sözlük yazarlarının itirafları

sözlük kaç zamandır 5-6 aydır ot içmeye ara vermiştim yakınlarda bir torbacı ile tanışınca yine başladı herşey 2 haftadır sürekli içiyorum yine klasik sürekli kafam billur gibi. fack.

Önümüzdeki haftasonunu iple çektiğim gerçeği.

işsiz gezdiğim zamanlar kulağında müzik sürekli yürüyüş yapardım.

Yıllık izinde kaldığım yerden devam etmek için sabırsızım.

işim iyi, keyfim guzel ama sen yoksun. belkide olmaman en dogrusu. iyiki de yoksun. olma zaten. ama sana aldigim çiçeği ne yaptin. en son evinin baş köşesinde oldugu soyledin. hala orda mi?iste bu merak beni sana cekiyor.
artik sayende eve de erken geliyorum.yarim biraktigim kitaplari okuyorum. ihtiyacim olmadigi halde eve internet baglatip evren,kainat, kök hücre gibi belgeseller izleyip eski fransiz sarkicilari keşfediyorum.
sen bu soguk havalarda nasil gidiyorsun isine. usuyor mu ellerin,yuzun.
ama iyi oldu ikimiz icin. evet bizim arkadas kalmamiz en dogrusuydu. arkadasim benim. sevgili arkadasim. oncesinde sadece sevgili olan arkadasim.

Eskiden burada ilk entry yazmak için uğraşırdı herkes, şimdi de sözlük kızlarının-erkeklerinin fotoğrafına koşuyorlar 00.00'da.

içim zehir dolu.

Şuraya bir yakışıklı bırakalım da belki lazım olur.
görsel

hayatım boyunca hep depresif takılıp ilgi çekmeye çalışan insan olmaktan kaçındım sıkıntılarım üzerine konuşmayı sevmediğim için hep zoraki gülümsedim, insanların beni idare etmesine, keyfimi yerine getirmeye çalışmasına izin vermedim, "problemli kişi" olarak anılmak istemem ve hep sıkıntılarımı olabildiğince çabuk atlatmışımdır. ilk defa insanların gözündeki yerimi ve bana karşı düşüncelerini umursamayacak kadar canım sıkkın ve sabah kalktıktan gece yatana kadar herkesin beni keyiflendirmeye çalışmasına izin vermek istemiyorum, çünkü yük olmaktan korkmuyorum ama şimdi de bu düşünceler bir türlü geçmek bilmiyor, neyse iyi geceler...

ben küçükken mcdonald's ın bardak dondurmasının içine kabuk tarçına benzer, yenilebilir güzel bi çubuk koyarlardı. ama neydi neyin nesiydi çocuk aklımla bilemiyorum şimdi. kime sorsam "hatırlamıyorum, bilmiyorum" gibi cevaplar alıyorum. ulan bunu bi tek ben mi biliyorum? "hugonun mnakoyim" gibi efsane mi bu da? kafayı yicem. canım da ondan çekiyor bu arada.

Bana gelmeyecektin, yapacak hiçbir şeyim yoktu, sabahlara kadar düşündüm. Düşünmek kadar kafa yapan hiçbir şey yok. Bir senaryo yazdım, ikimizde oynuyoruz ben çok gerçekçiyim rolümde senin ise oyundan haberin yok.

10. sınıfta ailem ankara'daydı. haliyıe evde tektim. okula gitmeme kararı aldım. müdür yardımcısı aradı beni neden gelmiyorsun diye. baktım dışarıda kar yağıyor hocam paltom yok dedim. annemler 1 haftaya alacaklarını söylediler falan dedim. ailemi aramış siz ne biçim velisiniz diye. daha sonra okula gittim. okulda hocalarım soruyordu montun var mı palton var mı diye.

Psikolojik olarak yorgunum.

süheyl behzat uygur kardeşlerden it gibi korkuyorum. çocukluğumdan kalmış bir korku olduğunu düşünsem de geçen hafta cumartesi miydi pazar mı hatırlamıyorum tam olarak sabah erken kalkmıştım abisi behzat televizyonda magazinciler soruyordu film proje falan var mı diye kendimi dua ederken buldum inşallah kardeşiyle beraber bir proje düşünceleri yoktur diye. hemen kanalı değiştirip animal tv açtım korkudan gün içinde de birçok kez aklıma geldiler.

yani yaş 30 u geçti geçiyor ama it gibi korkuyorum bunlardan. hele kardeşi üstünde sarı ceket puantiyeli renkli renkli ay ananı s.keyim be kaç kere rüyama girdi geçen haftadan beri. bilinç altı olmuş olabilir.

galiba ufakken korkuttular çok bunlarla beni bak yaramazlık yaparsan seni süheylle behzata veririm diye falan olabilir a.ına koyiyim.

sözlük zaman geçmiyor ki kafam yükselmesin bu dalga çok güzel be adamım.

Ise gitmeyi sevmiyorum lan cidden. Keske biranonce kendi isimi acicak mesleki tecrubeye erisebilsem.

Arkadaş ortamında 'şizofren' ya da 'katil' olarak çağırıyorlar.

gelmiş aşığım seviyorum ölüyorum diye yazıyorsun sağa sola, yanında ellerinin bile tir tir titriyor garip hissediyorsun. Saçları gözleri geliyor aklına oturup iki şiir yazıyorsun ve bunlardan kimsenin haberi olmuyor. haberleşiyorsun sözleşiyorsun o kişiyle, aynanın karşısından ayrılmıyorsun acaba iyi görünüyor muyum acaba beni beğenir mi diye, bin bir hevesle çıkıyorsun evden. ve sonucun yine hüsran, sikerler hocam böyle işi. ulan diyorsun kendi kendine; bilge kagan aşk sevgi senin neyine de bunların peşinden koşuyorsun aq.

intihar etmek başlığına geçen sene kaydettiğim taslaklara baktım bugün.

Bu kadar.

Bundan yaklaşık bir saat önce saçımı yaktım. Neredeyse tüm ev yanık kokuyor. Birileri itfaiye çağırmadan sabah olması tek dileğim şu an için.

Peki nasıl yaktım saçımı sizce? inanmayacaksınız ama bebekler için kullanılan minik saç kurutma makinalarından biriyle yaktım. Ve bunu yalnızca saçlarım kıvırcık olsun diye yaptım. Bu tür şeylerden anlayan bir arkadaşım 'zor bir işi başarmışsın. tebrikler' dedi. Kendisi kuaförlerde bulunan fön makinelerinden biriyle yaktığımı sanıyor.

Yanmalarına rağmen kendilerinde hâlâ en ufak kıvrılma yok. Oysa ki yanan saçın kırılıp kıvrılması gerekirdi. Yanıkken bile düz olmayı başaran saçlarım var.

üniversitenin ilk senesiydi, makarna bile alırken iki kere düşündüğüm zamanlar.. kuruşu kuruşuna hesap yapmak yani. deli gibi iş arıyoruz ama garsonlukta yapmak istemiyoruz tabi itibarımız zedelenmesin diye fakiriz ama gururluyuz o zamanlar neyse. iş ilanlarına bakarken yalova'da yeni bir otel açılmış onun tanıtımını yapacak elemanlar aranıyor. ücreti iyi, prim falan da var dehşet hoşumuza gitti tabi hemen atladık bursadan servisler kalkıyordu yalovaya atladığımız gibi gittik . oteli gezdirdiler, yedirdiler içirdiler sağolsunlar biz mest tabii. amma velakin hafta sonu burada kalacaksınız dediler onu geçtik çalışanlar da bir yavşak ki sormayın gitsin. biz burada yapamayız bizi yerler dağın başında bir tane otel zaten dedik yok dönelim geri .bindik otobüse geri döneceğiz içinde de bir çocuk o da umduğunu bulamayanlardan. biz kendi çapımızda biraz hüzünlü birazda gör götüm yolları olmuşcasına geyik çevirirken çocukta muhabbetimize dahil oldu haliyle. neyse öyle böyle konuşurken madem çok ihtiyacınız var ben size günlük iş bulabilirim diye bir laf attı ortaya. bursanın bir ilçesinde avm de günlük 50 tl ye yılbaşı süsü olduk. bütün bir gün o dehşet kostümün içinde yere düşmemek için kıçımızı yırttık ve ne için makarna değil de kıymalı makarna yemek için.. burdan o avmnin sahibine sesleniyorum allah da sizi yılbaşı süsü yapsın. bir daha değil o avm ye gitmek ilçesinde bile bulunmadım.

Üniversite ortamındaki arkadaşlık güzel gerçekten .

Artık hiçbir seyden tat almıyorum. Okuldan arkadaslarimdan sıkıldım.
Okulu falan bırakıp gidesim var cidden ama bırakıp gitsem ne yapicam. Öylesine hayattan sıkkın ve bıkkınım.

kahve falına 30 tl veren kız arkadaşım var. allahım bu kadınlara ne içiriyorsan aynısından bana da ver nolur..

Uçakları nedeyim
Gökkuşağı gönder bana
Senin olsun süngülerin
Gül dikeni yeter bana...

ne güzel sözlermiş.

Bu sabah sey dedi
"Ya mesela ne olsa mutlu olursun? " diye sordu. Gozlerinin icine bakmamak icin halidaki desenleri falan inceledim vakit kazanmak icin "ıııı şeyy" falan da dedim ama olmadi.

"Sen" diyemedim. Ama demek istemedim. Cunku biliyomki o hic olmicak. Uzuldugum sey onun hic olmicak olmasi mi yoksa hic olmiycak olmasini bu kadar kabullenmem mi bilemedim.

Soruyu sorarken aramizda bi metre ya vardi ya yoktu. Aslinda o kadar yakinken bi o kadarda uzakti yani evet dokunsam elim ona deger ama degdini hissedemem deler gecer gibiydi.
Beden ve ruh aslinda ic ice gozukur ama tamamen farkli yerlerdeler. Her sey bi bedene bakmakla basliyo ruhuna dokunmakla bitiyo. Belki de dokunamadan bitiyo. Aslinda bu sevgiyle gel zaman git zaman arkadas oldum. Bana bi insani ne kadar sevebilcegimi hatirlatiyo.
Tek yanilgim kendimi alev gibi gormemdi sanirim. Evet yaniyorum ama uzanip yakamiyorum tipki bi mum gibi. Iste ben yakarim sandim.

Artik eskisi gibi saplanti degil yani nerde ne bok yiyo kimlerle Arkadas gercekten aklima bile gelmiyo. hatta belki sevgilisi olsa tanisip konusmak isterim.

Yazmak istedim cunku onceden beni okuyanlar bilir her gun sadece onun hakkinda yazardim 2 yillik sure icinde.

Sorarken cevabini bildigi icin soylemedim. Biliyosun. Cevabin sen oldugunu cok iyi biliyosun.
Cevap en basindan beri sendin.

Amaan neymis sevgilisiyle tanismak istermismisim djdkdndkkddn. Ayyyyyy kiiizzzzzz sacini basini yolarim onun ne taniscam amk.

Neyse. Sonuc olarak sevdigim biri yok dusundugum biride yok. Hayat cok sikici yea.

Ha sey bi de keske yilbasinda beraber olsaydik. Ama boyle bi dilek hakkim olsa falan butun gece sarilip oturmayi dilerdim yani yilbasi hediyesi sarilmak super degil mi? Daha iyi hediye mi olur.