bazen onu terk etmemeliydim diye düşünüyorum. bırakmamalıydım onu.
bir insan sevdiğini neden bırakır? galiba bu sorunun cevabını belki ömür boyu arayacağım. olsun. o gün geldiğinde o güzel benim olduğunda bunların hepsi bitecek. pişmanlığım sevmemden değil, sevgimin ve sevgilimin değerini bilmememdir.
yeni başladıgım işi ulasım sorunum oldugu ıcın bıraktım ama bırakmamalıydım cok rahattım bıraz zorluk cekıp daha sonra rahata kavusabılırdım. anladımkı kişinin pişmanlıkları aslında yapması gereken doğrularmış.
sınav stresinden midir nedir günlerden bir gün arkadaşla bir cafe ye gidilmiştir. tam önümdeki masada iki sevgili oturmaktadır. sana yemin olsun sözlük önce aldırmadım. ben aldırmadıkça çocuk kızı öpmeye devam etti. ama öyle böyle değil yani. bende sorunlar yaşıyordum sevgilimle zaten. öfledim pöfledim. sonra da cafe sahibinin duyacağı şekilde: "ben artık dayanamıycam bunlara.ayıp ya valla ayıp. paket yaptıralım çıkalım. " dedim arkadaşa. sonra bizim paketler hazırlanırken cafe sahibi garsona "çabuk çıkar onları. hesabı falan bekleme." dedi ve gözümüzün önünde kovuldular cafeden. şimdi çok pişmanım sözlük. hayır bananeyse. allahtan dayak yemedik. buna da şükür.
deger verip, saygı duydugum, yeri geldiğinde onları savunmak için başkalarını karşıma aldıgım insanların bugünlerde yaptıklarını görünce, keşke onları bu kadar gözümde büyütmeseydim dedim...
boşuna dememişler:
birine çok deger verirsen ya onu kaybedersin, ya da kendini mahvedersin..!
okul bittikten tam 3 ay sonra iş teklifi aldım sözlük ama ben ne yaptım hani kendimi dünyanın 7. harikası sanıyorum ya hani herkes benim peşimde ya reddettim sonra sırf istediğim departman diye kıçıkırık bir yerde çalıştım.kurumsallık falan hakgetire tabii.köpek gibi pişmanım sözlük köpek gibi...
yazılacak o kadar çok pişmanlık varki -yemişim yaptıklarımdan pişman değilim herşeyin arkasındayım diyenleri herkes mutlaka bişeylerden pişman olur ve herkes çaktırmasada bunu değiştirmek için gece gündüz düşünür kendini yok yere paralar yeri gelir bu bir adam olur yada bir kadın; yeri gelir bir tercih ama olunur işte-ve evet bende bir sürü şeyden pişmanım gidip kahrolası meslek lisesinde okuduğumdan tutunda ilk sevgilime, dürüstlük timsali örnekliğimden doğrucu davutluğuma, hayatımı bir çizgide değiştirecek gücüm varken cesaretsizliğime kadar herşeyden pişmanım.elimde olsa değiştirirmiyim evet değiştiririm mal gibi yine olsa yine yaparım demem.(bkz: bir hata ikinci kez yapıldığında alışkanlık boygösterir)
coxcomb bir gün yolda yürümekteyken amcanın teki ''evladım şu merdivenlerden çıkmama yardım eder misin?'' der. Kendini çok yardımsever sanan coxcomb ise hemen amcaya ''tabi amcacım'' diyerek yardım eder. bu merdivenler apartmanın önündeki merdivenlerdir ve giriş kapısına uzanırlar. yardım ettiğini sanıp uzaklaşan coxcomb arkasına baktığında ise amcanın en yukardaki zile bastığını görür ve geri dönüp yardım etmeye üşenir. coxcomb için hayat aynı şeklinde devam ederken o amcanın zorlanarak çıkması gereken yüzlerce merdiven vardır.
çok pişmanım sözlük, o gün geri dönüp bastonlu amcaya yardım etmediğim için gerçekten çok pişmanım.
pişmanım ev arkadaşımı bir kıza övdügüm için. keşke övmeseydim kötü biri deseydim pişmanım o gün o partiye gittigim için. pişmanım o gün içmedigim için. pişmanım arkadaşımı övdügüm için*
(bkz: son pişmanlık neye yarar.)