en mukemmel turk dizisidir, tadindan yenmez. cocuklugumun dizisidir bir de.
--spoiler--
Irfan: ay efendim gecmis olsun, evinize hirsiz girmis...
Ihsan: hic sorma
Irfan: aaa, sizin surada bir yemek masaniz vardi, ne oldu ona?
Ihsan: !#@@#@# ... !?!?!
Irfan: ay efendim kusura bakmayin, kafam cok dolu, komsularin evine hirsiz girmiste...
--spoiler--
Türkiye tarihi boyunca en iyi dizidir. Bir kere migrosda 5 tl ye 4 bölümlük cdlerini bulmuştum. Cebimdeki son para olmasına rağmen almıştım ve o ay boyunca izlemiştim.
dün tekrar izlemeye başladığım dizidir. ne güzel her bölümü koymuşlar internete, torrent dan debelenmeye gerek kalmadı. irfan'ın dedesine sürpriz yaparlarken dedenin kalpten gittiğini anlattığı sahne dizinin ne kadar özlendiğini farkettirmiştir bünyeme.
tüm zamanların en iyi yerli sit-com u dur bazı replikler şunlardır;
ihsan Yıldırım
Ben ihsan Yıldırım. Yıldırım Kuru Temizleme imparatorluğu'nun sahibi.
Bundan 49 yıl önce Gültepe'de tek oda, tek salon, yarım banyo, çeyrek mutfak bir gecekonduda acımasız doğa şartları ve ekonomik zorluklar içinde doğdum.
Ne adamım ya!
Yıldırım Kuru Temizleme! Şehrin dört bir yanında, biri mutlaka yanı başınızda.
inanılır gibi değil! Bitişikte manyaklar, üst katta Yunan ajanı, hırsızdan beter bir kapıcı ve nükleer başlıklı füze misali bir hizmetçi.
Buna inanabiliyor musun ya! Buna inanabiliyor musun!!
Zıbıdı!
Ampul!
Hayrettin bir şey ya!
(Yorgo'ya) Derhal evimi terk et piskopos kılıklı şişko Yunan ajanı.
(Yorgo'ya) Vay! Benim sevgili komşum, biricik müttefiğim, silah arkadaşım, değerli din büyüğüm, Yorgo'm.
(Feraye'ye) Terbiyesiz kadın
(Menekşe'ye) Sıkıcam ümüğünü, ümüksüz kalacak.
(Menekşe'ye) Menekşe! Kapı!
Yar saçların lüle lüle Yorgo/Feraye/irfan sana güle güle.
Allah'ım yaratıyorsun bi de takip et!
Allah'ım delirecem! Yetmeyecek bi de üstüne çıldıracam!
Bu ne vurdumduymazlıktır. Bu ne adamsendeciliktir!
Bu ne ciddiyetsizliktir. Bu ne bir kulağımdan girer öbür kulağımdan çıkarcılıktır!
Bu ne kendini beğenmişlik başkalarını boşvermişciliktir!
Bu ne bugün buldum yerim, yarın Allah kerimciliktir!
Bu ne bana dokunmayan yılan bin yaşasıncılıktır!
Bu nedir ya!
Diyaloglar
(Sevinç'e ihsan'dan bir mektup gelir)
Sevinç: Allah Allah kimden acaba?
ihsan: Bence çok düşünceli, çok zarif, acayip yakışıklı ve seksi bir adamdan.
Sevinç: Yok yok, senden.
(irfan Bey 74 yaşında bir kadına aşık olur)
Sevinç: irfan Bey, nerede tanıştınız bu hanımla?
irfan: Safinur... Aynı romantik aşk filmlerindeki gibi oldu. Kendisi kütüphanede görevli, bende aynı yerde bir araştırma dolayısıyla bulunuyordum. Dalmışım, koridorda uzaktan yürürken kendisi de bana doğru yaklaşıyormuş elinde kitaplarla... Çarpıştık. O kitaplar foşur foşur sayfa sayfa yere saçıldı...
Menekşe: Durun tahmin edeyim, kitapları almak için birlikte yere eğildiniz ve göz göze geldiniz.
irfan: Yok. Safinur nereye eğiliyor! Nereye eğiliyor! Beli bükülmüyor ki kadının. Komple kireç efendim!
ihsan yıldırım gibi bir fenomeni hayatımıza sokan, türkan şoray'ın bir güldürüde de gayet iyi iş çıkarabileceğini kanıtlayan ama en çok da irfan karakteriyle akıllara kazınan, kalitesiyle özlenen dizidir. bir bölümde irfan bey ihsan beylerden evdeki boa yılanını beslemelerini ister. yılan kafes dışındadır. ona hergün bir fare vermelerini tembihler. sevinç hanım bunu nasıl yapacaklarını sorunca, yılan uyurken fareyi koymalarını söyler. ve der ki "bu yılan top patlasa bile uyanmaz." ama bunu dedikten sonra "ama nasıl içeri girip de o fareyi koyacaksınız bilmiyorum" der. bunun üzerine sevinç hanım "hani top patlasa uyanmazdı?" diye sorar. irfan bey'in cevabı karakterini özetler niteliktedir:
- azizim, bu yılan bir garip. top patlayınca uyanmıyor, ayak tıkırtısına şıp uyanıyor.