insanı hayattan soğutabilecek kadar zor ve bir o kadar da sinir bozucu imtihandır. okulda yaşadığınız ego ve özgüven patlamasını kendi taktikleri ile kısa sürede söndürebilir ve hatta yetinmez daha da ileri giderek size kendinizi bir hiçmişsiniz gibi hissettirebilir.
bütün bunları yaparken de öyle çok fazla zorlanmaz. mesela siz evde dururken gidip komşuya tansiyon ölçtürebilir ve komşudan aldığı nasihatler ile kendi şikayetlerini hafifletme yoluna gidebilir.
dur anne yapma, ben hekim adayıyım, hekim oldum olacam deseniz de siz onun gözünde hala çoçuksunuzdur. size bir türlü güvenemezler. sizin tavsiyelerinizi dinlemedikleri gibi komşuların tavsiyelerini de size ders olarak anlatabilirler.
ansızın kendinizi domatesin kan yaptığını veya patatesin anserojen madde içerdiğini dinlerken bulabilirsiniz. üstelik buna karşı hiçbir itirazınız da kabul görmez.
öyle de b.ktan bir durumdur işte. yok hiçbir şey yapmayayım, kendimi anneme ispat etmeyeyim desen bu defa da bizim oğlan hiçbir şey bilmiyor olur ki bu daha fena. eh kendini ispat etmen zaten mümkün değil. ne yapılması gerektiği hala anlaşılamamıştır tarafımdan.
annemin gözünde ilaçların etkilerini ve yan etkilerini söylemekten öteye geçeceğim günleri iple çekiyorum, fakat bunun hiçbir zaman olmayacağını da biliyorum. nerden mi? hocalarımdan. adam doçent olduğu halde annesi güvenip gelmiyor ve mahallesindeki aile hekimine gidebiliyorsa bu anne milletinin verdiği genel bir sistem hatası değil de nedir?