yaylaya gidip, dağın tepesine çıkıp anasının nikahı kadar bağırmak istiyorum. bağıramayacak duruma gelene kadar bağırmak. kavga etmek etmek istiyorum ardından, kolumu kaldıramayacak duruma gelene kadar yumruk atmak. ardından da bir sigara yaksam bir de müzik dinlesem çok kral olur.
evli olmayan tüm bozulmuş üniversiteli olsun köylü olsun kızları bilmek istiyorum böyle giderse karı deşen jaysın olucam ama ilerde bana tüm kaltakları öldürmedim diye söversiniz siz bide simdi.
yazabilmek.. uzun uzun. düşünmek yerine yazmak. yazacak kadar güçlü olmak...
o gücü kendimde bulabilmek.
hani bazen odun gibi hissettiğin andaki güçlülükle yazabilmek. yazarken mutsuz olsan da, kendini kağıda bile olsa anlatabilmek.
yazmak uzun uzun.. en sevdiklerinle yazabilmek. morrissey'imin let me kiss you şarkısıyla yazabilmek.. arada durup düşünmek.
sonra denize bakmak, huzur bulabilmek.
sonra kalemi bırakıp, sevda sözlerine dönmek.
cemal süreya'mı hissetmek bütün hücrelerimle, tüm hücrelerimde..
yazmak, her şey hakkında. sen, ben, o, geçmiş , bugün ve bir parça gelecek hakkında.
yazmak.. ama neden?. cevabı olmayan başka sorularım için. kendim için.
sözüm kesilmeden, şu içimdekileri, kimseye konuşamadıklarımı dökmek istiyorum. bunu yaparken gözyaşı akıtayım ama bana kimse dokunmasın. bunu o kadar yapmak istiyorum ki...
bir gün 600 ss'lik o motorla gecenin üçünde, fatih sultan mehmet köprüsünden son hız geçmek, o saatte çamlıca tepesine çıkıp 2 bira içtikten sonra geri dönmek.
