ozellikle bilgisayar oyunlarında -ki en cok football manager - karşı tarafa - rakibe, üzülüyorsam bile bile yeniliyorum.
atari döneminde de bunu yapıyordum, yanıma sonradan rekabete giren adamı şöyle bir süzüp vicdanımın o anki refleksine kendime bırakıyordum.
kendimi garip olduğuma inandırıp tiribe giriyorum
ayakta yemek yiyorum
haftada birkez su içiyorum
seni seviyorum demekten söz vermekten haz etmiyorum
hep başıma gelebileceklerin en kötüsünü düşünüyorum
hayatımda 3 kere ağladım kimse grmedi ve kendimden utandım
babam ldüğünde ağlamadım
beni sevenlere karşı acımasızlaşıyorum kendimi ezik hissediyorum
pisikopatlaşıyorum arada
oje sürmem oje yerim
fındık farelerini seviyorum
hep bi bukelamunum olsun istedim
tarantulalara bayılıyorum
en sevdiğim örümcek karadul
bazen keşke bir hayvan olarak dünyaya gelseydim diyorum
bana gre insanlarda düşünebilen hayvanlar
düşünmesek daha iyiydi be hacı.
telefonumdan müzik dinlediğimde nerede olursam olayım kendimi kaptırıyorum... özellikle otobüslerde hiç sevmezler beni. bir ayak sürekli ritim tutar halde, ara-sıra kulaklıkta ses yükseldikçe mırıldıyorumda sanırım... *
amcalar teyzeler garip garip bakıyorlar bana, yerim lan ben sizi...
gençlerde deli zannedip pek yaklaşmıyorlar...
bir sürü akıllının(!) içerisinde deli gibi yaşamayı seviyorum *
sözlük yazarlarının yapmış olduğu diğerlerine göre daha değişik davranışlardır.
örneğin yapılacak her şeyin planlanması ve tam saatinde yapılması. olmazsa eğer sinir oluyorum. garip mi bilmem; ama takıntı. *
bende bulunmayan davranıştır.zaten bir kişi kendi davranışını nasıl garip davranış diye nitelendirebilirki. başkalarına garip geliyo olabilir,ama sana göre normalki yapıyosun.şu enteresanlık hevesini anlamadım gitti zaten.
