gayet normal bir olaydır zaten kadın baştan söylemiş onlar "zengin" diye ve bu yüzden korkmuş.
o zeka özürlü kadının anladığını bu ülkede hala bazıları anlamıyor, adalet dediğiniz bu ülkede güçlünün güçsüze karşı kendini koruması ve dilediğini dilediği şekilde almasıdır.
bir olay hakkında belirli bir yargıya varılabilmesi için her iki tarafın da dinlenmesi gerektiği, olayın derinlemesine incelenmesinin şart olduğu, hele hele cinsel içerikli suçların irtikapının son derece güç olduğu hususları dikkate alınmadan, sadece gazete haberlerine dayanarak yorum yapılmaması gereken konudur.
arkadaş, olayın sadece haberde anlatılandan ibaret olduğunu nereden biliyorsun?
kadının iki sene boyunca rızasıyla sanıkla birlikte olup; sonradan kaymakamın isteğiyle yapılan doktor kontrolüyle hamile çıkmasının ardından, diyarbakır gibi toplumsal baskının fazla olduğu bir ilde tecavüz bahanesinin arkasına sığınıp sığınmadığını nereden biliyorsun?
amacım elbetteki şeytanın avukatlığını yapmak değil.
ben sadece şu gerçeğe vurgu yapmak istiyorum ve tekrar söylüyorum: cinsel içerikli suçların irtikapı son derece zordur, o yüzden boyalı basından geçen bir kaç haberlere karar veren hakimin karısına da aynı muameleyi reva görmek vicdansızlıktır.
bu olayın içeriğini hiç birimiz bilmiyoruz, o yüzden yorum yapmadan önce bir kez daha düşünmek gerekir.
unutmayınız ki ülkemiz mahkemelerinde, kendi rızasyla bir erkekle birlikte olduktan sonra hamile kalıp yada ayrıldıktan sonra intikam duygusuyla veya durum anlaşıldıktan sonra aile ve toplum baskısından korkarak tecavüz masalları uydurup kendini kurtarmak isteyen kadınların şikayetleriyle dolu dosyalar mevcut.
bu tür olaylarda konunun uzmanı ceza hukukçularını yorum yaparken hiç görüyor musunuz?