bugün

6 sene önce filan o sıralar çok kimse tarafından tanındığını sanmam lakin şu sıralar adını fazlaca duyduğumuz birine, baya takıntılı bir şekilde hoşlanmıştım. neler yaşayıp, hayal etmedim ki.
Buraya yazılan birçok yazı genelde okunmuyor biliyorum, bende zaten belki okuyan olur ve biraz da beni anlarlar diye yazmıyorum. Anlatmak istediklerimi anlatamadığımdan yazıyorum.

içimde gariplikler var bu dönem. Sanki bir şeyler tam da bir şeyler çok eksik gibi. Ya sanki bütün kadınlara aşık olabilirmişim gibi ancak sadece bi tanesine tutulmuşum gibi. Gibi değil öyle sanki. Gece 01:00 dan sonra gizli gizli mal-ü hülyalar kuruyorum. Hiç dönmeyecek, dönemeyecek bir insanı hiç bu kadar özlememiştim ben. Sanki orda beni duyuyor ama sevmiyor gibi beni. Keşke sevse de duymasa diyorum ben bazen.

Yarım yamalak bir ömürde benimle bütünleşmeye çalışan herkese bir öfke, bir kinim var sanki. O gelmezse gelmesin diyemiyorum, hep onu bekliyorum. Şiirlerin anlamları da sanki hep o. Ayrılıkta sevdaya dahil derken şaire de kızıyorum, sanki dahil eden oymuş gibi.

Yani sevgili okur, buraya kadar okuduysan ve hala bir şey anlamadıysan aynı durumdayız. Bende bir şey anlamadım zaten, bir varmış bir yokmuş.
Depresyondayım, unutuldum aldatıldım.
Aşk acısı diye haftalardır ayrılıklarınız ya da hiç olmayan birine duyduğunuz özlemlerinize rastlıyorum burada. Ama bir türlü tüh ya ne kötü ya da aman umarım bulur birini diyemiyorum. Bunun nedeni bu konularda empati yapamamam. Bende bir duygusuzluk durumumu var ya da aşk meşk konularına karşı duyarsız biri miyim sorgulamaya başladım sayenizde. Bence ikincisi. Yoksa aşk dışında birkaç derdinizi anlatsanız salya sümük ağlar ben de bir şeyler anlatırdım.
Valla derdimi falan unuttum neden ben başkasına duyulan sevgiye karşı eksiğim anlamaya çalışıyorum. Neden böyleyim acaba ki. Sorun şu ki hep böyleydim. Bana, bu ne ya çok saçma cinsinden bir duygu geliyor aşkla alakalı şeyler görünce. hangisi daha iyi acaba. Böyle olmak mı böyle olmamak mı. Aman.
Yazdığınız çoğu boktan entryi okumuyorum bile. Birkaç tane yazar belirledim. Onların profiline girip okuyorum. Bu kadar leş, bu kadar boş olunmaz ya. Cidden ne yiyip içiyorsunuz siz.
iş yerinde stratejik davranıyorum.
Çok zorlandığım, çözmek için çok enerji sarf ettiğim bir konuda elimi çok rahatlatan bir gelişme yaşandı. O nedenle bugün çok güzel geçti.
Az önce eski sevgilimle fotoğraflarımıza, videolarımıza baktım. Güzel zamanlarmış...
birini öyle bir geri de bırakacağım ki, şaşıracak. gören gözlerim kör olacak ona baktığımda. acının ve pişmanlığın ne demek olduğunu öğrenmesi dileğiyle iyi geceler.
görsel
itiraf ediyorum:
10 yıl geçmiş sözlüğe üye olmamın üzerinden. hala buralarda sürtüyorum. doğru düzgün yazamıyorum da zaten. belki de telefonumdaki bi kaç uygulamadan biri burası olduğu için buralardayım. bilemiyorum. her neyse işte..
ya bakıyorum millet ayda bir silik olup, tekrar geri geliyor. zırt pırt nikini değiştiriyor. onla bunla kavga edip çaylak olup, tekrar buralarda dolanıyor. bi kaç hesapla değişik işler peşinde, huzur bozuyor.
La on yıldır bir kez olsun çaylak olmadım ben. Nikimi bile değiştirmedim. ilk ve son üyeliğim olucak muhtemelen bu nikim de..
Neyse itirafım da şu olsun bari..
nasıl ezik bir sözlük yazarıyım ben böyle ya. şimdi nik altıma baktım. en son yaklaşık 3 sene önce bi şeyler yazılmış.
nikimi değiştirsem. üyeliğimi silsem. kimsenin fark edebileceğini sanmıyorum. Püü yazıklar olsun bana. *
2 ay sonra sözlüğe girmişim. 2 mesaj var mesela ikisinin de üstünden en az 1 ay geçmiş. Buraya ilk üye olduğum zamanları düşünüyorum. o kadar çok vakit geçiriyordum ki sözlükten izin alıyordum daha fazla bakmayayım diye. hele üniversiteye başladığım yıl...belki de dakikada 2 kere falan girip çıkıyordum. O aşamadan bu aşamaya geleceğimi bilemezdim. Evet bu bir başarı. Ama o zamanların da ayrı bir tadı vardı.
itiraf eden için hayati okuyan için tırışka itiraflar bence.
Akşam mahalleyi komple ilaçladılar. Şu an kulağımın dibinde sivrisinekler uçuşuyor. Bir tanesini sıkıştırdım köşeye ama vuramadım. Benim kanımı taşıyordu artık. ‘Baba’ dedi. Sarıldım, ağladım.
sonu iyi olmayacaktı bu işin biliyorum ama erteliyordum.
hatta başından beri biliyordum.
Tinder adlı uygulamada seri şekilde sağa atıp, ertesi gün eşleştiklerimi eğer çirkinlerse hemen silmem. Birde "ben" ler eğer biri'nin yüzünde belirgin bir şekilde koyu renk ben varsa midem bulanıyor, zeytin çekirdeğinden de midem bulanıyor. anaokulunda kıymalı tarhana diye tabağıma koyulan çorbada nokta şeklinde minicik kıymalar vardı, çorbanın üzerine kustum, diğer çocuklarada yemeği zehir ettim. yani kendimi bildim bileli böyle.
Burada bile bazen yazarken kendimi nedensizce frenliyorum. 3 günlük dünya'da neden burada huzursuzluk çıkarmak isteyen bir ordu var hala anlamış değilim. Burayı kullanma sebebim benim gibi insanlar görmem ve içimi dökebilmem. Bazen bana benzeyen insanlar görüyorum ve nedensizce gözlerim doluyor. Galiba anlaşılmak istiyorum. Hatırlıyorum buraya üye olmadan önce bazen manevi olarak boşluklar yaşadığım zamanlar oluyordu, öyle güzel yazılara rastlıyordum ki sanki karşımda birisi beni teselli ediyordu. Zamanı önemli değil ama bir gün bir kişi dertlenip yazdığım bir entry'i okuduğunda rahatlarsa düşüncesi bile beni mutlu ediyor.
Gerçek seveni göremedim, şimdi bunu farkettim ve üzdü.
Gün içinde bazen Daralıyorum,
Nefes almak zorlaşıyor.
Sanırım şuan o zaman dilimindeyim :(
"Sadece, canım isteyince ölmek elimde olduğu için yaşıyorum: intihar fikri olmasa, kendimi çoktan öldürmüş olurdum."
Bazen twitter veya sözlüklerde yazılan birşey için saçma sapan bir şekilde kızıyorum ama sonra neden kızdığımı düşünüp bulamayınca bu sefer kendime kızıyorum.
Bugün başıma gelenler pişmiş tavuğun başına gelmemiştir.

Allah bana sıkıntı vermiyor, beni sevmiyor mu diye düşünürken bugün başıma baya bir şey geldi çok şükür. Pişmiş tavuğa döndüm.
Bir itiraf demek aslında kendinden bir sırrı paylaşmaktır bence şimdi bende bir tane burada paylaşmak istiyorum. zor bir çocukluk geçirdim. kimseler bilmez Allah'tan başka kardeşim vardı ta ki onu bizden kopardılar. Benimle oyun oynamayı severdi. ne kadar geçerse geçsin insan unutamıyor. bir yanım eksik bir yanım özlem o artık bu dünyada değil ama ben onu kalbimde yaşatmaya devam edeceğim.
Terk edilme şemam var.
Bugün yapıp bitireceğim dediğim 1 tanecik işimi bile bitirmedim. Mükemmel bi enerjisizlik ve boşvermişlikle doluyum..