sözlük yazarlarının itirafları

La sozluk ete kemiğe bürünmüş olmanı çok isterdim biliyor musun. Çünkü bazen öyle bir halde oluyorum ki hiç bişey anlamıyorum kendimden.Ben böyle anlarimda sana koşuyorum.iste keşke insan olsaydın da sozluk çay koy geliyorum deseydim ve yine beni hiç konuşmadan dinleseydin. off be sozluk..

sosyal medyada herhangi biriyle konuşurken gülücük yollarsam gerçekte de gülüyorum. gerçekten gülmezsem insanlara yalan söylemiş gibi hissediyorum...

9.sınıfta bir kız vardı hafif yollu, eteğini ne belinden katlar yükseltirdi. Bol geldiği için de kemer takardı. iddia üzerine ben bu kıza çıkma teklifi ettim, kabul etmedi. Beden dersinde çantasından kemerini çalıp çöpe atmıştım evet, çocuktum; affetsin.

Bu mevsimde kurbağa mı öter, nasıl oluyor yani havalar mı ısındı artık. Her yer kermit kaynıyor.

Televizyonda insanlar nasıl izlenecek bir şeyler buluyor anlamıyorum. Özellikle de sabahları. Tuhaf tuhaf programlar, diziler... geçirilen zamana yazık gerçekten.

Yayalar icin kirmizi yaniyor. Turbanli bir kevaşe yuruyor. Dunya sikinde degil. Siz de onu siklemeyince ezseydin bari diye soyleniyor. Isteseydim ezerdim de amina kodugumun karisi. Seni ezsem iki en fazla iki avukatlik basim agirir ananin rahmine kadsr nermi bosaltsam en fazla baskasi yatar sen hala neyin kafasindasim kafasindaki caputu siktigimin orospusu. Soylen kac hemen. Muhafazakar semtlerin de amina koyayim. Ulkuculerden de solculardan da farkilerden de akpliler den de turbanlilardan da tanrisi olanlardan da nefret ediyorum. Suriyeli gocmenlerden esofman altiyla dolasan bonzai kafali bir sıkımlık cami olan yalaka varos cocuklarindan da nefret ediyorum. Kendini asilzade zanneden sonradan azicik gorme koylu karilarindan da nefret ediyorum. Giyinmeyi bilemeyen teshircilikle seksi olamaya calisan fahiselerden de abartili giyineyim derken kurkcu dukkanini soymuş gibi olan asuftelerden de nefret ediyorum. Toplu tasimanin kokmasindan taksicilerin suratindan arabayla ciktigin yolda yasanan park sorunundan da nefret ediyorum. Hepiniz geberin.

Bazen gerçekten gerizekalı oluyorum.

Şarkıların öznelerini değiştirmeyi seviyorum. Mesela
sen bal arisi gibiydin benden once , bak pervanelere dondun beni gorunce.
Yana yana kül olsan her an yine de benden ayrilaman , bin yıl yaşasan yine bana doyamannnn.

Önce kırıp, parçalayıp sonradan verdiğim değerin farkına varıp neden aradan bir gün geçmeden bile gelip, affet beni diye derler bilmiyorum. Hayır sen düzgün durduğun sürece ben zaten sonuna kadar bu konu da özen gösteriririm ama sen kaybetme derdindeysen zaten kendi sorunundur.

Bu kadar değer veriyorsan daha saatler geçmeden affet beni diyorsan, bunu yapma. Böylesine önemsiyordun ne demeye parçaladın derler insana.

geçen yıl üç yıldır süren ilişkim vardı bir gavatla. bizim gavat üçüncü yılımızda doğum gününde beni aldatıyor kadiköy'ün bir ... neyse hatunla. hatunu bir yerden gözüm ısırıyor falan derken bizim gavatla gittiğimiz kadiköy'de ki mekanlarda gördüğüm geldi aklıma(hatun hafızası işte) kafamda senaryoyu yazdım tabi ben instagramdan araştırıyorum falan ortak arkadaşımızın(ki sürüsüne berekettir) hatunla fotoğrafları gördüm haziran gibi birlikte tatile gitmişler sonra da bilgisayarını parçalarken sevişirken çekildikleri fotoğrafları buluyorum.bak ya duramıyorum ama sen üç yılını ver köpekliğe gel. gavatın ev anahtarı var bende gittim eve o pis leş tuvaletine sokup çıkardım diş fırçasını, odasına gittim o imzalı galatasaray formasını bir güzel kestim katladım, oyunları kaldırsın diye yeni aldığı bilgisayarını balkondan aşağı atıp gidip alıp masasına koydum. duvalarına ne kadar ahlaksız olduğunu yazdım vs tabi benim sinirimin dinmesine yardımcı değil. 1 hafta sonra üçüncü yılımızı kutlayacağız keşke bekleseydim falan derken bu gavat haftaya uludağ'a tatile gidecek diye bana sürpriz yapmış arkadaşlarımız falan bende baya büyük parti vermiş bu hatunu da getirmiş ben tabi sinir küpü ilk gavatı sonra hatunu yanıma çağırıp ilk kafalarını tokuşturup sonra fotoğraflarını bilgisayarıman açıp arkadaşlara teşhir ettim. sonra da bu ikisini öylece kapı dışarı ettim eşyalarını da arkadaşlar balkondan aşağı ama o diş fırçasını yılda bir değişmeye devam etsin tabi..

Lise birinci sınıfta falaniz. yaş onbeş falan. en yakın arkadaşım hasan var. Neyse balık besliyoruz o dönemde Akvaryumda. akvaryuma motor almak istedi gittik yeni bir pet shop açılmıştı ordan aldık onbeş tl ye. Neyse ertesi gün çarşıda aynısını yedi tl ye gördük. Hasan gitti söktü motoru götürdü geri abi çarşıda aynısı yedi tl al bunu geri dedi. adam takmadi bizi tabi yolladı geri. Neyse evlere gittik. nerden öğrendiyse adamın dükkanda olmadığı zamanı öğrenmiş. o yokken çocuğu bakıyor dükkana. çocukta oniki yaşında falan daha küçük. Çağırdı beni dedi bu adam bizim paramizi vermedi bizde ondan bitki çalcaz. dükkanda kapının önünde görmüş çok değerli afrikadan gelme bilmem ne ağacı kökü bitki varmış onu çalmak istiyor. Hayır dedim olmaz dedim ikna edemedi beni. o zaman yanımda gel sadece dur dedi. çıktık dışarı. Mahallede bi bebe var yedi yaşında falan ama firlamanin teki. ona üç beş bozuk para verdi ikna etti. gittik dükkana saçma sorularla oyaliyor çocuğu derken bizim firlama kasla göz arasında almış bitkiyi. eve gittik kapı çaldı baktık getirmiş. verdi bitkiyi. Bu da böyle bir anımdır işte.

Birine gerçekten değer vermek o sikik egonu işin içine sokmadan,onu ve onun isteklerini düşünmekle oluyor.Bunu size öğretmediler tabi.

30 yaşını geçtiğimden beri ulan evlenemeyecek miyim diye korkuyorum.

Okulu bıraktım.
Durduk yere hem de. Aslında durduk yere değil. ikinci donem yeni bi Universitede okumaya devam .Tabi bu arada bütün düzenimin de içine ettim. Galiba arkamdan dengesiz filan diyolarmıs.Umursamıyorum.

sevdiğim bir şarkıyı ard arda defalarca dinlediğim oluyor. ilk başta sözlerine dikkat ederek dinliyorum, sonrasında herhangi bir melodi gibi oluyor, defalarca dinledikçe anlamını yitiriyor, onu fark ediyorum. bakıyorum, arka planda çalmaya devam ediyor ama...sonraki günlerde de hiç dinlemiyorum. her güzel şeyi çabucak tüketmeye alışmışız. ne kötü halbuki...

Kahve ve çikolata'nın ayrılmaz ikili olduğu bir gerçeği var.

ecem hotoğlu'nu tanımıyorum.

dün gece cam küremde gördüm ve bugün büyük bir deprem olacak gibi bir his var içimde. umarım yanılırım. evet.

ne kadar fenerbahçeli olsam da amedspor fenerbahçe'yi eleyecek. inanmış takım karşısında durmak zor arkadaşlar. evet.

Yemek yerken çıplak ayak görürsem ya kusarım ya yemeği bırakırım.

ecem hotoğlu'nu tanımıyorum.

Bitirelim dedim. Pismanim. Keske donup benimle ilgilense. Butun bir omur

Bu hayattan nefret ediyorum. Yaşamaktanda.

yüzünü sadece fotoğraflarda gördüğüm birine aşığım hem de 3 yıldır!.

biz mi çok seviyoruz sözlük? çok mu çok seviyoruz? ehehehe. net.