tatil dönüşü sizi bekleyen bomboş ve soğuk eve döndüğünüzde yüz yüze geldiğiniz o ilk gündür.
sımsıcacık kumlardan tutun buz gibi serin sulara kadar her türlü müthişliği bırakıp, henüz yağmur yağmış ve soğukluğu hala egemen şehre gelmenin verdiği o acı ama gerçek gündür.
o gün bugündür. iş yerindeki işleri bitirdim çıkıp gidebilsem keşke her yarım saatte bir napıyorum ben ya hayat bu mu diye sorularla beynimi yormaktan bıktım. bu ilk gün ve sonraki bir kaç gün işi mi bıraksam sorularıyla geçecek. zamanla alışacağım sanki hiç tatil olmamış gibi.
Günlerdir ayrı kaldığınız evin, sizi buz gibi karşıladığı, valizlerin açıldığı, kirlilerin yıkandığı, evin derlenip toplandığı, tatildeki karizmanızın yerle yeksan olduğu sevimsiz gündür.
tam bir vicdansızlık abidesidir. bu bir rüya olsa gerek... şimdi uyanacağım ve sonra herkese rüyamda işe gittiğimi söylerken o tebessümle kendime bir içki alacağım. böyle bir entry de aslında yok.
ilk Sabah gözünü açtığın o an yok mu, öfffff...
Gözlerimi yeniden kapatıp, bunun bir kabus olduğuna inanmak isterim hep.
Tam takır buzdolabı, tozlu bir ev, bayatlamış kahve, tarihi geçmiş süt, falan filan...
Evime alışmak günlerimi alır...
tatilim güzel geçtiyse zerre takmam o ilk günü. sonuçta bu hayatta hayatın kendisi dahil bitmeyen bir şey yok elbet tatil de bitiyor. güzel geçtiyse ne güzeldi be derim bana kattığı şeylerle mutlu olurum.