adab-ı muaşeret icabı yapılması gereken midir bilemem ama ben her daim unutuyorum bu tümceyi kurmayı. sonra da aşırı derece pişmanlık duyuyorum; " ulan teşekkür ederim demek bu kadar zor mu. unutulacak kadar yersiz bir cümle mi." diye kızıyorum kendime içimden. üzülüyorum. birisi iyi çalışmalar diyor, ben size de diyip kapatıyorum telefonu. nasılsınız diyor, iyiyim siz nasılsınız, diyorum. teşekkür ederim ben de iyiyim diyor sonra karşı taraf. bak, o teşekkür etmesini biliyor, hatta ihmal etmiyor. ama sen.. kazma mısın lan.
eğitimi çocukluktan verilmesi gereken yetenektir. sadece teşekkür etmek değil özür dilemek için geçerli bir durumdur bu. yoksa yolda, sokakta yürürken hayvan gibi çarpan bir hödükten özür dilemek yerine önüne baksana bacım!** şeklinde bir karşılık alabilirsiniz.
Size iyiliği geçmiş olan insanlara teşekkür edin ve onlara hediye verin. "Nasılsa beklemezler" demeyin. Eğer hediye kabul etmek gibi bir prensipleri yoksa, onlara bunu söyleme ve tercihlerini ortaya koyma şansı verin. Belki sizden başkası için bir iyilik yapmanızı isterler. Siz kendinizi, bırakın onlar da kendilerini yaşasınlar...
17.adab-ı muaşeret icabı yapılması gereken midir bilemem ama ben her daim unutuyorum bu tümceyi kurmayı. sonra da aşırı derece pişmanlık duyuyorum; " ulan teşekkür ederim demek bu kadar zor mu. unutulacak kadar yersiz bir cümle mi." diye kızıyorum kendime içimden. üzülüyorum. birisi iyi çalışmalar diyor, ben size de diyip kapatıyorum telefonu. nasılsınız diyor, iyiyim siz nasılsınız, diyorum. teşekkür ederim ben de iyiyim diyor sonra karşı taraf. bak, o teşekkür etmesini biliyor, hatta ihmal etmiyor. ama sen.. kazma mısın lan.
ınsanlar bır zamanlar kollarında ıcı meyvedolu sepetlerle dolasıyorlardı gorduklerıne bır tane uzatıp eve bos sepetle donebılıyorlardı o kadar zengın bır dunyaydı artık kırlendı gerı kalan kucuk kırıntıları goz ardı etmemek adına ve onlara sahıp cıkmak adına teşekkuru topragın derınıne gomup bunun normal bırsey oldugunu kabul etmelıyız.