sözlük yazarlarının sevdiği şiirler

entry1812 galeri42
    1502.
  1. 1501.
  2. Yaşamın en tatsız tarafı sona eriş seklidir..
    Şüphesiz ki yaşamı tersten yasamak daha güzel,
    Hatta mükemmel olurdu.
    Nasıl mi ?
    Cami'de uyanıyorsunuz. Bir tahta
    sandık içersinde, Herkes karsınızda
    saf durmuş, iyiliğinize dua ediyor
    ve tüm haklar helal edilmiş
    vaziyette.tabuttan doğruluyorsunuz, yaşlı,
    Olgun ve ağırbaşlı olarak.
    Herkes etrafınızda, büyük bir
    itibar, iltifatlar, çocuklar torunlar hepsi
    Hazır.arabanıza kurulup evinize gidiyorsunuz.
    Doğar doğmaz devlet size
    maaş bağlıyor, aylık veya üç ayda bir maaşınızı
    alıyorsunuz. Ne güzel, hazır maaş, hazır ev....
    Altmışlı yaslara kadar hersek garanti, huzur
    içinde yaşıyorsunuz. Sağlığınız gittikçe düzeliyor,
    kaslar güçleniyor, kuvvetleniyorsunuz. Bir gün
    çalışmak istiyorsunuz ve ise ilk başladığınız gün
    size hoş geldin hediyesi olarak bir plaket ve altın
    kol saati veriyor patronunuz.. Ve genel müdürlük
    veya bunun gibi yüksek bir makamdan tecrübeli bir
    insan olarak ise başlıyorsunuz. Herkes karsınızda
    el pençe divan...vücudunuzda da bazı hoşa giden hareketler
    de başlıyor. Gittikçe zayıflıyor forma giriyorsunuz.
    Diğer hormonal aktiviteler artıyor,
    fevkalade.....aman ne güzel günler başlıyor...
    Derken bir gün patron size artık üniversiteye
    gitsen daha iyi olur diyor. Bu arada babanız ortaya
    çıkmış, "fazla çalıştın" diyor "artık eve dön, isi
    bırak, okumaya basla, harçlığın benden olsun..." keyfe
    bakar misiniz ?
    Okuduğunuz dersler gittikçe kolaylaşıyor. Ekmek elden,
    su gölden bir dönem başlıyor. Partiler, diskotekler,
    kızların sayısı artıyor. Derken Anne ve babanız sizi
    götürüp getirmeye başlıyor, araba kullanma derdi de yok
    artık....
    Günün birinde sizi okuldan da alıyorlar, "evde otur,
    keyfine bak, oyuncaklarınla oyna" Diyorlar..
    Mamanız ağzınıza veriliyor, zaman zaman altınızı
    bile Temizliyorlar, hatta bu durum alışkanlık yaratıyor
    ve hiç tuvalet kullanmamaya başlıyorsunuz.
    Derken anneniz bir gün size süt verme
    kararını alıyor ve başka bir keyifli dönem başlıyor.
    Mama artık her yerde, her an ve en taze şeklinde
    hazır. Bir gün karanlık ilik ve sıcak bir ortama
    giriyorsunuz. Beslenmek için ağzınızı açmaya
    dahi gerek yok, bir kordondan besleniyor,
    sıcacık, yumuşacık, gürültü ve patırtısız bir
    ortamda yasıyorsunuz.
    Küçülüyor, küçülüyor, ufacık bir
    hücre halini alıyorsunuz.
    Ve günün birinde müthiş bir
    Olayla hayatiniz bitiyor... ; )
    1 ...
  3. 1500.
  4. yağmura,nisana ve yaşıma aldanıp
    uçurumları kıyı sanarak
    ve dağlar erişilmeyince acı verir
    sözünü unutarak
    kaf dağına gitmek istedim

    ırmak inadıyla yürüdüm uzaklara
    bir derviş olup yürüdüm uzaklara

    yanıldı denektaşım geriye döndüm
    Kutsal Sözler Panayırı'na sığınıp
    ipeksi bir sessizliğe büründüm:

    bir hayat,mahçup ve duru
    Tanrım,gülleri
    ve sessiz harfleri koru.

    (bkz: düş ve dua)
    0 ...
  5. 1499.
  6. Geleceğim, bekle dedi, gitti.
    Ben beklemedim, o da gelmedi.
    Ölüm gibi bir şey oldu.
    Ama kimse ölmedi.
    0 ...
  7. 1498.
  8. Tellerin sesleriyle doğdum ben
    Her şeyimi verebileceğim biri için
    Yalnızca senin hislerini anlatan bir şarkı olmak için...
    Gözlerini kapat, girmeye çalışacağım içeri
    Bahar gibi uyandırmak için kalbini
    Çünkü ben, senin duygularına dokunmak için doğdum.

    Zamanını çal, bir şarkı çal ve mutlu ol.
    Üzülme, kuşlar kadar özgür ol,
    Zamanın geldiğinde hissettireceğim
    Yağmur sonrası güneş gibi genceciksin hâlâ
    Takibet ışığı, boşa değil ya
    Ve göreceksin, dokunacağım duygularına.

    Her gün için şarkıların var
    Bir süreliğine iyi hissetmek için
    Tek yol onlar...

    Kazanmak, ya da kaybetmek için doğdun sadece
    Rüzgarda, birilerinin çocuğu olmak için
    Aklın ve hislerin arasında yaşamak için
    Kendi yolunu çiz, kontrol et ve öğren her gün.
    Takibet ışığı, boşa değil ya
    Ve göreceksin, dokunacağım duygularına.
    0 ...
  9. 1497.
  10. 1496.
  11. sana gitme demeyeceğim.
    üşüyorsun ceketimi al.
    günün en güzel saatleri bunlar.
    yanımda kal.

    sana gitme demeyeceğim.
    gene de sen bilirsin.
    yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
    incinirsin.

    sana gitme demeyeceğim,
    ama gitme, lavinia.
    adını gizleyecegim
    sen de bilme, lavinia.
    0 ...
  12. 1495.
  13. yollar kesilmiş alanlar sarılmış
    tel örgüler çevirmiş yöreni
    fırıl fırıl alıcı kuşlar tepende
    benden geçti mi demek istiyorsun
    aç iki kolunu iki yanına
    korkuluk ol

    aydın mısın
    0 ...
  14. 1494.
  15. çatal ayazı, gökyüzü karanlık
    baran yıldızı vakti, tam meran tepesinde.
    sözler kalmış söyleyemediğim,
    içime oturur anne ölüsü gibi.
    sızlatır durur kerme tutmuş ellerim.
    çatlar birer birer, ciğerimi ima eder gibi.
    üşürüm, üşürüm de bilirim...
    örtülmez üzerime yorgan.
    ayak yanlız, ben yanlız.
    erinme sen ustam, erinme, saplayı ver.
    vur sırtıma sırtıma hançeri.
    vur lakin, dökülmez o bendenden bir damla yaş.
    mahsundur, hoyrattır bilirim
    yiğitlikten değil, yiğitlikten değil.
    garibanlıktandır sertliğim.
    2 ...
  16. 1493.
  17. 1492.
  18. Sana gitme demeyeceğim.
    Yine de sen bilirsin.
    1 ...
  19. 1491.
  20. 1490.
  21. 1489.
  22. turgut uyar geyikli gece, goge bakma duragı ve denge siirlerine bayılırım.
    0 ...
  23. 1488.
  24. Birçoğunuz hayatında okuyacağı en güzel şiiri paylaşacağım. şiirin yazarı her gün trollediğiniz, türk milliyetçisi nihal atsız'a ait.

    ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
    bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
    pervane olan kendini gizler mi hiç alevden?
    sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu.

    gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse;
    ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse;
    herşey silinip kayboluyorken nazarımdan,
    yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse...

    ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla,
    ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla!
    hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince
    çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince
    gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım;
    gözlerle günah işlemenin zevkini tattım.
    gözler ki birer parçasıdır sende ilahın,
    gözler ki senin en katı zulmün ve silahın,
    vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin;
    sen öldürüyorken de vururken de güzelsin!

    bir başka füsun fışkırıyor sanki yüzünden,
    bir yüz ki yapılmış dişi kaplanla hüzünden...
    hasret sana ey yirmi yılın taze baharı,
    vaslınla da dinmez yine bağrıdaki ağrı.
    dinmez! gönülün, tapmanın, aşkın sesidir bu!
    dinmez! ebedi özleyişin bestesidir bu!
    hasret çekerek uğruna ölmek de kolaydı,
    görmek seni ukbadan eğer mümkün olaydı.

    dünyayı boğup mahşere döndürse denizler,
    tek bendeki volkanları söndürse denizler!
    hala yaşıyor gizlenerek ruhuma 'kaabil'
    imkanı bulunsaydı bütün ömre mukabil
    sırretmeye elden seni bir perde olurdum.
    toprak gibi her çiğnediğin yerde olurdum.

    mehtaplı yüzün tanrı'yı kıskandırıyordur.
    en hisli şiirden de örülmez bu güzellik.
    yaklaşması güç, senden uzaklaşması zordur;
    kalbin işidir, gözle görülmez bu güzellik...

    hüseyin nihal atsız
    1 ...
  25. 1487.
  26. Nasıl severim bir bilsen.
    Köroğlu'yu,
    Karayılanı,
    Meçhul Askeri...
    Sonra Pir Sultanı ve Bedrettini.
    Sonra kalem yazmaz,
    Bir nice sevda...
    Bir bilsen,
    Onlar beni nasıl severdi.
    Bir bilsen, Urfa'da kurşun atanı
    Minareden, barikattan,
    Selvi dalından,
    Ölüme nasıl gülerdi.
    Bilmeni mutlak isterim,
    Duyuyor musun ?

    Öyle yıkma kendini,
    Öyle mahzun, öyle garip...
    Nerede olursan ol,
    içerde, dışarda, derste, sırada,
    Yürü üstüne - üstüne,
    Tükür yüzüne celladın,
    Fırsatçının, fesatçının, hayının...
    Dayan kitap ile
    Dayan iş ile.
    Tırnak ile, diş ile,
    Umut ile, sevda ile, düş ile
    Dayan rüsva etme beni.
    2 ...
  27. 1486.
  28. "biz kırıldık, daha da kırılırız.
    kimse dokunamaz bizim suçsuzluğumuza."

    ve,

    "yataklar var konuşmak için
    öpüşmek için telefon kulübeleri."
    0 ...
  29. 1485.
  30. can yücel başka türlü bir şey.
    0 ...
  31. 1484.
  32. Cemalettin seber'den "üvercinka".
    1 ...
  33. 1483.
  34. 1482.
  35. şiir demek küçümsemek olur ama bir nedeni yok yalnızca öptüm... bir kısmı için;

    insan inandığı şeyler uğruna muhteşem hatalar da yapabilir. Kızmamalısın. Darılmamalısın eğer bir kardeşlik varsa aranızda. Sevgi, hoşgörü takıntıları da değil. Bir elmanın kırmızı olması, bir gülün öyle kokması, bir derdin halledilmesinin ardından gelen ferahlık kadar sıradan ve güzeldir hata yapmak da. Aşka çılgınlığın yakıştığı çağları neden unutalım? Neden tarihin çuvalına tıkalım tatlı serseriliği, az biraz sergüzeşt olmayı? ! Ilımlılık mı kurtaracak insanlığı? Alttan alma mı örtecek bunca çirkefi, zorluğu, belayı? Demokrasi, senin saçlarından güzel olamaz. Senin yüzünden daha güzel olamaz krediler, faizler, repolar, tahviller. Dünyanın en uzun gecesi 21 aralık değil, beni terkettiğin gecedir. Beni üzdüğün, yorduğun, yıprattığın gecedir. Bir kabahat mi gerçekten kendi dışında birine hayranlık beslemek? ! Gerçekten kırıyorsun beni,

    Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm
    0 ...
  36. 1481.
  37. 1480.
  38. https://galeri.uludagsozluk.com/r/494499/+

    olağanüstü! cümleler, kelimeler, heceler, harfler ahenkle dans ediyor adeta...
    4 ...
  39. 1479.
  40. hani demiş ya şair;

    sensizlikle yıkılan bu şehir
    artık gelsende bir gelmesende bir...!
    1 ...
  41. 1478.
  42. Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
    Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet.
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."
    Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla,
    bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un
    66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali
    Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira.
    "Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."

    Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt
    hainiyim, ben vatan hainiyim.
    Vatan çiftliklerinizse,
    kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
    vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
    vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
    fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
    vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
    vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
    ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
    vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa,
    vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
    ben vatan hainiyim.
    Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla :
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.

    nâzım hikmet ran.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük