bugün

Yastıksız, yorgansız, uykusuz sabahlar istemiyorum. Yalnızlık güzel evet lakin özgürlüğümü paylaşmak istiyorum artık. Arkadaşlarımla dostlarımla değil, onlarla zaten paylaşıyorum özgürlüğümü.
saçma falan ama böcek fobim var bi de boyum kısa.
'Bende tarçın sende ıhlamur kokusu
Yürürüz başkentin sokaklarında
Ayrılık lafları etm.'
Burada kaldı işte şiirimiz, hikayemiz. Her şey yarım, Her şey eksik.
Kalbim paramparça.
31.03.2017 günlerden cuma saat 17:45 okuldan geldim. Bana gönderdiğin paketi açtım. ''Unutama beni'' çalıyor zihnimde, yüreğimde, evimde.
Senden gelen ruhsuz, duygusuz paketi açtım. içinden küçücük bir not çıkar umudu ile.
Küçücük bir kağıt parçası bekledim beni unutmadığını gösteren. Ama bulamadım..
Bugün, bu saat anladım her şeyin bittiğini. Gerçekten anladım.
Bir sürü hayal kırıklığı yaşadım hayatımda. Ama benim en büyük hayal kırıklığım..

'Boğazında düğümlenen hıçkırık olayım,
Unutma beni, unutama beni.'
kendime eziyet etmek için çok acayip yöntemlerim var.
sanırım çok yorgunum. veya düzeltiyorum. çok yorgunum. sanırımsız.
Merhaba sözlük.

Öncelikle sırf eski sevdiğim adamı görebilmek için Sakarya da okumaya karar cerdim. Kazandım ve okuyorum.

Ama sonuç ne biliyor musunuz? Ayda yılda 1 denk gelirse uzaktan görmek. O da yeni sevgilisiyle olursa..

ilk zamanlar ailemi yüke soktuğum için ağlıyordum yok yere ama sene başında anlayamıyorsun. Şuan sene sonu sadece onu yeterince göremedim diye ağlıyorum. Sorf ona benziyor diye bazen bir kişiye kitleniyorum

Her zaman detaycı bir insan oldum. Duygularımı yoksaymaya çalıştım inkar ettim. Ama öyle olmuyormuş

Ben biri ne zaman güzel cümleler kursa sahte gelir kimse etkilenmez sanıyordum, bu sözler sadece kandırmak için kurulur sanıyordum. ben dahil herkes etkilenebiliyormuş.

Ben duygularımda bile dürüst olduğum için kaybediyorum.
Nazeketle göz boyayayımca her şey güzel olmuyor. Ama göz boyayanlar kazanıyor.
herkes kendinin özel olduğunu düşünüyor, özel olanlar da herkes gibi normal olmak istiyor.
Teravih namazını özlemişiz gerçekten.
Ama hocanın, yatsının farzından sonra depar atması beni şaşırttı biraz.
acımı hüznümü içimde yaşadığım insanlara acındırmadığım bak ben böyle böyleyim demediğim için herkes tarafından vefasız ve gamsız ilan edildim.
Çok şiddetli bir darbe yediğinde girdiğin şok evresi, aldığın yaranın acısını hissettirmez ya hani. Ne kadar korkunç bir yara olursa olsun; bacağın kopsa ve kopan parçanın ayrılma noktasını görmesen; oradaki paramparça olmuş et dokusunu, ayrılmış damarları, içeride görünen beyaz kemiği; o ana kadar hayatında görüp göreceğin en korkunç manzarayı bizzat gözlerinle görmesen ve durumun vahmiyetini bilincinle kavramasan acısını hissetmezsin ya mesela. (Ben yaşamadım çok şükür, yaşayanlardan duydum.) Sonra, şok etkisi geçtikten ve sersemlik evresini atlattıktan sonra o fiziksel acıyı haftalarca çekersin ama bacağını kaybetmiş olmanın psikolojik acısı hayatın boyunca içinde kalır ya… işte şu durumda, ben, tam olarak bu haldeyim. Afallamış, aptallaşmış, serseme dönmüş durumdayım. Dini ve milli bütün yönleri geçtim; sen kalkacaksın, tam teçhizatlı askerlere silahsız direnen binlerce sivile ateş açacaksın, üstüne üstlük 2700'den fazlasını yaralayacaksın, hatta 60′tan fazlasını öldüreceksin? Sen, 2018 yılında böyle bir haltı gözü kara bir şekilde yiyeceksin ve dünya seni terörist olarak ilan edip ağzının payını vermeyecek?…

Bu durumda ne denir?… Sözün bittiği yer. Dünya durmuş, sanki biz etrafında dönüyoruz. Gerçekten de inanılmaz bir dünya. Ama ne dünya… 70 yıl önce benzeri senin atalarına yapılınca mazlum olan sen; devletinin kuruluşunun 70. yıl dönümünde kalk, yaşadığının benzerini bir başka mazluma yaşat… Ve üzerine ateşler yağmasın?! Dünya böyle bir durumda gereken tepkiyi göstermesin! Biz, olduğumuz yerde eli kolu bağlı oturalım… Ne dünya!

insanın içinden tufan olup üzerlerine esmek geliyor amma… Haydi bakalım. Bir başka sabaha daha uyanalım. Önümüzdeki maçlara bakmaya devam edelim
görsel
Sevginin önüne hiçbir şey geçemez sanıyordum.
Salağım ben aynen süzme salak bütün kızgınlığım nefretim kendime.
Hoslandigim kiza yeterine ilgimi belli ediyorum. O da beni tanimak istiyor gibi.

Ama ne whatsapptan yaziyorum ne de instadan ekliyorum.

Oyle bi garibim.
burda her türlü ahlaksızlığı yapıp dünya sözlükte tevbe ediyorum.
Bu Sözlükten nefret ediyorum. Ama burayı bi türlü bırakamıyorum.
o kadar çok kıza yazdım ki kendi çapımda ünlüyüm.
Mutsuzum. Aldığım her nefese lanet edecek kadar hem de.
Hiç bu kadar kırılmamıştım.
Sene 2002. Hüseyin abinin büfesinden cocostar çaldiktan sonra gidip adamin lavabosunda yemistim(dabıl günah point). O gunden itibaren o cocostar icime cok oturdu. Huseyin abi duy sesimi! Ne zaman dukkanimiza gelsen sana fazladan indirim yaptim. Coluguna cocuguna internet kafede saat ismarladim. Ama nafile. Hakkini helal et abi.!
Isin ilginci o gunden beri hic cocostar yiyemedim .
osbir bağımlılık yapıyor. tecrübeyle sabit.
bazen, önümdeki tarihi doku proje görsellerini incelerken istemsizce proje bitmiş de, sokaklarda dolaşıyormuşum gibi hayal kurduğumu fark ediyorum. hatta kulağıma sokak satıcılarının sesi geliyor...
22 yaşındayım, sakallarımı uzatıyorum. ve sanırım yakında ünlü olucam...
Sevdiğim insanlar karşısında kırılırken, içimden 'gel sarılalım' denmesini bekliyorum.
çok üstünde durmayacaksın hiçbir şeyin, çok takılmayacaksın olaylara.

insanları da fazla sallamayacaksın. olursa oluyor, olmazsa ölmüyorsun.

hayat böyle bir şey.
aşık oluyorum heralde. ve tesadüf bir şarkı buldum. her cümlesi, cümleyi bırak her kelimesi beni anlatıyor. bi tek ona attım başka da kimseyle paylaşmicam. uzun zamandır ilk defa aşık olmaya basladığım için üzülmedim. normalde aşık olacagımı hissetmek beni uzer. oysa bunun sonu bile yok * ama mutluyum. sonu yok, sonucu yok. bitişi yok. akışı bile yok. neye sürükleniyorum bilmiyorum bu sefer ama hiç pişman değilim ve bi neticesi olmayacaksa bile devam etmem gerekiyormuş gibi hissediyorum. bilmiyorum, aşırı mutluyum. acaba kafamın içinde bir yerlerde şu an anlayamadığım bi duygu mu var. umut olabilir. eğer umutsa sıçtım. o olmamalı. umut dışında her şey olur. eğer fark etmeden umutlanıyorsam fena yıkılırım.