dünyadayken de hep düşündüm durdum. allahım neden yarattın bizi? sen en iyisisin. neden bütün kötülüklere izin verdin? neden bi sınava tabi tuttun biçoğumuzun kalacağına bile bile? sen yarattıklarını yoketmeyi mi seviyorsun tıpkı kumdan kale yapan bir insanın onu yıkarken aldığı haz gibi? bencil misin? kibirli misin? bütün iyi sıfatların en mükemmeline sahipsen kötüler nerden geldi? ve bana bu sana soru sorma özgürlüğünü tanımışken şu an bunun için beni cezalandıracak mısın?
islam dininin hoşgörmeyeceği bir faaliyet. yani yorumlayınca öyle görünüyor.
allah, fanilere özgü bir takım alışkanlık, faaliyet, eylem vs... gibi durumları icra etmekle yükümlü değildir yani bu gibi şeyler yaratılanlara özgüdür, allah tarafından bahşedilmiştir.
sorulan soruya verilmesi gereken bir cevap olduğu için ve de cevap vermek de insanlara özgü bir durum olduğu için
sakat bir durum olsa gerek.
en azından ben böyle yorumladım, din alimi olmadığım kesin ama düşünme yetim hâlâ aktif.
tanrı/ ne yazık ki öldün sevgili kulum.. sormak istediğin bir soru var mı?
kul/ hah abi gel bir de sen bak şuna ya yalvarıyorum.. bak şimdi şuraya 3 tane ev çiziyorum.. altlarına da 3 tane kuyu.. şimdi her evden her kuyuya bir hat çekmek gerekiyor ama hatlar birbirlerine değmeyecek..
tanrı/ evladım ne var bunu yapmakta ver şu kalemii.. şimdi şu şuraya gidiyor, şu boru şu eve.. saçma bir şey için uğraştırıyorsun.. işte şu boru da şu eve geldi mi bit...
kul/ yaaa yaa.. olmuyor abi işte illaki değiyor birbirine borular..
tanrı/ oğlum olur mu öyle şey ya?.. bir kafamı toplıyayım.. ne pis bir şeymiş bu be.. akla da takılıyor..
kul/ evet evet.. ben de denerken cinnet geçirip intihar ettim zaten..