aşk üçgenimi anlatacağım herkes kısa kısa yazmış şimdi uzun yazınca ayıp olacak ama her neyse.. kasım ayında biri ile başladığım ilişkiye 5 gün sürdürebildim daha devam ederdim fakat sıkıldım bitirdim. ve arada denk geldiğim bir kız vardı hep konuşurduk ama ona hiç o gözle bakmamıştım kısaca hiç ona karşı sevgi yoktu. neyse onun benden hoşlandığını öğrendiğimde içimde farklı bir durum oldu ilk günler güzel kız dedim bunla olayım dedim zaman geçiririm falan. başladık yine dayanamadım 2-3 gün sonra bitirdim. sonra vazgeçtim tekrar başlayalım dedim ilkte reddetti sonra güzel mesajlar atınca tamam dedi başladık. 1 ayımız güzeldi eve geldiğimde aptal gibi hep bunun fotoğraflarına baktım. resmen fotoğraflarına baka baka aşık oldum. bir süre gitti böyle. bir olay oldu tekrar terkettim. sonra ne yapsam kabul etmedi düşünmem lazım falan filan derken başka bir kız vardı hep bakıştığım daha hiç muhabbet etmeden tanışabilir miyiz dediğimde olur dedi ve onla başladım. 13 gün o kişiyle çıktıktan sonra onu da terkettim aşık olduğum kıza tekrar döndüm. alttan alttan aşık olduğum kıza dönmeye çalışıyordum zaten kabul etti. 5 ay devam ettik. baya aşık olmuştum. 2 kez ayrılmıştık ikisinde de ben terketmiştim. ondan sonra 10 kez ayrıldık hepsinde o terketti. kısaca son ayrılığımız da dediği şu seviyoruz ama olmuyor. o günden sonra ne dersem kabul etmedi. şunu diyeyim zevk uğruna başladığım ilişki uzun süre ağzıma sıçtı hala sıçıyor diyemeyeceğim çünkü alıştım kısaca arkadaşlar hala ona karşı bir şeyler var ama acı çekmiyorum. ha birde şu var o kızdan sonra kimseyle birlikte olamadım. o yönümü kaybettim resmen olamıyorum. aşk üçgenimi dörtgenimi oldu çözemedim ama itiraf sayılır heralde.
Birkaç defa aşık oldum. Ama en sonunda farkettim ki; aşk insanın tembelliği.
Boş insan aşık olur.
Yani kafası boş olan değil, uğraşacak başka bir şeyi olmayan insan aşık olur.
Beni kendine aşık etti sonra da siktir olup gitti. Ben ondaki ego tatminini ... neyse çok sert ama aşk öyle yumuşak bir duygu değil ki. Önce gelir çok mutlu ederler sonra fitil fitil ödetirler o mutlu günleri.
bu gece sevişmek için
bir bahane bulalım,
pazartesi'yi biz salı yapalım
bizim olsun salı, salı'lar
pazartesi'den başlayan
mesaimizi uzatalım
haftaya...
bu gece bahane uyduralım
güzel gece...
ilkokul üçüncü sınıfta, sınıf öğretmenime aşıktım. asıl sınıf öğretmenimiz askere gitmişti onun yerine geçici olarak funda isimli kızıl,alımlı ve parfümü mükemmel kokan bir öğretmen derslerimize giriyordu. sınıfta en çok beni seviyordu. herkes sırasında oturarak dersi dinlerken ben tahtanın önünde funda hoca'nın kolunun altında ders dinliyordum. okul çıkışları beni eve bırakıyordu. resmen çocuğu gibi seviyordu fakat ben ona o gözle bakmıyordum. ne kadar da masum bir aşkmış. şimdi dönüp bakınca tebessüm ettiren, saf duygularımı gördüğüm anılar. keşke hep öyle kalsaydım.
vazgeçmek, herşeyden, bu kadar kolay mıdır cidden? bir kenara atmak tüm yaşanmışlıkları, yok varsaymak onca diplere dalmış sevgiyi tümden.. kabullenmek hele.. mümkün mü acaba onca sevmenin, sevişmenin, onca aşkın üzerine.. yapamıyorum.. dayanamıyorum.. ki sen de dayanamıyorsun, biliyorum.. hele de hala ölesiye aşıkken birbirine tümden.. var mı çözümü olan.. varsa berigelsin duyan, bilen..