köktendincilerin duymaya bile tahammül edemediği kanıtlardır.
gerçi bir sürü örnek verilebilir ama içlerinden birini seçeyim:
2004 yılında endonezya depremi sonrasında meydana gelen tsunamide
dev dalgalar plajlarda oynayan çocukları yutmuştu. youtube'ta
görüntüleri bile mevcut. her şeye gücü yeten ve de esirgeyip
koruyan tanrı, o çocukları neden korumadı? yer katmanlarının
hareketlerini biraz daha erteleyemez miydi? ya da dalgaların
hızını keserek, çocukların denizden çıkıp yüksek ve güvenli
bir yere gitmelerine olanak tanıyamaz mıydı? bu en basitinden
bir örnek. tanrı'nın doğan tüm çocukları rızkıyla beraber
gönderirken, güney afrika'daki açlıktan ölen çocukları neden
ayırdığını da mevzu bahis etmiyorum şimdilik...
ateistlerin köşeye sıkıştıklarında "olmayan birşeyin olmadığını kanıtlayamazsın" şeklinde kestirip atarak kendini haklı çıkardığını sandığı, olmayan kanıt. halbuki olmayan şeyin olmadığı gayet kanıtlanabilirdir. örneğin bir önerme ve kanıtı:
önerme: ateistler tanrının olmadığını kanıtlayamazlar. onlar için inandıkları akımın kanıtı "yok"tur.
"yok"luğun kanıtı: hangi ateiste "ateizmi kanıtla bana" desen vereceği cevap "olmayan şeyin kanıtı yoktur"dur.
al işte olmayan şeyin de yokluğu kanıtlanabiliyormuş değil mi?
tanrinin varligi veya yoklugu insanlar cok farkinda olmasalar da asil olarak iki temel felsefi düsünce altinda sekillenir. idealizm ve materyalizm.
bu birbirine zit iki felsefeden biri tanrinin varligina digeri ise yokluguna isaret eder. simdi burada "tanri yoktur, hani nerde" diyenler ile "mal misiniz tabii ki de vardir" diyenler bu iki felsefi akimi biraz incelerlerse, söylediklerini temellendirme ya da söylediklerini geri alma sansina sahip olabilirler.
tabii bu bahsettigim degerlendirmeyi yapabilme yetisine sahip olmak icin inananlarin da inanmayanlarin da konuya önyargisiz yaklasmalari gerekir.
Kâfirler, gerek kitap ehlinden olsun gerek puta tapanlardan olsun muhakkak, cehennem ateşindedirler. Orada ebedî olarak kalacaklardır. Onlar, insanların en şerlileridir. (BEYYiNE/6)
Âyetlerimizi hükümsüz bırakmak için yarışanlara gelince, işte onlar Hakk'ın huzuruna azab içinde getirileceklerdir. (SEBE/38)
başlık yazarını yaratması bu duruma örnek teşkil edebilir. zira bu kadar yüce bir varlık nasıl olur da yarattığı mahlukatın en önemli organını vücuduna yerleştirmeyi unutabilir ki.
yaratıcının olmadığının kanıtları yoktur. çoğulu olmadığı gibi bir kanıtı da yoktur.
bilgi, onu alanla birlikte "doğru anlaşılmış" veya "yanlış anlaşılmış" boyutuna geçer.
vicdanına muhalif yada art niyetli bir insan kendisine ulaşan allah'ın varlığını kabul etmiyorsa vardığı kanaatte sorun olduğu ona ulaşacaktır. çok yakında. her ölüm erkendir. her ölüm ilgili kişinin kıyametidir. bu nedenle yakındadır.
"Eğer, hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığın bir şeyi bana ortak koşman için seninle uğraşırlarsa, onlara itaat etme.
Fakat dünyada onlarla iyi geçin.
Bana yönelenlerin yoluna uy.
Sonra dönüşünüz ancak banadır.
Ben de size yapmakta olduğunuz şeyleri haber vereceğim."
Allah'ın nasıl bir varlık olduğunu tahmin etmek imkansızdır. Çünki insan görmediği birşeyin nasıl olduğunu tahmin edemez.
Var olduğunu gözleriyle değil aklıyla idrak edebilir. Bunca insanların, hayvanların, nimetlerin kendiliğinden olduğunu düşünen insan önce bunu neye dayanarak düşündüğünü kendine bir sormalıdır.
Bunu kendine sorabilen insan zaten Allah'ın varlığını kabul eder. Eğer gerçekten bir sonuca varmak isteyen insan araştırır. Allah kötülüğü yaratmıştır. O zaman Allah yoktur diye düşünemez. Sen aptalmısın da kötülük yapıyorsun o zaman yapma. Kötüye yoktur Allah. Araştıran, bir sonuca varmak isteyen bir insan ilk önce Kuran'ı-kerim i okur. Ondan sonra karar verir.
Ama böyle dünyaya at gözlükleriyle bakan insanlar Allah yoktur der. Çünki onlar yeteri kadar düşünemezler. Herşeyin görüntüden ibaret olduğunu düşünen insanlardır onlar.
Şunuda sorsunlar kendilerine " Eğer kötülük, hırsızlık, açlık, yoksulluk, ölüm, acı olmasaydı Dünya'ya gelmemizin ne gibi bir amacı olabilirdi ki?"
Not:Yinede herkesin düşüncesine saygım sonsuz. Bunları söylemek zorunda hissettim kendimi.
1.Eğer Tanrı varsa, onun varlığı gereklidir.
2.Eğer Tanrı yoksa, onun varlığı imkânsızdır.
3.O zaman Tanrı ya vardır, ya yoktur.
4.Tanrı'nın varlığı mümkündür, imkansız değildir. Çelişki ispatlanmıştır.
5.O zaman Tanrı'nın varlığı gereklidir *
Bulduğum başka bir kanıt ise; Altın Oran denilen kusursuz sayıdır. Eğer araştırırsanız Tanrı'nın varlığını inkâr edilmeyecek şekilde ispatladığını ve Kâbe mucizesi olduğunu bulursanız.
Size öneri; Antony Flew'nin ateizmden deizme geçişini 70 yıllık düşünce serüveni ile anlatan kendisinin yazdığı; Yanılmışım Tanrı Varmış "There is a God" kitabını okursanız orada da çoğu kanıt bulabilirsiniz.