bugün

korkuyorum, masalların sonu yok.
yalnızlığın kıyısında kaybolmaktan korkuyorum, masalların sonu yok.
nasıl oy kullanmam gerektiğini bilmiyorum sözlük. referandumda da şehir dışındaydım kullanamadım. mühürmü bascaz nolcak? hıı birde parmağa boya sürcekler mi acaba yaa? neyse yaşayıp görücez artık.
itiraf ediyorum kendini beğenmiş, ukala ve şımarığın tekiyim.. Kendime neden bu kadar güvendiğimi de hiçbir zaman düşünmedim. düşünürsem bulamam diye sanırım.
lise ikinci sınıftayız. bir kız arkadaşın çantası nuri alço'nun müziğini zil sesi yaptığımız telefonu(mu) koyduk ve çaldırdık. o sene sınıfımıza yeni bir kız gelmişti. ilk defa böyle bir şeyle karşılaşmış herhalde. gelip bana bunu bi kıza nasıl yaptınız dedi. bende biz hep yapıyoruz gayette zevkli oluyor dedim. sonra kız küfür edip gitti. bende arkasında sövdüm falan. meğersem kızın bahsettiği olay 9.sınıfta arkadaşın teki kızın etek altını çekmişti. diğer kızlarda bunu yeni gelen kıza anlatmış. kızda benim yaptığını sanmış. şimdi 9.sınıftaki olayı düşünüp baştan yazarsam "bi kıza bunu nasıl yaptınız?(terbiyesiz ahlaksız herif gidip kızın altını çekmiş) -biz hep yapıyoruz gayette zevkli oluyo(nuri alço yani, lisedeki en büyük geyiklerden biridir) -Allah belanızı versin.
çocukken benden başka birinin daha küvete işediğini farkettiğim gün yıkılmıştım..*
insanları ilk etapta yanlış değerlendirmeye biraz meyilliyimdir. iyiyi kötü, kötüyü de iyi sanırım bazen. bünyede biraz saflık (bkz: enayilik) var çünkü.

misal, şu an survivor'da yarışıyor olsaydım, kesin yanlışlıkla nihat doğan'ın grubunda yer alır, sonradan ne bok yediğimi anlardım ama iş işten geçmiş olurdu.
babam acayip bi insan.
karma değerimin sabit kalmasından çok rahatsızım sözlük. bu ne ya, bende istanbul menkul kıymetler borsası gibi inişli çıkışlı bol heyecanlı karma değeri istiyorum..
anlamsızlıklara anlam yüklemek için ne çok çaba sarfetmişim...
bu satırları çıplak yazıyorum.
bir saat önce telefonum ısrarlı bir şekilde çalıyordu.neyse efenim baktım yakın bir arkadaş arıyor.açtım telefonu bir garip sesler falan sonra anladım ki bildiğin osuruk sesi geliyor.düşünüyorum acaba diyorum kız tuvalette falan yanlışlıkla beni mi aramış.yok o da değil.arkadan kıkırdama sesleri falan.neyse sonra cevap verdi.meğerse yanında bir arkadaş daha varmış.bunlar böyle şaka yapmışlar bana(!)neyse ben de nezaketen güldüm artık.sonra kız demesin mi:"ay buklecim az önce aynısını aşkitoma da yaptık.bi güldük bi güldük falan."şimdi düşünüyorum da ne kadar ince mizaha sahip arkadaşlarım var.vay anasını!
not:şimdi kendime soruyorum:"bu itiraf mıydı?"orasını ben de bilmiyorum işte.tek bildiğim bunu bir şekilde anlatıp rahatlamak.tek uygun başlıkta buydu, ben de yazdım.*
boyahanede havaya uçuşan gaz (sedef beyaz, metalik gri karışımları, tiner vs )bilal ustamın beynine iyice girmiş olsa gerek ayın son günü olması münasebetiyle faturalar, stoklar vs uğraşıyorum bir saat önce bilal ustam yanıma geldi ve az önce terketti beni. geldiği andan itibaren hiç susmadı ama ben bir cümlesini dahi hatırlamıyorum.
benim kendini 26 yildir 84 dogumlu sanan bi abim var. askfjgaskg kafasi mi iyi bilmiyorum.

simdi bi bebeklik fotografi gormus albumlerden birinde, cok kucukken gormus tabi (kendisi saniyor). fotografin arkasinda tarih 84 diye iste. ben 84luyum diye geziyor yavrum. 2-3 gun once fotograflara bakarken anneme gosterdi o fotografi, annem de "bu sen degilsin ki oglum aksjdfksg (o da random gulus yapiyor)" diyince kisa sureli bir sok tabi. neyse sonra gitti futbol menajerligi oyunu (adi ne bunun) oynadi da kendine geldi.

iste yani oyle. canim abim seni cok seviyorum.

bi de bugun benim dogum gunum. kendimi opeyim
hayat felsefem 'neden hiç mavi meyve olmadığı' üzerine kurulu..kafamın içinde ironik zonglamada tribalikle$iorm bazen. iç dünyamı daha çok merak edenler için bi önerim var bence bi bakmalısınız ama bundan emin deilm çünkü bilirsin i$te hiç bi zaman tam olarak emin olamazsın..

http://www.facebook.com/p...nglamalar/219065934783958
ya bi kız var çok ta tatlı gitsem konuşsam açılsammı bilemedim sözlük. yani bilmiyorum bu bir itirafmı da onuda bilemedim. bu konularda çok mal biriym lan ben valla bak . amk face den falan eklesem çok ergence bir hareket olur. o ortamda da nasıl açılcamki fena bi durum bilmiyorum napacam sözlük.
taze fasülye yapmak için fasülyeleri ayıklamaya üşenen biriyim ben sözlük:)
sağlığa zararlı bir insan olduğuma karar verdim. dün servisteki bütün kızlarla bugünde en yakın arkadaşımla onların avukatlığını yaptığı için kavga ettim. herkes benden nefret ediyor. zerre umrumda değil az öncede bir arkadaşım değişebilirsin filan dedi. kimse için değişmem dedim benim karakterim bu. kimseyi sevmek zorunda değilim kimse değilken insanların sürekli rol yapıp fırsat buldukça menfaatlerine kurnazlık yapmasından nefret ederim. beyinsiz insanların safça kurnazlıklarına, yalakalıklarına dayanamıyorum işte. hakkımıda savunurum arkadaş sonuna kadar. gerekirse de döverim yani yapmadığım şey değil iyi insan olmak gibi bir sorunum yok genelde iyi davranmaya çalışıyorum herkese iyi niyet gördükçe. genel olarak bencilim ve hep bencil kalacağım bunu seviyorum. kimseye üzülmüyorum şu toplumsal olaylar filan hiç enterese etmiyor banane ya. ailemden gayri tüm dünya şeyimden aşşağkasımpaşa.
az önce söylediğim bi yalanı itiraf edeyim: msn de bi arkadaşla sohbet ediyorduk, "benim spora gitme vaktim geldi" dedim, msn den çıktım ama hala netteyim. zaten rahatsızım bugun, hiç spora gidecek de halim yok.
sözlüğe girişte hani şu nickini yazdığın yerin yanında kedi resmi gördüm, öyle böcül böcül bakıyorduki çok gülesim geldi, yaklaşık 2 dakika şifreyi girmeyip ona baktım. itiraf bu değil tabi. itiraf ne?

ÇOK CANIM sıkılıyor, evet yalnızlıktan kafayı sıyırcam galiba.
zor be sözlük. çok zor...
bugün kendimi ilk kez inek gibi hissettim sözlük. inek derken, çok çalışan manasında...

öğretmenim beni okula çağırdı test çözmek, biraz konulara çalışmak için. malum sınav da yaklaştı. ben de kaptım çantamı, vardım hocamın yanına. onda zaten kitap varmış, ondan çalışmaya başladık. e artık senenin sonu geldi, herkes bahçede. biz de bahçeye indik, banklardan birine kurulup ders çalışmaya başladık.

bi' baktım, okulun son günlerini en iyi şekilde değerlendirmek için okula gelen arkadaşlarım okulun halısahasına inmiş, futbol oynuyorlar. benim içim gitmez mi, gider... onlar orada top peşinde koşuyor, ben burda test çözüyorum. sonra dokuz-on yaşlarında çocuklar, oturduğumuz bankın önünde maç yapmaya başladılar. top arada bir bankın altına kaçıyordu. ben de topu tekrar onlara gönderiyordum.

bir de çok şanssızım be sözlük. üçüncü kattaki hoca basketbol topunu aşağı, çocuklara attı. top geldi kafama gümledi. geçen de aynısı olmuştu. o sefer başka bi' hoca atmıştı ve yine top kafama gelmişti.
dün akşam kardeşim bir ayakkabı firmasının web sitesine bakarken annem geldi odaya ve o da bakmaya koyuldu.sonra saat 00.00 olunca annemde "onlarda yattılar herhalde uyudular bu saatte" dedi sözlük. şaka yapmıştı ama gülmekten karnıma kramp girdi yeminle. sen de öyle gece yatmaya gidiyormusun sözlük *
faşizan chplilerin empati yapabilme kabiliyetlerini geliştirmek için chpye oy verenler oros.... diye başlık açmak istiyorum ama bununda bi işe yaramayacağını bildiğim için yapmıyorum bunu sözlük.
çok iyi yalan söyleyebiliyorum.