Süleymaniye'de kedi olmak zor iş
Güzel kedi olmak en zoru
Sinan'ı görmedim, şimdi nerde yatar bilmem de
Severim kapılarını lakin, başlar bitmez...
içeride pek hoş tutulmam,
izin verseler, belki mermer kolonlarını da severim Süleymaniye'nin
Bahçesinde ölü insanlar var Süleymaniye'nin
Kedileri hep canlı.
Fakat Süleymaniye'nin padişahında Hürrem
Hasekinde ihtiras yok
Tüylerim dökülür yeşil örtülerine girer çıkarken.
Türbelerde ses; mırlayan kedi nefesi
Şehzadeler sözlerini ağır görürler bir kediye
Yahut kıskanırlar sık tüylerimi
Süleymaniye' de kedi olmak zor iş
Eşikten de olsa,
Turistlerin boynunu tutan kubbelerde rehberlerin asılı kuruşlarını görmek,
Sabah ezanı neyse de müezzini yatsıya yetiştirmek zor.
Mermer duvarlar, mavi çiniler içinde bir kedi ne yer içer hesabı karmaşa ama
Yemek değil kedinin zor Süleymaniyeliliği
Başka...
Musluklarından akan abdestten belki.
Camlarını kıran ölü güvercinleri belki...
Bahçesinde ölü insanlar kubbelerinde ölü güvercinler var Süleymaniye'nin
Hiç bir kedi cama çarpıp ölmez fakat güvercinler aptal.
Besili aptallar!
Kanat çırparlar gürültülü,
Göğüslerini şişirip gösteriş yaparlar,
Camlara çarpıp ölürler...
Aptal güvercinler...
Süleymaniye' de kedi olmak en zoru.
Minareleri çok yüksek, kaç kedi boyu bilmem
Güvercinler bilir belki ama minnet etmem.
Bahçeden çıkamamak zor.
Süleymaniye de kendini yalamak ağır, secdeye varamamak zor
Bazen aklıma düşmüyor değil;
Afrika'da bir gergedan olmak
Çünkü zordur Süleymaniye'de kara bir kedi olmak.
Bilirsin de
Elvermez kedi lisanın Haliç'e kadar dahi bağırmaya
Çoğu gelmez zaten kedi olmaya
Bakma, biz gençtik, idealisttik
En zoruymuş kedilik...