ana malzeme olarak married with children dizisinden esinlenilmistir, ancak kopya degil, iyi bir adaptasyondur.
senaristin giderek oyunculara daha cok dogaclama imkani vermesi ile kendisini ispatlamaya baslamakta, her bolumde kendisini gelistirmektedir. safak sezer kendisini mi bulmustur yoksa kendisini mi katmaktadir bilemiyorum, ancak daha once hic olmadigi kadar iyidir, ve su an bu role bir baskasini hayal edemiyorum. binnur kaya ile muhtesem bir ikili olusturmuslardir, kimyalari tutmustur. her ikisi de derin turk psikopatligini gayet iyi verebilmektedirler. kayinbirader zaten on numara: kadinlarla arasi cok iyi; hem ablasinin gulu, hem komsu kizini yuz defa aldatip yine de kendisinden vazgecirtmeyen, hem de surekli baska kadinlarin pesinde kosan, dugun klarnetcisi, bos hayalci, ancak kendi halinde bir eleman. komsularin entel efendi durumlari silik ve ezik kaliyor, bu yone biraz agirlik verseler kuzu ailesi ile daha iyi bir tezat olusturabilirler ve daha komik malzeme cikar. henuz cocuklar da kenarda kalmis, ancak zaten temel hadise anne ile baba arasinda dondugu icin onlardan fazla bir sey cikabilecegini zannetmiyorum, zaten gerek de yok. yine de boyle heyecanli ana babanin boyle silik cocuklari olabilecegi durumu biraz garip. ancak kizin -erkek- sinif arkadasini odasina ders calismaya cagirmasi -erman kuzu gibi bir babasi olmasina ragmen- fantezisi basli basina bir hadisedir.
genis aile ile kiyaslamak yersizdir, farkli bir kulvardadir: genis aile anormal bir ailenin, anormal tiplerin, anormal ortamlarin ve durumlarin karikaturudur, abartiya vurdukca "boyle sey olur mu?" dedirtmeden alternatif bir gerceklik yaratir, kendi capinda bir devrimdir, zaten her sey anarsidir. yine de genis aile ortaminda buyukler (baba, dede, kahveci) efendi, gencler ucuktur. oysa turk mali'nda yetiskinler catlaktir ancak yapi olarak olasi ve siradan tiplerin, geleneksel komedisidir -ama bu diziyi bu sekliyle on sene once bile yapsan olay olurdu o ayri; safak sezer kemerle bacanagina ve ogluna girismektedir-. kendi halinde bir ayari vardir, komedide yeni yeni kabul goren cinsel espriler ve gercekci yaklasim ile izleyiciye daha da isinacagini tahmin ediyorum. ustelik bir cok turk dizisinde agiza gelen yapay tat bu dizide yoktur, cunku herkes zaten rolu geregi "yapay" karakterleri oynamaktadir.
binnur kaya'nin canlandirdigi karakter komsusuna kucukken aslinda sarisin ve mavi gozlu oldugunu anlatirken senaristin sozlukleri okudugunu belli eder.
bazen güldüren ama çoğu zaman insanı fıtık eden dizidir. binnur kaya ve şafak sezerin diyalogları dışında komik bir yanı yoktur. hele bunların çocukları yok mu yarabbim biri selenadaki mal kız zaten diğeri de sanki 30 yaşındaki bir köse gibi. belki de onlar fıtık ediyor bilemiycem ama genelde beğenerek izlemiyorum. avrupa yakasından aldığım tadın zerrresi yok öyle diyim.
bir komedi dizisi icin fazla gercekci olmasi, kentlerdeki kultur catismalarini, kisilerin icinde bulunduklari dil, aile, geleneksel roller bunalimlarina tipki bir belgesel kivaminda ayna tutmasi nedeniyle bazi kesimler tarafindan begenilmemis, hatta tahammul otesi bulunmustur. bunu da, memleket insaninin kendisiyle dalga gecebilme genisligine sahip olmamasi nedeniyle, eglenmek amaciyla karsisina gectigi bir oyunda mahalledeki tipleri aynen gormesiyle hayal kirikligi yasamasina bagliyorum.
ekmek teknesi adlı dizideki cengiz karakterinin abiye kuzu olarak tekrar ortaya çıktığı dizidir. "hatta söz sükutsa gümüş altındır." vecizesi birebir ondan araktır.
zaten tayfun güneyer'in tamamen orjinal bir iş yaptığını gördüğüm gün dişimi kırıcam sevgili okur.
binnur kaya'nın tek iyi seçim olduğu dizi. aslında ona şafak sezer değil de engin günaydın eşlik etseydi belki çok daha iyi olabilirdi. gerçi engin günaydın da hala burhan altıntop hallerinden sıyrılamadı.
ezel in derin oyunlarından bıkan kafasını yormak istemeyen veya reklam arasında takılıp kalınan dizidir. show tv akıllı bir hareket ile ezel in özet verdiği sırada yeni bölüm yayınlayarak izleyicileri çekmeyi başarmıştır. böylece ezel in derin konusunda sıkılanlar absürd olan esprilere ve avrupa yakası tarzı abartılı mimik ve laflara gülmeyi tercih etmişlerdir. saatlerce burhan altıntop un bağırmaları ve saçma laflarına gülen insanların şafak sezer in kitlenmesine veya binnür kaya nın gülmesi ve ''mikemmel'' şeklinde kullandığı lafı beğenmelerine şaşmamak gerekli. işin ilginç ben sadece geçen bölümünü seyredebildim. çünkü diğerlerine dayanamadım. aslı kötü iken taklitlerini yapan komşuları bana daha hoş geldi. sonuçta herkesin kendi zevki izleyen izler. fakat beni çok fazla sarmayan bir dizi olmuştur. çok yavaş tempoda ve konusuz giden bir komedi dizisidir. çghb da geçen ''çin malı'' esprisi ikinci sınıf çakma bir yapım olduğu için aslında daha cuk otururdu.
Özellikle avrupa yakası dizisine yarılan tayfa tarafından neden yerden yere vurulduğunu anlayamadığım dizidir. Zira, ikisinin de kalitesi aşağı yukarı aynı ama avrupa yakasının etraftan aldığı destek tavanlardayken, türk malı adlı bu dizi yerlerde seyretmekte. üstelik aynı tayfa, gülme efektini eleştirmiş. Gülme efektinin kralı avrupa yakasındaydı. BAzen birinin içinde " türk " diğerinin içinde " avrupa " kelimesi geçtiğinden ötürü mü bu 2 diziye böyle muameleler yapılıyor diye de düşünüyorum.
yaratıcı hiç bir espiri olmayan, abiye karakterinin sinir bozucu kahkası ve erman karakterinin bu ne yav sözü dışında pek bir kelime geçmeyen, birbirinin tekrarı olay ve bölümlerle zaman çalan komedi dizisi.
kimse kusura bakmasın ama hiçbir boka benzemeyen dizi. kimsede yanlış anlamasın entel dantel takılan birisi değilim öyle çok yüksek derece espiri arayan her diziye bok atan kişilerden de değilim ama bu dizimsi şey paçalardan akıyor yeminle. ulan biz hadi ileri hadi ileri losta yetişemeyecez tamam ama biraz daha ileri derken bu dizi bizi 40 yıl geriye götürdü be kardeşim. dizi için kullanacağım kelimeyi bulamıyorum. nah daha geçen akşam arkadaşın evine gittiğimde eleman açtı diziyi valla 10 dakika katlanamadım. evet evet doğru kelime bu. katlanamadım. balkonda çay sigara içerken baktım ağaca sokağa hayat boş * valla boş.
trt'deki meclis yayınını canlı izlemek bile daha heyecanlı. şu sıralar habire kavga var.