kredi çeker, altıma arabayı alıp dünyayı gezerdim 1 ayda. gider en lüks otellerde kalır paşa paşa yaşarım. gitmek istediğim her yere gider görüp gelirim. ama en sonunda son 2 gün baba ve dede ocağını görürdüm. bir yad ederdim.
Rutin olarak devam ederim. Soğukkanlı olmayı başarabilirim sanırım.
Çocukları izlerim, lunaparka giderim, ve en sevdiğim şarkıları orada dinlerim. Belki bir gece yarısı içerim de, aşık olduğum ilk kadını ararım belki.
O da evli değilse..
Zamana bırakırım kendimi, zaman geçtikçe daha çok patates kızartması yerim. Daha çok kahve içer, daha çok düşünürüm her şeyi.
Düşündüğüm şeyler, bu güne kadar yaşadığım güzel insanlar ve kalan anılarını bir aya sığdırmaya çalışmak olurdu.
Hiç birine veda etmezdim.
Belki teselli de bulurdum, sevdiğim çok insan var. Ve ruhum zannediyorum ki, hiç birinin ölmesine hazır değil.
bulabildiğim kadar para bulup yollara düşerdim. rahmetli kemal sunal ağabeyin korkusuz korkak filminde 6 ay ömrü kalıp 7 aylık kredi çekmesi gibi çekerim krediyi ilk ödemeyi de 1 ay ötelerim anasını satayım. bu yaşıma kadar ben bankalara çalıştım bu seferlik onlar bana çalışsın ölüyoruz şunun şurasında * zaten sigorta şirketine patlar kredi onlarda bedavadan paraları götürüyorlar yıllardır bir kerecik zarar etsinler.
genelde bu soru insanlara sorulunca insanlar 2'ye ayrılır;
1-her boku yerim
2-full ibadet yaparım günahtan kaçarım
benim fikrimse kredi çekip her boku yapardım.
Yaşadığıma dair her türlü detayı yok etmeye çalışırım.
Sosyal medya hesaplarımı kapatırım. Kitaplarımı bağışlarım. Çocukluk fotoğraflarımı yakarım. En değerli varlığım kedimi güvenebileceğim birine evlatlık veririm. Kimsesizler mezarlığına isimsiz bir şekilde gömülmeyi vasiyet ederim.
Tüm bunları yaptıktan sonra kalan zamanımın büyük bir çoğunluğunu sokaklarda evsizlerle birlikte geçiririm.