bugün

% 13 ün verdiği mutluluk tarif edilemez.
5 gün işe gitmeyecek olmama sevinirken ben bitmişim haberim yok.
dertleşecek insan var mıdır yaa.. çok dertliyim be sözlük bu ara cidden çok dertliyim.
sözlüktekiler çok cahil bilimsel yazı vs ye önem vermiyor hap bacak arasını düşünüyorlar.
Ölümsüzlük şifresi yazıp ülkenin %40+12 sini öldürmek istiyorum.
Biri tutsun getirsin şunu yanıma. içim sıkıldı lan.
Alıp karşıma yeter ulan bir kendine gel diye sarsmak istiyorum. Sonra o ciddiyeti bozacak bir salaklık olur gülmeye başlarız falan.
seçimin şerefine hdpli sevgilime kusturmalı boşnak saksosu çektirdim.

edit: kusmadı çünkü midesi herşeyi kaldırabiliyor bebek katillerine oy vermek gibi mesela.
Kader adındaki sevgilimden ayrıldım. Şimdi bu bana kaderin bir cilvesi mi diye soracağım lakin bile isteye ayrıldım ama işte insan üzülüyor bir yerde. Sonra döndüm ve dedim ki: "it's my destiny * "
30 günlük çaylaklık cezası aldıktan sonra bugün tekrar döndüm lakin içimde hiç yazma isteği falan yok. ulan ceza sebebi de o kadar komik ki neymiş efendim karının biri ile polemiğe girmişim. arkadaş burda tartışmayacaksam düşüncelerimi özgürce ifade edemeyeceksem sokarım böyle sözlüğe. ha zall iki çift lafta sana hazırladım. gün olur devran döner unutma sakın bunları. yapılan iyilikler kötülükler asla unutulmaz.

not: karı dediğime bakmayın ne idüğü belirsiz biri o.
boşuna iş yerinden izin almışım.
Sevmediğim insanları toplum içinde itin götüne sokmayı çok seviyorum.
kime düşkün, bağlı ve sevdiğimi söyleyip, hayatlarının daima güzel geçmesi için çabalasam da ve o kadar deli gibi aşk da yaşasam ve daha önce defalarca aynı kişi tarafından terkedilsemde yine aldanıyor yine kalbimi açıyorum ve sonrasında yine hüsran.. istediğiniz kişi taa bağdatta yaşasın yine de sadece onu istiyormuşsunuz. geri kalan herkese yolu verme pahasına yine acı çekme pahasına. yarın öbür gün yine dönse yine aldanır yine her gününü doyasıya mutlu etmek isterim ama bu imtihanlar sertmiş ve ben uzun zaman sonra kaç kişiyle birlikte olma durumum varken istememiş,sonra karşıma çıkınca ona güvenip inanıp en mahrem en özel kalması gereken bilgilerimi ona vererek beni bu kadar yakından tanımasını istemiştim. neyse, aldanmalarım bitmiyor bu gönül işlerinde arkadaşlar.. ramazan ayından sonra yazar mıyım, inanın hiç bilmiyorum, hayde Allaha emanet..
Her şeyin tükendiğini sandığın bir zaman; Gaipten çıkıp gelen bir haberin insanı bulutların üzerine çıkarıyor olması, beni hayli sevindirdi. Ben hızır aleyhisselamı geçen yaz bırakmıştım. Sanırım o da beni bırakmıştı. Bu zamana kadar hiç görüşmedik, görünmedi bana.. Bir zaman sonra gece vakti hayli merak ettiğim soruların cevabını bana açıkladı.. Bu gece uzun zamandan beri tatmadığım bir hissin tadı damaklarımda kaldı.. Mutlu oldum sevindim ilk defa..Sanki yıllar sonra özgürlüğe kavuşmuş bir mahkumun teslimiyetini yaşadım.. Rüzgara, ağaçlara, teslim oldum.. Neler yaşıyorum, neler düşünüyorum buraya yazmak buraya açıklamak zor.. Hayat şu karanlık pencereden içeri gir ve kara kaplı bir roman ol!
insanlar siyaseti kin gütmek, düşman edinmek için yapıyor sanki, ruhumuz kirlenmiş, nefret eder olmuşuz kapı komşumuzdan, nokta kıvılcım görelim kafi.

Düşünsene ne hoş olurdu, iyilik yapma hedeflerimiz olsa kendimizi mutlu etmek için değil, karşımızdakini, hoşnut kılmak için hedefler koysak.

Herşeye dair hedefimiz var, iyilik yapma hedefimiz yok.

Köşe minderi gibi yaşayanların yanında, en çok korktukları şey bizatihi kendileriyle baş başa kalmak olan insanlar var,

Şiire romana kitaba ihtiyaç duyuyoruz artık iyiyi görebilmek, tadabilmek için.
Vakit devirmek için yaşıyor insanlar, günün ilk kızıllığı yok, yeni güne dair duygular, günce, hissiyat yok.

Sahi,

“sizde fazla mavi var mı,
fazla bir gökyüzü,
fazla bir cumartesi,
fazla bir gülüş,
sizde fazla bir hayat var mı?”
-ömür boyu kendimi çözmeye çalıştım. "ben neyim" sorusunu ergenlerin hayatta yerini bulma çabasına bağlayanlara göre ben 10 yıldır ergenim.

-kavgadan hep kaçtım. kimi zaman korkak kimi zaman aşırı barışçıl sandılar bu yüzden. ama asıl sebep karşımdakinin suratına yumruk atamamam. o anda kendimi onun yerine koyup vuramıyorum.

-her zaman mükemmelliğe şartlanmış bir insan oldum ama değilim. yazım çirkin, odam dağınık, saçım karışık, notlarım berbat.

-bir kızın beni terketme ihtimalini düşünmeye bile katlanamıyorum. arkadaşlarımı bile hep kendim bırakıyorum, vakti gelenle yolumu ayırıyorum.

-hiç kimseyle küsmem. hani herkesle iyi anlaşan andavallar olur ya heh onlardan biri benim. aslında olayım şu, ya konuşmaya devam ederim ya da tümüyle silerim ona nötr gibi davranırım. küsmek çocuk işi.

- ve son olarak; korku filmlerine karşı tek silahım battaniyem, evet o olmadan izleyemiyorum.
geceleri iç çamaşırla uyuyamiyorum. Uyku sorunum var ve sürekli çişim geliyor
Bazi insanlarla karsilastikca, allaha şükür bir duruşum, itibarim var diyorum. Bunlara beyin bedava.hah.
Rakı içmemiz gereken konular var.
Benim morali sıfır sıfır sıfır sıfır.
(bkz: hayy canım benim sene var ya sene orda yerim yerim)
ilk defa erken seçim olursa oy kullanacağım sözlük.sırf teröristler meclise girmesin diye.. kötü hissediyorum sözlük.
Bugun beni yine masaya oturttular .bak cok üzüldüğünü biliyoruz .o da aramis yine berbatmis .ikiniz de severken bir kere daha konusmak ister misin?dediler. Hayir dedim ya neyini dinlicem.ne kadar ozveriliyiz hala. Ama merhametten maraz dogar. Kalitesiz adamin teki .ben onu eledim astim. Notunu da verdim . iki guzel aniya ozlem duyup ne gelecegimi yakarim ne kendime bu saygisizligi yaparim.
Doktor doktor insanlar hiç bilmiyor
doktor doktor insanlar hiç duymuyor
Doktor doktor insanlar hissetmiyor
doktor doktor kimse beni sevmiyor.
Yürüyüş seviyorum tabii ki muzik ile ve sarki soyleyerek vee gizli gizli dansederek.
Mutluysam dans ederim. Ya da dans ediosam mutluyum demektir evet daha dogru . seviyorumm