inönü'de maç izlemeyi çok özledim demiş eskinin futbolcusu yeninin yorumcusu.
inönü'ye her gelişinde efsane olarak karşılanmak varken o bir miktar daha fazla paraya bu efsaneliği elinin tersi ile itmiştir. gittiği yerde de gerekli değeri göremeyip sikindirik bir yunan takımında futbol yaşantısını noktalamıştır. daha çok bekler ve özlersin inönü'de maç izlemeyi metin tümer.
Beşiktaş tribünlerinin asla küfretmediği futbolcu. Tümer Metin'e edilmedik küfür kalmadı diyenler fena yanılıyorlar. Eğer ortada edilmiş bir küfür varsa o da Tümer Metin tarafından, Fenerbahçe'ye edilmiştir.
Beşiktaş tribünlerinin Tümer'e yaptığı besteler şunlardır:
Gitsen ne fark eder, kalsan ne fark eder;
Aldığın dolarlar elbet bir gün biter.
Beşiktaş Çarşı'sı, erkeğe küfreder.
işte sen bu kadar zavallısın Tümer.
edit: Vay arkadaş. Şu yazıda bir tane subjektif görüş yok. Olan biten neyse onu yazdım, kendi yorumumu bile katmadım ama hala kötülüyorsunuz. Devam edin ne diyeyim yani.
sergen yalçın ın espri yapamayanı.
şu diyaloğa bak arkadaş.
ne lig takip ederler, ne futbolcu. işkembeden sallarlar. araştırmadan etmeden yorumcu kesildiler başımıza.
geçenlerde de sahada olmayan bir futbolcu için çok iyi oynadı demişti.
adam sakatlığından dolayı kadroda yoktu.
bunu da lafın gelişi dedi sanırım.
yorumlarına değinmeyeceğim; ben başka bi şeye takılıyorum.
o yorum yaparken tripten tribe koşması yok mu hakkaten deli oluyorum! "dünyanın en doğru şeylerini anlatıyorum lan şu an" tribine giren yorumcuyu kaldırıyoruz aga; elimiz mahkum. bir de gerçek hayatta "ananskiii çok sikiciyim laaan" diyen adamları da kaldırıyoruz duruma göre.
ama bu adamda ikisi de var. böyle birden gaza gelmesi (hakan şükürsüz programlarda özellikle) çatır çatır ahkam kesmesi.. sonra böyle elini ağzına götürüp ara ara dalması.. adam hem çok iyi yorumcu hem de beek sikici. anlamadım ne ayaksın usta sen. birinden birini seç biz onu tolere edelim. ikisi birden bu kalbe fazla geliyor.
bu adamın bi "doğru" deyişi var sinirden kendimi sikesim geliyor. aynısını ercan taner de yapıyor. öyle bi vurgu yapıyorlar ki insanı çileden çıkarıyorlar. yalandan cool duruşları da cabası.
"ihtiyacimiz var böyle seylere", "benim oynadigim dönemde...", "dogru" cümleleri maraton'da yaptigi yorumlarin özetidir. her programda bircok kez kullanir.
bizim pembe tezkereli yorumcu olmuş ama adam?...!
işi gücü galatasaray'ı eleştirmek.
pek izlemem maraton'u ama 2 haftadır takip ediyorum. bizim pembe tezkereli her fırsatta galatasaray'a giydiriyor.
şansal soruyor "pozisyon faul mü?" diye bizim pembe tezkereliye.
bizimki ne dese..."faul mü bilmem ama galatasaray çok kötü oynuyor"
şansal soruyor: "fatih hocayı tribüne yolladı karar doğru mu?
bizimki: kararı bilmem ama fatih terim ceza almalı, asılmalı, takım sikilmeli mealinden birşeyler zırvalıyor.
"göt oglani Fener" diye tezahurat yapip sonrasinda Fener'e giden biri sonucta..
galatasaray'ı eleştiriyor dahası yorumculuk da bok gibi.
hakan şükür bir şey diyor bu bence de diyor iki şey ekliyor.
şansal birşey diyor bu aynen diyip iki şey ekliyor. eleman herkesi retweet ediyor ama yorum yaptığını sanıyor.
asla ama asla kendine kucak açacak bir kulüp bulamayacak futbolcu. oysa ki fiziği, top tekniği, vuruşları ve bitirici ara paslarıyla türk futbolunun efsaneleri arasında yer almaması ihtimal dışıydı. profesyonelliğin abartısı bu olsa gerek.