Bizimkiler şehir dışına çıkmıştı bir kaç gündür de yoklar evde. Ben de dün akşam eve gelirken evde birinin olup olmadığı aklıma gelmeden apartman girişinde zile bastım. Daha sonra aklıma düştü "evde kimse yok ki yeeaaa" dememle birlikte biri otomatiğe bastı ve ben hassssssiktir diye kendimi yukarı hızla attım. Neyse ki salaklığıma denk gelmiş ve karşı komşumun ziline basmışım karanlıkta ama o 15 saniye benim için geçmek bilmedi.*
polis çevirme yapıyor. arkadaşla araçtayız. istisnasız herkes bütün polisler bana bakıyor. araba duruyor arkadaş arabadan inerken polis benim kapıma gelip çıkmamam için kapıyı tutarken soruyor.
-biz seni bir yerden tanıyor muyuz?
dank ediyor kafamda. biz-hepiniz, beni? bir yerden. nerden amk. siz beni nerden tanıyacaksınız. dumurdan dumura koşarken alayını pert edecek sözü söylüyorum.
+ben erzincanlıyım.
adam peki diyor ve gidiyor. bu aptallık işte. diğer aptallıklarım çok acı anlatasım gelmedi. aptallık değil diğerleri zaten salak yerine konulmak. neyse işte. bu aptallık güzeldi ama.
dikkatsizlik, düşüncesizlik sonucu yapılan eylemler bütünü.
yemek yaparken kolayı dolaba koyayımda soğusun dedim.buzdolabının üzerindeki dolaptan kola alacaktım.kola dörtlüydü ve jelatinimsi bişeyle sarılıydı onu kesmek için bıçağı aldım ve iki kolanın arasındaki jelatine denk geleceğini düşünerek bir hışımla bıçağı sapladım.ama hesapladığım yere değil.kola şişesini delmişim neye uğradığımı şaşırdım.kola fışkırdı kapıya, duvarlara, yere, yağmur gibi.saçlarım yapış yapış oldu.yerler yapış yapış oldu.kendime daha önce hiç böyle küftretmemiştim.
gün geçmiyor ki yapılmasın olan aptallıktır şahsım adına.
şu an gündemde olana gelecek olursak; hayır insan neden doğum günü arefesinde telefon rehberinde temizleme yapar? kalırsın işte böyle, ne dallama insansın yaa! kim attı o mesajı düşün dur evladım. senden adam olmaz. nasıl büyüyeceksin yahu?
göze lens takıp, lens kutusunun içinde lensi aramak. sonra yeni paket açıp yeni lensi üstüne takmak. yapılan aptallığı üstüste yapışan lanslerden dolayı görme bozukluğu olduğunda anlamak.
aptallık mı bilemedim ama saçmalık olduğu kesin. he çok fazla var aslında da en taze ve rutine bağlayanı paylaşayım caanım sözlüğümle.
geceleri 'tık'sesinden dahi aşırı korkan bir şahsiyet olmama rağmen, deli gibi korku filmi izlerim. izlemediğim korku filmi de kalmadı sanırım. ama obsesif bir şekilde bu izleme isteğimi de engelleyemem. herneyse her izlediğimde korkuyorum tabi. serbest çağrışımlarla kafada onlarca korku senaryosu beliriyor zaten e en küçük bir ses ya da gölgede kalbim yerinden fırlıyor haliyle. ben de tüm ışıkları açıyorum, tv yi açıyorum, evdekiler ben uyudum sanıp kapatıyor ışığı ve tv yi. ben yine açıyorum bunlar yine kapıyor falan öyle abuk bir süreç işler sürekli. neyse yıllardır bu abuk sürecin benim aleyhime sonuçlanması dolayısıyla bende yöntem geliştirmiştim. gece yine korkunca babamı gizli numaradan çaldırıyorum. uyanıyor babam da haliyle. babamın da huyudur uyanınca mutlaka mutfağa bi gider, wc ye gider yani tekrardan uyuması falan toplasan yine 15 20 dk yı alıyor en fazla ben de çok uykuluysam o arada uykuya dalıyorum. geçen yine korkunca çaldırdım babamı ama maalesef gizli çağrıları kabul etmemeye başlamış.yıkıldım sözlük bildiğin. ben de 29 yaşında işinde gücünde biri olarak geçen gün örtümü yastığımı ve köpeğimi aldım doğru yatakodasına yer yatağı yaptım orada uyudum. babam sabah yaatakten kalkenken bilmiyor tabi benim yerde olduğumu koluma bastı köpeğim de o refleks ile babamın ayağını ısırdı. annem de psykhero bizle yatıyor gece eheh diye ortamda konuşmaya başladı. imaja bak bu yaşta pek güzel oldu gerçekten.
pek çoğundan ilk aklıma geleni yazayım, ikiz arkadasıma ikizinin doğum tarihini sorduktan sonra aynı soruyu kendisine sormuşluğum var. tahmin et bakalım ne zaman doğdum ben demişti. *
Okulda verilen gitar kursu için hoca müzik odasının anahtarını verip odayı hazırlamamı istemişti. Gittim sınıfın olduğu yere soktum anahtarı çevirdim sonra içeriden bağrışmalar gelmeye başladı sonra kapı tekmelendi filan meğer ders işleniyormuş. Tabi kapıyı açtığımda bir çok küfre maruz kalmıştım. Yaptığım en büyük aptallıktı sanırım.
bugün real-gs maçı için gs kazanır dedim ve 20 lirayı çöpe atmış oldum.
üstelik yarın maçımız var ve fenerliyim. affet beni real, komplo teorilerinin etkisinde kaldım.
dükkancı bile gs liydi ve bana boş gözlerle baktı. neden fb maçına oynamıyorsun dedi, sürpriz peşindeym dedim.
kupon öncesi yağmurda ıslanan yetmişlik bir dede masama oturmak istedi, buyur ettim, yoksulluktan bahsetti, açım dedi. ona çay ısmarladım ve 10 lira verdim. sonra tanrı bana bunun mükafatını verir dedim ve bastım 20 yi. tanrı uzun vade çalışıyor olmalı. günlük kaybımız büyük. acımız derin.
