karanlık analojisinde yerine oturmayan bir şeyler var.
karanlıkta bir şeylerin olduğunun düşünülmesi, orada bu şeylerden en az birinin olmadığı anlamına "gelmemektedir". evet belki zeus var orada. yahut yahve. yahut fsm.
teistlerin karanlığı nasıl yorumladığı kendini kapsar deyip işin içinden çıkılamaz maalesef. zaten teistin o karanlıkta gördüğü şey, farklı bir dini sisteme dahil olmasına engel oluyor. yani en temel akidesi "tek bir yaratıcıya inanacaksın" olan bir dine, eş zamanlı olarak başka bir dini sistem ilave edilemez . kaçırdığınız nokta tam da burası. yani teist kendi inanç çerçevesince tutarlı olanı yapıyor. sadece bir tanrıya inanıyor.
ilk entrymde de belirttiğim üzere, insanların zeus a veya başka bir tanrıya inanma kriterleri vardır. kimi teistik tanrı açıklamasını, diğer dinlerin tanrılarından yahut doğa üstü varlıklarından daha akılcı buluyordur , kimi irrasyonel bir şekilde inanıyordur. bunların inandırıcılık dediğimiz ölçütü farklıdır. felsefi derinlikleri farklıdır.
dini inanca sahip insanlara karşı mantıksızdır, yok şu adama neyi anlatacaksın gibi tuhaf ön yargılarınızı aşınız. daha buralarda takılıp kalırsanız, sağlıklı tartışma ortamları hiç bir zaman oluşmayacak ve sürekli iki taraf birbirine nefret besleyecek.
Mantıklı konuşmak, çalışarak kazanılan bir olgu değildir.
Kişilik özelliğidir.
Birikiminiz, algınız, empati yeteneğiniz, ne kadar güçlüyse, o oranda, mantıklı olursunuz.
insanların zeusa değil de teist tanrıya inanmalarının kriterleri vardır. çok tanrılı dinlere inananların sadece tek tanrıya inanıyorum demesi nasıl mantıksal çelişkiyse, tek tanrıya inanıp, çok tanrılı sistemleri benimsemek de öyle bir çelişki yaratmaktadır.
dolayısıyla zeusa inanmayıp, allahın varlığına inanan adam tutarsızdır demek yanlıştır. neden yahveye ya da ahura mazdaya değil de allah a inanıyorsun ? dur doğru şekli.
Takıntı ve komplex dolu insanın işidir. Mantık kullanmak kullanabilmek çok muhteşem bir şey olsada mantık kime göre neye göre. O yüzden sürekli mantıklı konuştuğunu düşünen insandır. Narsisttir. Uzak durun çünkü narsizmin altında aslında aşağılık komplexi yatar. Acınası insandır. Yazıktır. Toplumdan dışlayınız. Ya da pardon o zaten sizden daha mantıklı olduğunu düşündüğü için kendini ap ayrı bir kefeye koymuştur. Herkesin baktığı pencere farklıdır ama o sadece kendinin sahip olduğunu düşünür. Bazı insanlar konuşmayı sever bazıları sevmez. Bazıları bu dünyada öğretmendir bazıları öğrenci. Sürekli mantık çerçevesine sahip olduğunu düşünen insana sesleniyorum burdan eğer olurda denk gelirsen hani o çok makale belgesel kitap okuyorsun ya işte onlardan vakit kalırsa da okursan bir halta yaramayan kendi bencil düşüncesiz bir varlıksın. Sana bencilsin dediğimde nasıl çıldırdığını hatırlıyorum. Egomu eleştirdiğinde aslında bilinç altında kendinle savaştığını kendi egonu konuşturduğunu biliyorum. Ego ve komplex dolu, bilime ve mantığa tapan yüksek iq lu olduğunu düşünen sen aslında bir hiçsin hiç. Bilgini paylaşmadığın sürece sana faydası ne? Öğrendiğin bilgiler senin burnunu mu uzatıyor ya da kolunu mu küçültüyor ne yani? Somut olarak hayatında ne var? Yok. Ne okulun var ne de sende olduğundan bahsettiğin bilginin insanlığa bir faydası. Kimse üstüne alınmasın gece gece iyi bir başlığa random denk geldim. Bahsettiğim kişi beni "hayatımda insanlara hep ben anlattım, sana her şeyi ben anlatıyorum sen sadece dinliyorsun; bana bir şeyler anlatan biri lazım" sözleri ile reddetti. Zıt kutupların birbirini çektiğini anlamadın. O çok yüksek iq un 2 "mantıklı" insanın anlaşabileceğini düşünüyor. Eğer bulursan sana uyan bir beyindaş beni hatırlarsın. Ama umarım bulduğun kişi de seni bilgisiz, sadece bir balon olarak nitelendirip senden uzaklaşmaya başlar.
Duygular diyorum azizim. Duygular... Saf temiz duygular. Mantıklı olan insan duygu yoksunu olmaz. Her şeyi dengelidir. Ben almayı sevenim ki vermeyi seven insanlar verecek birilerini bulsun paylaşım alışveriş gerçekleşsin. Sen benden aşkı öğrendin. Şimdi kaybol hayatımdan kendi zeka küpünde bilgisayar oyunları ve asosyal hayatında hiçbir yere gelemeyerek yaşamaya devam et zavallı yaratık.
Kısacası bilgiye tapan insanlardan uzak durun. Bilgi yeterli kadar alındığında kendi hayatına hali hazırda vakti zamanında fayda sağladığında bilgidir. Bütün bilim insanları şimdiye kadar kendilerini üstün görüp "ya bu aptal insanlık bunu nasıl keşfedememiş ben bu iq seviyesi düşük insanlarla uğraşamam bildiğimde bulduğumda bana kalsın" demiş olsaydı belki de şuan ben burda bu entryi giremezdim.
Çok konuştum. Kimse gerçekten üstüne alınmasın; alınması gereken kişinin okuma ihtimali düşük.
bir şeyin mantıklı olmasını sağlayan şey tutarlılıktır, mantıkta bile bir önerme başta neyse sona kadar o olarak kalması gerekir. mantıklı konuşmak demek mantıklı düşünmeyi aktarmak demektir.
ama zeus un yıldırım attığına inanmayıp musa nın denizi yardığına inanan beyine ne anlatacaksın?
şöyle temellendiriyoruz: bize göre bir gerçek vardır ve gerçek varsa onun dışında her şey gerçek olmayan oluyor.
siz teistler uhreviyete( yani bizce gerçek olmayana) bir ayrım olarak bakıyorsunuz ama biz kalıp olarak bakıyoruz.
mesela bir karanlık düşünelim, biz bu karanlığa bakıp karanlık vardır deriz ve karanlığı bir bütün olarak alırız.
ancak teistler, o karanlıkta her şeyi hayal edebilirler. bu allah olur, zeus olur, şeytan olur, uçan spagetti bile olabilir. fark etmez.
işte musanın denizi yarma olayıyla zeus un şimşek atma olayı arasında bir fark görmüyoruz derken o karanlıkta bir şey yaratmıyoruz demek istiyorum.
teistlerin o karanlığı nasıl yorumladığı ve kurduğu mantık kendini kapsar ve hangi uhrevi tanıma bakarsanız bakın hepsi hakkında aslında hiçbir kanıt yoktur.
bu tanrı için de böyledir, ejderha için de böyledir.
teistlerin kavramlara yüklediği anlamlar yine kendilerini bağlar ve bir teistin en büyük tanımı tanrıdır. o da zaten bizim hiçlik dediğimiz( yani yok dediğimiz) şeyin kavram haline gelmesidir.
tanrı yok demezler, zamandan mekandan bağımsız derler, görünmez derler, bilinmez derler falan filan. oysa bir şeyin yokluğu da zaten aynı duruma çıkıyor.
sadece biz orada karanlık var diyoruz onlar orada kafasına göre bir şeyler var diyor. bir farkı yok yani bu yüzden dıştan bakarsak.
Şimdi musa peygamber denizi yardı ile Zeus Yıldırım gönderdi. bu esdegerdir demek bence iki nedenle yerine oturmuyor. Birincisi tek tanrılı dinlere inananlarca safsatadan ibaret olan Zeus un gösterdiğine inanılan mucizevi Yıldırım ile üç dinin kabul ettiği Yahudilerin çok daha makbul bulduğu Musa'nın denizi yarması aynı düzlemde değil. Biri bizzat taniriyken diğeri tanrının eliyle kerametli durumlar ortaya koymuştur.
Kaldı ki exodus filminde Kızıldeniz gel git etkisiyle sıg bir durumdayken musa ve beraberindekiler karşıya geçmiş ama Firavun ve ordusu gelip geçtiği sırada şu yükselmeye başladığından çoğu bogulmustur.
Yani bu durum gel git ile de olabilir tanrının gazabı da olabilir. Bu olay belki de hiç olmamıştır sadece efsanedir bilemem. Önemli olan sürekli mantıklı konuşmaya çalışmakta olduğumdur .