yalnızdır. evde başka bir sese, nefese ihtiyaç duyar. hapşurduğunda kimse çok yaşa demez, izlediği filme kendi kendine yorum yapar. yaşamı tek kişiliktir. gün içinde işte, okulda, sokakta kalabalığa karışır; konuşur, gezer, içer. akşam olup da eve döndüğünde tek kişilik yemek yapar, tek kişilik yer, tek kişilik film izler, tek kişilik gözleri dolar, tek kişilik sevinir, tek kişilik üzülür, tek başına uyur.
ara sıra el alışkanlığından 4-5 kişilik yemek yapar sanki hala sevdikleriyle beraber akşam yemeği yiyebiliyormuş gibi. sofraya fazladan çatal tabak koyduğunu fark eder sonra iştahı kaçar o 5 kişilik yemeği bir haftada bitiremez çöpe döker, hüzünden zayıflar.