-sen gideli çok oldu çiğdem, sen gideli tam 467 gün oldu, her kurşun deliği bir gün içindir
+ niye kurşun?
- söküp atmak için, kurtulmak için belki lakin gördüm ki seni öldürme çabası boşmuş, sen ölmezmişsin.467 gün seni hergün kurşunladım en son kurşunu dün en son alnında denedim öldüremedim ve anladım ki sensiz olmazmış.
+ ya ben 467 gün ölerek yaşamadım mı ? 467 gazete sayfalarını korkarak açtım kurşunlanmış al kanlara bulanmış resminin görmemek için görmemek için tanırya dua ettim.
beni aramakla hata ettin fırat düzenimi bozdun yokluğuna alışmaya çalışıyordum.
- alışabildin mi ?
+alışamadım
-yanında biri vardı kimdi o
+senden kurtulmak için kurtulmak için evlemeye karar vermiştim.
-Evlenmek öyle mi yokluğunla 467 gün geçirdim. Daha bir kadının elini tutmadım bir kadının yüzüne bakmadım anladım ki sen benim için herşeysin.
senin için herşey olmaktansa silahın olmak isterdim...
klişe türk filmi replikleridir. lakin bana göre en güzeli bellidir. filmi tam olarak hatırlamasamda o lafı hiç unutmuyorum. hikayemiz şöyledir;
başroldeki hanımkızımız uzun yıllar ölü bildiği annesinin yaşadığını öğrenir. annesini bulabilmek adına düşer köyün yollarına. köyün muhakkak bir bilgesi mevcuttur. herkes ona danışır, nedir ne değildir diye. bu hanımkızımızda bu bilge amcaya doğru yönelir ve ondan annesinin hikayesini dinler. amca, hanımkızımızın dünyaya gelişini şöyle anlatır;
kız: söylesenize ben bu köyde mi doğdum amcacığım?
amca: şu samanlığı görüyor musun? işte bir gece annenle baban burada birbirlerinin oldular. böylece sen dünyaya geldin yavrum.
pes amca! daha ne diyeyim. bir insan yaşamının ortaya çıktığı an ancak böyle anlatılabilirdi işte. "birbirlerinin oldular" zaten mekanda belli, samanlık.
kısaca; türk filmleri güzeldir efendim, daima kendini keyifle izlettirendir.
gece olmuştur. yatak odasında, huzursuz kadın kocasına evlerinde kalan misafirlerden yakınmaktadır;
+o aileyi bu evde istemiyorum sacit, tamam mı istemiyorum!!
-sus bağırma duyacaklar
+duyarlarsa duysunlar.(ses şiddetini arttırarak)
"duyarlarsa duysunlar." bu lafın bir gün olsun değiştiğini görmedim. hayır, bir düşünceli aktris de çıkıp, -pardon bey, haklısın, fısıldayarak konuşalım, laf aramızda istemiyorum o aileyi bu evde tamam mı? desin. ama demez, dememiştir, demeyecektir de...
-hayır nesrin sen yaşamalısın çünkü öğretmensin öğretensin yeni nesiller yetiştireceksin onlar bu ülkeye hizmet edecek, siz bize bakmayın biz sizin baktığınız yerde olacağız ama bizide unutmayın.
şabanoğlu şaban da, kemal sunal yalandan sünnet olmuştur, ayşen guruda da yanındadır ve aralarında şöyle komik bir diyalog geçer;
+şaban beeyyy, öpeyim mi?
-neee öpçen mi? hayatta olmaz
+nolur şaban bey öpeyim.
-aa hekesin içinde olur mu, ne ayıp şey! (gülerek)
+aa dayanamıcam, öpücem diyip, şabanı yanağından öper.
- kız öyle söylesene ben de şeyimden öpecen sandıydım da hihihihi*