tanrı nın çalışma stilini sevmiyorum

entry18 galeri0
    1.
  1. sevmiyorum işte. ki, eminim milyarlarca insan da sevmiyor. neden mi? çünkü, tanrı şöyle diyor: "bir şeye bakma. baksan bile dokunma. dokunsan bile tatma. hadi tattın diyelim, çiğneme. çiğne ama yutma!"

    sorarım size insanlık: siz seviyor musunuz bu formatta bir varoluşu? elinizi yüreğinize ve vicdanınıza koyup da cevap verin bana. samimi ve içten olsun cevabınız. unutmayın ki, tanrı asi çocuklarını daha çok sever. kaypak ve yavşak olmayanlarını.

    sevmiyorum işte çalışma stilini. bilmiyor tanrılığı!

    hepsi bu...

    bir de, " tanrım bu nasıl sevgisizlik. bütün güzelliklerin günah " der, üstadlardan biri. adını şimdi hatırlayamadım. hak verin bana lütfen. anlamaya çalışın.

    not: şükrü erbaş'a aitmiş o güzel deyiş.
    20 ...
  2. 2.
  3. tanri yapisi geregi zaten egoist bir varlıktır, ilahtır vs. gözünde(gözü varsa tabi) insanin zerre degeri yoktur. insanlarin göz göre göre aci cekmelerini izler. kader diye bir mefhum varsa peki neden tanrı cehennemi yaratmıstır? insanin kaderi daha dogmadan allah tarafından yazılmıssa neden insanlar cehenneme gitsindir?

    iste bu yüzden ben de tanrının calisma stilini sevmiyorum...
    3 ...
  4. 3.
  5. (bkz: al capone)

    --spoiler--
    Çocukken her akşam yatmadan önce Tanrı'ya bana bir bisiklet vermesi için dua ederdim. Bir gün Tanrı'nın çalışma tarzının bu olmadığını anladım. Ertesi gün gittim kendime yeni bir bisiklet çaldım ve her akşam yatmadan önce Tanrı'ya günahlarımı affetmesi için dua ettim.
    --spoiler--
    13 ...
  6. 4.
  7. izleyiniz-bruce almighty.(aman tanrım)
    0 ...
  8. 5.
  9. araştırmalar tanrının bakma, dokunma, tatma, yutma demediğini göstermiştir. tüm hak dinlerin ortak yortusu aynıdır. senin olmayana, haketmediğine, yani harama bakma,tatma, dokunma, yutma demektedir. mesajı alan kullarının dini inançları ne olursa olsun, bu sistemden yana sıkıntıları yoktur.

    zor anlarımızda mücadele etmezsek yaşamak için gücümüz olabilir mi?

    biz buna kozasından çıkmaya çalışan kelebeğe dokunma, zorluklar onu mükemmele yaklaştıracaktır deriz.
    5 ...
  10. 6.
  11. 7.
  12. 8.
  13. 9.
  14. john milton mantığı...bak ama dokunma, dokun ama tatma vs. sevelim ya da sevmeyelim * * böyle çalışıyor. ayrıca sevilmeyen sadece yasaklar değil genel düzendir. biri açken diğerinin sarkan göbeğidir. biri hala sıtmadan ölürken diğerinin eline diken batsa sıraya giren onlarca doktordur. vesairedir, vesiredir, hiçbir şeyi değiştirmeyecektir, boş can sıkan işlerdir...
    0 ...
  15. 10.
  16. 11.
  17. tanrının çalışma stilini etkilemeyecek cümle.
    1 ...
  18. 12.
  19. hayata yönelik itirazlarımın bazıları sebebiyle desteklenesi cümle. bu "bazı"larının "bazı"sı aşağıda maddeler halindedir:

    tanrı'nın

    - ruhaniyeti kainata yerleştirdikten sonra kainatta karşılaşılacak şartlardan habersiz bırakması, yani doğmadan önce dünyada şu anda sürdürdüğümüz hayatı isteyip istemediğimize dair rızamızın alınmamış olması, alınmış olsa bile bile hayat esnasında bu şartları nasıl ve neden kabul ettiğimizi açık ve net bir şekilde hafızamızda hatırlatmaması, unutturması.

    - verdiği ihtiyacı karşılamayı kurallarla zorlaştırması.(burada bahsedilen ahlaki ve dini kurallarıdır. bu kurallar elbet zaman içinde oluşur, şartların ve yorumların etkisiyle değişime uğrar ama çoğu zaman baskı altına alıcı, köleleştirici, durağanlaştırıcıdır. belki insana huzur verirler ama bu huzuru ihtiyaçları ihmal ettirerek ve unutturarak verirler, afyon misali)

    - gücü ve varlığı sonsuz olmasına rağmen, din aracılığıyla kurduğu toplumsal sistemde kendisinin "cömertliğine dair kanıtların kişiye göre değişik yorumlanabilmesine rağmen" "talep ediciliğinin" gün gibi açık olması.

    - gücü ve varlığı sonsuz olmasına rağmen "bazı duaların kabul edilip, bazılarının kabul edilmemesi ya da olması gerekenden çok çok geç kabul edilmesi." ayrıca duada yapılan kelime hatalarının ve dil sürçmelerinin sonuca yansıması (yemin ederim bunu yaşadım)

    - bırakın kendisiyle karşılıklı muhabbet etmeyi, kendisini doğru şekilde algılayıp düşünmenin yani kendisine zihinsel olarak bile doğrudan ulaşmanın mümkün olmaması. en etkili sufi pirlerinin bile "30 sene allah diye ruhuma ibadet etmişim" demek durumunda kalması.

    - kullarıyla arasındaki ilişkinin en yoğun olarak peygamberler aracılığıyla yaşanmasına rağmen, dünyada en çok insanın yaşamaya başladığı, uygarlığın ve hayat şartlarının yükselişe geçtiği, felsefi ve sosyal problemlerin en çok yaşandığı özellikle son 1000 sene içerisinde herhangi bir peygamberin dünyada var olmayıp, son peygamberin 1400 sene önce vefat etmiş olması ve bu peygamberin çok güçlü bir manevi miras bırakmış olmasına rağmen aradan geçen 1400 sene boyunca bu mirasın özünün neredeyse tamamen kaybolup, ancak kabuğunun - ki o da radikal şekilde- yaşanması.

    ***

    Hz.Muhammed'e imanım ve büyük saygım var ama "din" gibi binlerce yıldır bu kadar önemli ve gündemde olan bir konu açısından şu anda dünyada peygamber yaşamaması hoşuma gitmiyor. dini kaynaklarda israiloğullarının nüfusu 10.000'i aşmayan dandik şehirlerinde bile onlarca peygamberin aynı anda var olduğu söylenirken, 6 milyar insanla birlikte yaşadığım dünyada ruhani bir olağanüstülüğe ve lutfedilmişliğe sahip olmadan, bir arkadaşımı ziyaret edip konuşur gibi gidip karşılıklı konuşacağım, söyleyip dinleyeceğim, hiç olmazsa yazdığı yazıları okuyacağım bir(1) peygamber bile vermemişse, tanrı'ya timur selçuk'tan beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın şarkısını hediye ediyorum.
    2 ...
  20. 13.
  21. sunu duymamıs kişinin agzından çıkabilecek bir söz öbeğidir;

    (bkz: biz tanrıyı seçmeyiz tanrı bizi secer)
    0 ...
  22. 14.
  23. Tanrının çalışma stilini sevmiyorum;
    ya hep kısa devreler oluşuyor, ya sürekli hatalar veriyor sistem; ya yanlış adamlar başa geçiyor, ya da iyi adamlar sürekli polyana oluyor, ne sıkıcı! ya savaş istikrar getiriyor ya da barış itaatsizlik getiriyor; aşk güvensizlik oluyor, güvenli olan ilişki sıkıcı oluyor nedense! Çok lezzetli yemekler zararlı, tatsız-tuzsuz yemekler ise hayata ömür katanlar oluyor.

    Tanrının çalışma stilini sevmiyorum;
    yatakta iyi olan kadınlar sadaktin en has insanları olmasına rağmen orospu yaftası yiyebiliyorlar, iyi sevişmeyenlerde kuru fasülyeden nimet sayılmıyorlar; erkek sevişinden, sevişmesinden, parasından ve başarısından belli oluyor ama insanlığından sual edilmiyor!

    Tanrının çalışma stilini sevmiyorum;
    anne babalar dünyaya getirdikleri çocuklarını sahiplenerek çocuklarının özgür iradelerinin gelişmesine engel oluyorlar, Halil CiBRAN gibi bir felsefe adamının şu sözlerini anlamıyorlar mesela: " Çocuklar sizin çocuklarınız değil, Onlar kendi yolunu izleyen hayat ın oğulları ve kızları. Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler.ve sizinle birlikte olsalar da, sizin değiller. "

    Tanrının çalışma stilini sevmiyorum;
    indirdiği kitaplar, yarattığı onca semavi, mitolojik, doğa tanrıları ve inançlarına rağmen bir türlü doğruyu bulamaması ve bulduramaması sonucunda kafaları karıştırmakla kalmayıp, dini misyon edinerek iktidar vizyonuna alet olmasına izin vermiştir mesela!
    3 ...
  24. 15.
  25. eğer var olan hür aklının/zekanın tanrıdan geldiğine inanıyorsan, bu aklınla/zekanla inandığın şeyi eleştirme cümlesi.yok buna inanmıyorsan,saçma...
    0 ...
  26. 16.
  27. "izzet, azamet ister ki; esbab, perdedâr-ı dest-i kudret ola aklın nazarında. Fakat vahdet ve celâl ister ki, esbab ellerini çeksinler tesir-i hakikîden..."

    "izzet ve azamet ister ki; sebepler kudret eline perdedar olsun aklın nazarında. fakat vahdet ve ululuk ister ki; sebepler ellerini çeksinler hakiki tesirden..."
    0 ...
  28. 17.
  29. 18.
  30. tanrının onun için yaptıklarından haz duymayan insanın sarf ettiği bir isyan cümlesidir.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük