüşmesi bittiğinde bütün yaptıklarım zaman aşımına uğramış olur.
eğer sevgilinizle konuşuyorsanız ve sevgilinizle konuşmadan önce ciddi bir meşguliyetiniz yoksa, kendinizi bir anda gözleriniz kapalı bir şekilde yatağınızda uzanmışken fark edebilirsiniz.
telefonu açar açmaz bir hışımla ayağa kalkılır. el cebe gider, sonra cepten çıkar saça gider. odada belirsiz istikamette yürünür. sehpa üzerinde vazo falan varsa onunla oynanmaya başlanır.
kalkıp yürümek. başlığı görünce farkettim oturarak telefonla konuşamadığımı, ille kalkıp tur atıyorum. odayı yirmi kere boydan boya geçer mi insan beş dakikalık telefon konuşmasında yaa...