"dünya nereye gidiyor? : bir yerde insanlar en iyi şarkı söyleyeni ararken, diğer yanda 4 yaşındaki çocuğun ezilişine insanlar göz yumuyor; diğer yanda bombalar patlarken, öte yanda insanlar karnavallarda kendini kaybediyor, beriki tarafta ayazda kaldırım köşesinde üç kuruş için el açarken, öteki yanda önündeki 10 çeşit yemeği bile beğenmeyip isyan edenler...
dünya nereye gidiyor; insanlığın ömrü bu kadar kısa mıydı sahiden?"
inanmayacaksınız ama, günün şu saati ve şu anında yazar oturmuş bunları düşünüyor. ne boş işler, değil mi?
eski sevgilim, yeni sevgili adayım, kpss kursum, ingilizce kursum, internet faturası, cepteki harclık, yarın 8 deki ders, eski sevgilimn yeni sevgilisinin güzellği, yeni sevgilimi nasıl terketmeyi başaracagım, suan eğlenmekte olan ev arkadasımın yanında olup oturmaktan düzleşen kıçımın tekrar eski haline getirme cabam, yatagım, yorganım, ben yatıyorum.
yatağımın üzerindeki kıyafet yığını , yarın ki dersler ,cumartesi günü olan kimya sınavım , diş tellerim ,diş fırçalamak
,erken kalkmak , yatağını toplama kararı almak.
O, omzu, sıcaklığı, nefes alışı, nefes verişi, kalp sesi, elleri, teni, huzuru, huzur bulduruşu , aitliği, kokusu, yalnızlığı kovuşu... o ve o'na dair her şey.
ulu önder recep tayyip erdoğan'a layık olabilecek miyim?
allah rızasını alabilecek miyim?
5 yaşına kadar kılamadığım namazlarımı sağlıcakla kaza edebilecek miyim?
evde kahve battanıye ben olsaydım şu an çalışmak yerıne
nasıl bi murfy kanunudur kı bu dun ızınlıydım ve delı gıbı yagmur yagdı bugun de
" yaaaazdan kalma biiir güündeeeen ya daa çölde çayy...."
