sözlük yazarlarından şiirler

entry5574 galeri47 ses1
    1500.
  1. bidılların katili benim

    iki gitar bi davul bi bas
    çorba bulamayın bir tas
    ölseniz tutar mıyım yas?
    adama tik getirirsiniz siz.

    hep bi mutlu yavşak haller
    ağzınızda paralansın o gülüşler
    kafanıza düşsün kurduğunuz düşler
    adama göz seğirtirsiniz siz.

    karşıdan karşıya geçersiniz peş peşe
    giymişiniz pas parıl canti takım elbise
    sanarsın ki gidiyor ya düğüne ya işe.
    adamı yavaş yavaş delirtirsiniz siz.

    güler oynar şarkı yazarsınız.
    karılar baksın diye entel tribi yaparsınız
    akşam eve gidince küfürü basarsınız
    adamı olağan katil yaprsınız siz.

    şimdi gelecem size teker teker
    yağız ali'dir bu bildiğini söyler
    rolling stones görse, canı çeker.
    adamı küfürbaz edersiniz siz.

    lennon diye ayak yaparsın bize.
    süt hatunlar baksa gider misin elin çinlisine
    vurdularda can verdin bağır sen şilavzyu ye ye ye
    adamı tilt edersin sen.

    mutlu mesut çalarsın gitarı
    sanarsın ki yaptın manitayı
    alır elinden clapton yavşağı
    sen adamı bişey yapmazsın allahından bulmuşsun.

    arkada çalarsın iki bas kıçtırıktan
    sanırsın ki karılar öldü karizmandan
    kelli felli olmuşsun hala bi sevimli haller yalandan
    sen adamı servet düşmanı edersin.

    vurdun grupta tencereye tavaya
    sandınki görmedim yavşaklığını saklanınca arkaya
    kolların kopsun baget sallaya sallaya
    senin çok kıl bir suratın var.

    br gece ansınızn karar verip taktım tüfeği belime
    sürdüm kamuflajı aldım hançeri elime...
    yazdırdım haremden "liverpool" otobüs biletime
    vurmak için yola çıktım bu yavşakların beline.
    1 ...
  2. 1501.
  3. av işi

    kestim ümidi vazgeçtim avdan
    medet beklemem gelmeyecek yardan
    olmadı bu dükkanın geleni gideni
    artık zamanı geldi indirdik kepengi

    yaptığım şeklin kalmadı haddi hesabı
    günahını çektimde, göremedim sevabı
    dedim ki; olur bu iş hep yarın yarın
    bu işe çatlar taş, kalırmı bende karın

    uçtu fırsatlar havaya birer birer
    yağız ali'ye iş çıktı mı havaya girer
    davranır elde avucta çok varmışcasına
    av fos çıkınca suç bulur sakalına saçına

    her yeni güne bir ümitle uyandım
    feysbuklarda didindim durdum arandım
    koydum en baba, en canti resimleri
    nice hatun ekledi, kaymıştı cisimleri

    müessese battı batacak, yaptığım değil iş,
    tezgahta durmaktan kalmadı zerre işleyiş
    eş dost avuttu, dediler "yakışıklı adamsın"
    değil bu işlerin birimi tip. sen ne anlarsın?

    her yolu denedim tezgah, dümen, avcılık
    arkadaştan prim yaptık oldu adı yancılık
    kendime küskünüm artık rakiplere kolay gelsin
    kendimi resmen ekarte ettim coşun meydanlar sizin

    önce sakal, sonra saç kestim.
    demek ben nice dilberden geçtim.
    ah bu rant işi beni yedi.
    geriye ne kaldı yağız ne de ali...
    1 ...
  4. 1502.
  5. ses, yol ve uykusuz kabûs

    Damla damla büyüyen bir vahamet
    Düğümleniyor dilim ve boğazım
    Uykular delik, parça parça kasvet
    Çamura bulanmış, zehir, zıkkım ağzım

    içimi çizen bir ses, duyarım her dem
    Kesilmez, dinmez, bilinmez bir ses
    Bu sesle yırtılır hep, hayal perdem
    Kaybolur ansızın, bulduğum nefes

    Deli seller gibi akıyor beynimde fikirler
    ihtilaçlar içinde ruhum ve bedenim
    Çökmüş ümüğüme, geceden kopan eller
    Çıkmış yuvasından, kan çanağı gözlerim

    Ateş gölgeli bir yol geliyor ufuktan
    Bir ucu gaipte, önümde bir ucu
    Yolun başında sırıtan, kör şeytan
    'Başladı' diyor 'ey fani, ebede rücû'

    fani saipsiz

    ( 7 mart 2009 05:33 istanbulutlu sancılı bir gece )
    3 ...
  6. 1503.
  7. sensiz olduğum her an
    senle geçirdiğim zamanın değerini anlıyorum
    gözüme bakmadığın her an
    gözlerime bakmanın değerini anlıyorum

    seni kaybettiğim an
    yaşamanın gereksizliğini anlıyorum
    yaşadığım her an
    sensizliğime lanet ediyorum

    gidiyorum, biliyorum üzülceksin
    bencilce, biliyorum hem de çok
    yapıcam, sonuçlarını bilsem de
    ölücem, sen istemesen de...
    2 ...
  8. 1504.
  9. geçmiş zaman...

    aşklar zordu,
    kanatmak gerekirdi tırnakları
    üzerindeki parmaklarla dokunabilmek için...

    geniş zaman...

    aşklar zor,
    kayıtsız kalmak gerekir
    bir kalbe ebedi kayıt yaptırabilmek için...
    3 ...
  10. 1505.
  11. aslı ile kerem
    aslı vermedi bir kerem
    ben boyle şansı ..kerem

    ne olmuş yani
    vermediyse aslı
    yok mu bunun kopyası
    milattan beridir var
    elizabeth çıkmazı...
    0 ...
  12. 1506.
  13. sıradan herhangi biriydi önce,
    ta ki gözlerine değince
    değişti tüm sahne..
    kendi habersiz başrolümde

    zihnimde yer yok
    başka bir fikre
    gözlerimde hayali örtülü perde
    bir de gurur var serde

    ne kadar inkara girişsemde
    her yeni görüşte yer mi ediyor ne
    kalp çarpıntıları da başladıysa
    kontrolden çıkmış akıl, fikir, denge

    silkin kendine gel
    tanımaz bilmez o seni
    nerden çıkardın ki
    git arasana dengini

    heves etme nafile
    tek derdin oldu bey'in kendi
    kaile alıyor olsa seni
    tutma kendini

    oysa görmezmisin ki
    gözleri seçmiyor seni
    aşk besleme dön geri
    yitirmemişken kendini

    platoniğe yol alıyoruz
    dur diyesim yok bu gidişe
    gönüllü koyulsamda aşk meşke
    ileri gitmiyor hikaye

    esas oğlan umursamaz hallerde
    keskin bakışlar hiç yumuşamaz mı
    sessiz çığlık kulağına çalınmaz mı
    tek bir tebessüm çok yakışacaktı

    günler günleri deviriyor
    aşk iyiden iyiye beliriyor
    donuk bakışlar değişmiyor
    umursamazlığı daha mı çekiyor

    ve en nihayet

    esas oğlan farkına varıyor
    ama mesafe kısalmıyor
    hem çok yakın hem de uzak
    hikaye istediğim gibi gitmiyor

    durup da bir bakınca
    ümit beslemek bile güç görünüyor
    içimi bu duygu neden kemiriyor
    kalp mantık bir yanda çelişiyor

    günlerden bir gün bakışlarımız kesişiyor
    ne oldu da nefesim kesiliyor
    seyrine doyamayıyorum ben onun
    git gide içime işliyor

    eldense bir şey gelmiyor
    uzaktan bakmak yetmiyor
    vazgeçmek, caymak için artık geç
    çoktan çöktü içime dert

    tek zorum onu görmek şimdi
    saat 14.00 olunca
    sözleşmiş misali
    ha geldi, ha gelecek diye

    heyecanın, sevincin tanımı
    farklı artık bende
    bir gün görememek
    bedel bin derde

    görmüyor olsa da ne değişir ki
    tek taraflı da gider bu sevgi
    belki ben değilim dengi
    hem aşk değilmi dengesizlik hali

    aylar geçti hala başrolümde kendi
    hikaye mutlu sonla bitmeyecek besbelli
    sözü edilen kafdağı varsa bir yerlerde gizli
    hayallerim kafdağının eteklerinde şimdi

    bitti dediğim yerde başlıyorsun yeniden
    bilmezsin bir bakıştan ne anlamlar çıkartıyor isteyen
    kaç atımlık umut kaldı olmayacak mı sahiden
    arkanı dönüp gidiyorsun ya farkın yok ki caniden

    karşımda olduğunda sadece sen ve ben
    dondu diğer herşey kim ne farkeder
    olur da bazen geliyoruz ya gözgöze
    günümün en güzel dakikası kuşkusuz o an işte

    görürmüyüm kendimi gözbebeklerinde
    çok diliyorum ama hala yok işte
    gülen yüzünü görmek nasıl beter bir işkence
    tarifsiz bir hale bürünüyorsun sen gülünce

    gidişlerin olmasa, gelişlerini unutturan
    bir kez de arkanda bıraktığını umursasan
    gözümün önünden an olsun ayrılmasan
    beş çayımı sana bakıp yudumlasam

    karanlık çökünce yerin bellidir
    yanından geçip gitmesi ne de zor gelir
    yalnızsın üşümüştür hem belki ellerin
    bir merhabayla tokalaşsak gerisi gelir.

    28/ocak/09
    ilham verene değil, sözlüğe hediyem olsun.
    0 ...
  14. 1507.
  15. MELEKLER DE ÖLÜR

    Bir meleğin kalbini çalmışlar mavi ormanın sisinde
    Nefreti dudaklarından akmış ellerine yüklemiş acısını
    Hayat olmayacak büyüklükte karadelikler açmış toprağa
    Yeşiller yerinde saymışlar
    Yeniden yaşama inanan kumlar dağılmışlar aldırmadan bilmeden
    Sadakat, sarı yapraklara rengini vermiş,işte ilerde bir sarı ağaç daha
    Utancı gökyüzüne mıhlamışlar kararmış dünya
    Meleğin kalbini çalmışlar,ağlamış
    Birden ormana çığlıklar bağırmış
    Damlalar düşmeye başlamış sabır taşlarının üstüne
    Zaman yıkanmış
    Acı çamura bulanmış
    Derken inanç sormaya başlamış kana bulanmış yeryüzü
    Meleğin kalbini çalmışlar anlamışki ölüm onun karanlığı
    Geceyi beklemiş,gece ölmek istemiş
    insanlar karar vermiş bu sona
    Güven, siyah örtüsünü örtmüş
    Yeminler susmuş
    Yolculuğun başında hayal kıpırdayamamış yerinden
    Kapalı tüm kapıları yalnızlığın bu sese açılmış
    Korkunun hayvanları kaçmış ormandan
    Meleğin kalbini çalmışlar
    Ölmüş.
    1 ...
  16. 1508.
  17. NEDENDiR SORMA......
    Nedendir sorma şimdilerde resmine bakınca gözlerimin doluşunu..
    Nedendir sorma seni aramayı düşündüğüm anlarda elimin telefona gitmeyişlerini..
    Nedendir sorma senden vazgeçişimi..
    Nedendir sorma seni böyle bırakışımı..
    Nedendir sorma seninle yaşananları aklımdan çıkartmayı başaramıyor olmamı..
    Nedendir sorma bunları yazmamdaki amacı..
    Nedendir sorma sana açıklama yapmamamı..
    Nedendir sorma bu fırtınaları kopartışımı..
    Nedendir sorma yalnızlıklarımın içine seni dahil etmeyişimi..
    Nedendir sorma her şeye rağmen sensiz bir zamanı geçirmek istemeyişimi..
    Nedendir sorma aşkın bana tanımını..
    Nedendir sorma seni ne kadar sevdiğimi..
    Nedendir sorma bir daha yüreğim sana gelir mi..
    Nedendir sorma kalbimin içinde bulunan kırıkları..
    Nedendir sorma seni affedemeyişimi..
    Nedendir sorma gururumun herşeyin önüne geçişini..
    Nedendir sorma senden kopamayışımı..
    Nedendir sorma istediklerimi..
    Nedendir sorma bir başkasının varlığını..
    Nedendir sorma sensizken nasılım, nasıl oldum..
    Nedendir sorma seni merak edişlerimi..
    Nedendir sorma yaralarımı örtemeyişimi..
    Nedendir sorma söylenen hiçbir şeyi unutamayışımı..
    Nedendir sorma hayaller kuramamamı..
    Nedendir sorma seni özleyip özlemediğimi..
    Nedendir sorma her güzel aşk şarkısında bir yerlere gidişlerimi ve gözlerim yaşarmadan geri gelmeyişlerimi..
    Nedendir sorma sen kalbimi ağrıttığında neler hissettiklerimi..
    Nedendir sorma sen başka kollardayken benim ne hissettiklerimi..
    Nedendir sorma sakın sorma bana hiçbir şeyi..
    Anlatsam anlayacak mısın sanki yüreğimin dilini..
    Hem Çünküleri bilmen artık neyi değiştirir ki..!
    3 ...
  18. 1509.
  19. seni son gördüğümde
    küçük bir yelkenli bakışı vardı gözlerinde.
    dudaklarında açık denizlerin yolculuk dalgaları kıpırdanıp
    kulaklarıma vuruyordu.
    en evcimeni bile seyyah olmaya zorlayan içindeki küçük umudun,
    bu sefer "boşuna zahmet etme" diyordu.

    gidiyordun sanki sakince...

    sorsam da söyleyemezdin
    ağır bir ilkbahar gününün kararsızlığı üzerinde,
    bir kağıt parçası yüzünden yaralanma ihtimalin yükseklerde,
    nereye ve ne zaman gideceğini bilmiyordun, ama,

    gidiyordun sanki belirsizce...

    rahatlığın sentetikti ve kokuyordu
    acemiydi gülüşlerin ve sıradanlığın.
    arkandan bir uçurum görünüyordu dibi sevgisizlik ve duygusuzlukla dolu,
    "barış" mesajları veriyordu içindeki kavgalarla,
    ve sen, inanmak istiyordun.
    kolay göründüğü belliydi aşındırdığın yolda yürümenin
    sonu önemli değildi, ne de olsa inanmıştın.
    işin sonunda "barış" vardı.
    bu sefer emindin, bu sefer ben de emindim.

    besbelli gidiyordun...
    0 ...
  20. 1510.
  21. Sonsuzluğun ortasında ne yapıyorum bilmiyorumki
    keman sesleri duyuyorum bu ruyada mı uyuyorum?
    bu suskunluk içime dolsun ben eskisi gibi haykırayım yine
    bu da son haykırısım olsun, son isyanım, son yıkılmam olsun, sonra hepsi bir bulut çogalsın derya olsun, yagsın tüm kainata göz yaşlarım son bulsun.
    Sonsuzlugun ortasında elimde tutabıldıgım sadece bir resim
    yüzüme bakınca solmasın kacmasın hevesin
    diye bakmıyorum sadece elimde duruyor ,o öyle sessiz durdukça ben denen şey yok oluyor

    meğer ben ne yanlızmısım.
    söylüyormuşum duvarlara taşlara.
    meğer böyle ölecekmişim.
    ah huzurum ağlama be onurum.

    Sonsuzlugun ortasında, bu ekmek kavgasında, yanlızlık hayasında, olmuşluk yalanında
    sevgi lokmalarıyla yada kırıntılarıyla avunmakmı dediğim, bazen en büyük günah bazende sevgi işledim. bence cokmu bunlar ? yada ne önemi varki sence ? baksana olan biten sadece sebepsizce.
    Neyse... Sonsuzlugun ortasında yanlış zaman yoksunluğu şimdiye mi aitim sandınız
    malesef hepiniz yanıldınız.
    1 ...
  22. 1511.
  23. yarım bıraktığım bir kitap gibiydin,
    eninde sonunda bitirecektim.
    neden bilmiyorum,
    bıkmadım sadece vazgeçtim okumaktan kitabı,
    kaldığım sayfada kalbimi bırakarak.
    0 ...
  24. 1512.
  25. 1513.
  26. Soslanan güvercinimin
    ayaklarındaki mektup;
    yanık kokusu
    ve
    her tüy birer maktul,
    yanan kağıtlar
    harfler,
    harf harf yanıyor ses
    her harf üzerinde bir kor
    yanıyor;
    güvercinim yanıyor...!
    0 ...
  27. 1514.
  28. Ve bir gün daha geçti

    Sen nefes alırken gökyüzünden

    Ben bakarken bulutlara



    istiyorum ki delice yağsın

    Kör edecek kadar gözlerime dolsun

    Her bir nefesin

    Çöldeki sert rüzgarlar gibi

    Saçlarımı okşasın



    Belki bir tel götürüp uzaklara

    Seninle buluşturacak

    Bulutların güneşi hapsettiği bir anda

    Yürekte bir tel sızlayacak uzakta



    Ve bir dakika daha geçti

    Sadece bir şiir yazarken

    isterim ki o güzel gözlerin

    Her mısrayı okurken

    Tebessüm et;

    O seni

    Hatırlayacakken
    0 ...
  29. 1515.
  30. bu yalan
    ucuz kahpe fani dünyada sevgisiz yaşamanın ne kadar zor
    ne kadar imkansız olduğunu biliyorsundur
    hani işler gider ya tersine
    birde kafan takılır ya birisine
    oturursunya içki şişesinin önüne
    dertler birbir boşalır
    sanki derenin aktığı gibi denize
    yeter dersin
    feryad edersin
    sesini bulutlar duyar ancak
    kara bulutlar .....
    onlarda sarıverir etrafını sanki seninle dalga geçer gibi
    sevsen sen sevilmezsin
    sevilsen sen sevmezsin
    hayat budur işte dersin
    düzeni bu kanunu bu
    ucuz dersin
    yalan dersin
    kah-pe dersin
    böyle hayatın Allah belasını versin .....

    1 conconamca şiiri
    0 ...
  31. 1516.
  32. nefes almak, kendin icin degil de karsinda ki icin,
    sevmek onu; yaşadığın kişiyi, nefes aldigin kisiyi sevmek,
    ve beklemek. bunun karşılığında biraz sevgi, belki biraz da ilgi beklemek.
    çok değil, o kadar değil hayır. biraz, az biraz. ilgi istemek.
    ve almak bu ilgiyi, karşılık beklemeden ve yarın yokmuşçasına.
    bitmek, sarılırken ölüp bitmek. onun kollarında, yarın yokmuşçasına.
    0 ...
  33. 1517.
  34. adım atıyorum sana doğru,
    korkuyorum biraz. üzeceksin, inciteceksin diye beni,
    ama belki ilk defa. bırakıyorum bunları arkamda.
    ve yürüyorum sana. koşuyorum, kollarına.
    ve sarıyorsun beni, sımsıkı. sanki bir daha hiç bırakmayacakmışcasına.
    uyuyorum, kollarında uykuya dalıyorum. ve seni düşünüyorum.
    uyanınca, gözlerimi açınca yanımda sen varsın. mutluyum, gülüyorum.
    yanağıma bir öpücük konduruyorsun, sarılıyorum sana.
    ve uyuyoruz beraber, yağmurlu bir akşamda. yan yana..
    1 ...
  35. 1518.
  36. seni görmek istiyorum. her dakika, saniye.
    görünce seni, güzel gözlerini kaçıyorum.
    korkuyorum bebeğim, çok korkuyorum. ya kırarsan sana açtığım kalbi?
    ya beni bir paspas gibi kullanırsan? üzerime basıp geçersen..?
    korkuyorum bebeğim, çok korkuyorum. belki kırmayacaksın, çok seveceksin beni.
    ya da it gibi hor davranacaksın. olsun.
    seninle bir dakika geçirmek istiyorum, en azından bir dakika. sonra..
    .. sonra istediğini yap bebeğim bana. istediğini.
    seviyorum seni, gerçekten. kalpten. karşılık beklemeden.
    cevap ver bana, üzme ama. lütfen. aşkım.
    2 ...
  37. 1519.
  38. ay ışığı

    al
    dünyayı ayaklarımın altından
    hızlıca çek götür
    beni düşürmeden
    bana gözükmeden

    bırak beni
    ay ışığıyla
    başbaşa bırak
    çünkü ben yalnızken
    seni andıran
    tek şey o

    sonra
    sen de beni
    bir yerlerde gör
    bir şeyler beni andırsın
    bitene kadar günler
    kandırsın bizi hayaller

    bekleriz
    ne olursa olsun
    bekleriz ama
    yine de
    ay ışığı beni yanımda olduğuna inandırsın
    0 ...
  39. 1520.
  40. - kimmis?

    bana bak babil kulesinin sözde dilencisi!
    agresifize edilmis redife dönüsür her insan
    sert sessizlerine dokunursan
    Adlarina aldanma!

    - kimse.
    0 ...
  41. 1521.
  42. -Sabah olsa keske

    +Neden ki?

    -Bu gece sehir yedi tüm serserilerini;
    beni ise kürdan olarak kullanmaya niyetli...

    +iyi ya bir ise yararsin...
    0 ...
  43. 1522.
  44. düşlerede zincir vuramazsınız ya

    yaşadıkça insan düşünecek,
    düşündükçe konuşacak.
    işinize gelmesede,
    eleştirecek haksızlıkları.
    ekmeğini suyunu,
    özgürlüğünü alsanızda,
    yaşadıkça düşünecek.
    ve siz,
    tutsak edemeyeceksiniz
    insanların düşlerini.
    2 ...
  45. 1523.
  46. Bir Yanım Bir Yüzüm

    Tüm yaşanmışlıkların ötesinde bir anı
    Ve; -o an-
    Bir gün tüm umursamazlıkla
    Tamamen saplantı ve korku
    Sırf; bir amaçsızlığı kırmak
    Gerekirse imkânsızı
    imkansız bir duruşum ile bütünlemek
    Bütünlüğü; yalnızca, bir gölge edasıyla
    Takip eden
    Işığı gösteren bir yakınlıkta...

    Tadamadığım,
    istesem de alamadığım
    Ve belki, ahmaklığım
    Hatta -arınmak- kaygım;
    Uykusadım bir iş başında
    Tam da ayılmak isterken çıkandın
    -Karşıma ilk çıkan!- yakınlığı ile
    Ve...

    Kimse sahipsiz değilse de
    Herkes yine bir hayal ile
    Gölgeli bir bulutsuzluk
    Ya da güneşli gibi bir yağmurluk
    Kötü alışkanlıkları bırakmamaya sebep
    Ardından da -imkansız işte!- deyişim gibi
    ...

    Olmasan da -Bir umut!- diyerek
    Çıkılmış bir yol;
    Gidilmeyen bir yol
    Dolayısıyla -dönebilmek- kaygım da olmaksızın...
    Olmamalısın!
    Yaşayışıma adadığım -Sebep-lerimin
    Ölümü adına;
    -Ölüm-ler için arayışımsın...

    sEtU
    3 ...
  47. 1524.
  48. susan sustuğu için
    kusan kustuğu için
    ölüyorsa kendi hesabına göre
    ne susarım ne kan kusarım
    ölmem azrailden önce
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük