bir gece bir metrelik metallica afişi sıcaktan yavşamış, canı çıkmış bantlar sebebi ile üstüme çarşaf gibi serilmiştir. attığım çığlık yüzünden ev halkının aklı çıkmıştır. o günden sonra o posterin yeri değişmiştir efenim.
yüksek derecede elektrona sahip duvarda yapıştırıcı olmadan duracağına inandığınız rocco lolipop naylonunun duvardan düşmesi ile aynı etkiyi yapar. gece gece odadaki eşyalar zıplıyor sanırsınız ve o bir kaç saniye mantık denen şey beyninizden uçar.
şayet ortalık sessizse 3.5 * atma sebebidir. ayrıca gecenin bi köründe beyaz eşya, tv vs den çıkan çatur çutur sessine karşı da gösterilen eşdeğer tepkidir. hele ki evde yalnızsanız yüksek sesle şarkı söyleyerek bütün ışıkları yakıp evde dolaşma sebebidir. he bir de kapı arkaları, duşkabin içi, yatak altı, dolap içi vs gibi yerlerde de hırsız aranır. paronayaklık sebebidir.
önce bir bant çıkar.sallamazsın bikaç gün öyle gider . son boş bir anında o ikinci bantta düşer , senin de istemsiz olarak götünden afedersin boklar donuna düşer . yani altına sıçırtır adamı .
adriana lima, charlize theron, jennifer lopez ve halle berry resmi ise düşmeyeceğine emin olduğum poster.doğal yapıştırıcıyla yapıştırırız onu duvara.kimse düşüremez.
önce bir bant çıkar.sallamazsın bikaç gün öyle gider . sonra boş bir anında o ikinci bantta düşer , senin de istemsiz olarak götünden afedersin boklar donuna düşer . yani bir başka deyişle adamı altına sıçırtır.
sanırım astığınız posterdeki kişinin yerini beyenmeme durumudur gece gece rahatsız ediyorum ama sende iyi yapıştır abi diye söylenir içinden taki kendini yere bırakana kadar..
ödünüzün kopup nereye gittigini bulamayacak kadar dumur yasadıgınız andır..
ha birde uyurken dolabın çökmesi vardır, bu ögrencilikte bir insanın tek basınayken basına gelecek en kötü seydir işte o an yer yarılsada içine girsem durumunu yaşarsınız..
eğer poster devasaysa ve tam da yatağın üstündeki duvara asılmışsa yani yüzünüze düşecek şekilde, işte o an bittiğiniz andır. düşündükçe nasıl dilim tutulmamış acaba diyorum.
ha!? ne!? noldu!? efektiyle uyanırsınız. ödünüz kopar. bakarsınızki o kıytırık poster düşmüş yere. sizi o kıytırık kağıt parçası tatlı uykunuzdan uyandırmıştır. haysiyetsiz.
Odamda yatağım duvara yaslı durur ve o duvarda 1.5m X 2.0 m boylarında troy filminin harika bir posteri vardır. diane kruger ve orlando bloom un dudak dudağadır. annem defalarca bu posteri kaldırmamı istesede ben ısrarla duvarımda tutarım. bu poster bir gece aniden paldır küldür üzerime iner, bende Allahhhhh nidasıyla uyanıp deprem olduğunu düşünürüm. nabız 120-130 atar, kalp sıkışır biraz soluklandıktan sonra postere, yapışkanı tutmayan banta sövülür ve bir daha asılmamak üzere kaldırılır.
not: ilerleyen günlerde öfkem azalınca odanın bir başka köşesine poster asılır*
bir scarface posterinin, yüz hizasında yapıştırılan yerden düşerek gece gece adama hassiktir çektirmesi gibidir. tatlı bir uykuysa, ya da güzel bir rüya bölündüyse sigara molası verdirir adama.
