sözlük yazarlarından şiirler

entry5574 galeri47 ses1
    1350.
  1. el değmedi daha,
    göz görmedi, kulak duymadı
    fısıldanmadı kulağına ismin,
    minik avuçların sogumadı.

    başka bir şehir seçtim sana
    yalancı ezanlar yine davet etti
    ama duymadın,
    paslanmadı kulağın.

    sevmek eğreti durmadı gönlünde,
    hoyratça savurmadın benliğini
    o şehirin mühürünü kırmadın
    ve adım atmadın oradan içeri.

    ben sana; seni vaad ettim
    kimsenin kendi gibi kalamadığı o dünyada
    sensin o beyazlığın sahibi
    ve minik bedenine düşüyor bu kar taneleri..
    5 ...
  2. 1351.
  3. Var gücüyle yürüyünce üstüne koca bir şehir, ne yapsın tek dal cigarasıyla şair, ya oturup ağlasın hüngür hüngür, ya da karalasın kendince bir şiir...

    ''istanbullu bir kış''

    Sürükler yalnız adımların seni bir eve
    Gidersin mecburen, yahut seve seve
    Girdiğin an içeri, bellidir olacaklar
    Devam eder kaldığı yerden, malum muharebe

    Kemikte bıçak gibidir, sinende sabır
    Usandırır artık canından, usandırır
    Olmayanı görürsün üstelik ansızın
    Hüznle örülmüş umut, seni kandırır

    Dışarda istanbullu bir kış
    Cama işlenir puslu efkar, nakış nakış
    Sokak lambasında dumanlı gözlerin
    Tane tane ilişir kara, o mahzun bakış

    Ne bir ses, ne bir söz vardır
    Dünya kocaman, odan dardır
    Derin bir nefes taşır içine kasveti
    Dumanı titrek cigaran, tek yardır

    Hayal içinde hayal görürsün, düş içinde düş
    Başlar yüzü kara gölgeler ve aklınla dövüş
    Çarpar kanlı başın, dört soğuk duvara
    Ve yığılır ortaya bedenin, sahipsiz berduş

    berduş saipsiz.

    ( 27 Aralık 2008 05:45 istanbunalım )
    4 ...
  4. 1352.
  5. sen yokken ben

    sen yokken ben
    yoğurdu üfleyip de yedim
    ekmeği bölüp

    sen yokken ben
    parklarda bahçelerde dolaştım
    parklar ve bahçeler genel müdürlüğü'nde
    hademelik yaptım

    sen yokken ben
    sinemaya gidecektim
    cüneyt arkın filmi aradım eskilerden
    hani polis falan olduğu
    bulamayınca gitmedim

    sen yokken ben
    kiramı ödemeyip
    evi boşalttım
    i.sadri gibi ayakkabı bilem
    eskitemedim

    sen yokken ben
    blöf yaptım, rest çektim
    ağustos ayı osbir çekti
    ben seyrettim

    sen yokken ben
    fidayda'ya parnak şıkırdatmak da
    nasip olmadı diye
    duvarları tırnakladım

    sen yokken ben
    işi iyice hovardalığa verip
    güzel gızları barnakladım
    2 ...
  6. 1353.
  7. Hislerimin bütünü alınmış,içimden çıkmış bir yalansın sen....
    Gözlerimin içine bakarken ne hissetiğini bilebilsem......
    Sövsem hayata en derinden
    Ve çekip gitsem bir yerlere bilinmeden
    Kim vurduya gitsem hani hiç birşey hissetmesem ..
    Pişmanlıklarımı bir kenara itip seni hiç düşünmesem....
    Yollarımı romantik bir mumla arasam hayallerime ulaşsam
    Ve yaşadığım sonbahar ilke dönüşse ilkim sen olsan sonun ben olsam.....
    Kurduğum cümlenin yüklemi hep sen olsan
    Ve umursamaz bir bakış atsak hayata en kaygılısından
    Zıtlıklarla yaşasak................
    inadına bir umudu favorilerimize eklesek sık kullanılanlarına ömrümüzün.......
    Yağmur gibi koksak.......
    Kalabalıklarda kaybolsak..........
    Gps siz sevdalara yol açsak........
    Hiç konuşulmamış hiç yaşanmamış ve hiç duyulmamışsın benim için
    Ve şimdi gidiyorum...bir hayal seçiyorum,belki isteksiz
    Ama biliyorum ki sevgim süreksiz,dinle yüreksiz
    Arkama dönmeyecegim....
    Önümde bir hayal,koca bir yalan ve aşkımın winzip hali
    Seni seviyordum..................
    2 ...
  8. 1354.
  9. azabın vicdanı

    Ve son müzik çalar yanıbaşımda
    Hareket katar cenaze marşıma
    Son nota, eder kalbi mefta

    Kardeş kavgaları, mülk kavgaları
    Bitse artık, acı tatlı ya da kanlı
    Zaten değil miyiz hepimiz, hayatta zanlı

    Bitmekte olan bir şarkı gibi
    Ölene kadar dinlemek istenen sözleri
    Umudu gömdüğümde gelmişti zaten eceli

    Rüzgar aslında okşamıyor yüzümü
    Tutacak mıyım diye bakıyor dün verdiğim sözü
    Fakat her aşkla kara çıkarırım yüzümü

    Kayıplar can pahasına verilen boş savaş
    Nasıl yetsin buna ölüm, cesetler kaç dönüm?
    Bir ruh arar dört bir yönüm, ruhum kırk dört bölüm

    Üçlü nazmım sen söyle, ister miydim kayıpları?
    Zaten dünümle aynı her günüm gösterir azapları
    Geçmişe dair dilenen özür, rahatlatmıyor vicdanı

    Kılıçtan keskin kalem, sebebim olur musun
    işlemesiz seccadem, kefenim olur musun
    imansız bitecekse zaman, şimdi mi dursun?
    2 ...
  10. 1355.
  11. sevecek misin beni?
    çok sev ama tamam mı?
    böyle, nefes aldırmadan sev
    ruhumu daralt, öldür mesela
    ama sev beni
    hem de çok sev
    öle bir sevki mecnunlar leylalar kıskansın bizi
    yere göğe sığmayalım
    öfkemiz, kuru bir soğuk
    sevincimiz çöle yağan yağmur gibi olsun
    ama sev beni,
    sen beni sev ki
    dünya krallığında
    presensesim yapayım seni
    kraliçeler gibi yaşatayım
    öyle sev ki beni
    melekler kıskansın
    insanlar imanların şüphe eder olsunlar
    dualar uçuşsun kollarımızdan
    mutluluklar damlasın gözyaşımızdan
    dudaklarımızda biriksin
    sonra paylaşalım tuzlu sularımızı
    öperken sevmelerimizi...
    öyle bir sev ki beni
    sevemeyenlerin hepsi delirsin
    sevenler kıskansın
    hasetinden çatlasın
    ruhları çekilsin bedenlerinden
    dünyaya gömülsün hepsi
    acımadan, acıkmadan sev beni
    kimseye aldırmadan
    kimselerle anılmadan
    kimsesiz kalmadan sev beni
    ama ne olur çok sev beni...

    3 ocak 2009/ 03:40
    4 ...
  12. 1356.
  13. yakala saatleri
    durdur bilinmeyen bir anda
    gözlerin takılsın dakikalara
    mutlu olmayı dakikalara bağla
    var olmayı dile ardından
    sende olanda sen de ol
    sustur tüm ihanetleri
    ört üstünü gecenin
    koca bir kanat ol

    ol ki yaklaşsın vuslat
    bitsin bilinmeyen kıvrımları
    sarhoş dakikaların
    sonra dokun hayale
    hayalden soyutla her şeyi öpüşünle
    unutma sevdiğini
    sen olmaktan değil
    ben olmaktan değil
    biz olmaktan bahset
    çoğalt tüm hücrelerini
    kopsun kıyamet

    şimdi yalnız ve sessiz
    sır gibi bir nedamet
    uğuldasın varlığında
    fısıldayan cinayet
    yak ateşini şarkıların
    kemanları inlet
    kaldır başını ve
    bak ona
    yalnız kaldığında nihayet.

    (herhangi bir saatin herhangi bir dakikası)
    2 ...
  14. 1357.
  15. her cümlede belirli dişil bir tamlayanım.
    kurallı bir mücadele bu,
    hey hayat; rövanşı ellerimde.
    bacak aranı sen her açışta,
    dilim terbiyesizlikle nüansta.
    yavaşça ilerliyorum.
    her adımda uzaklaşıyor
    bulutlar.
    ilerliyorum.
    tüm sessizliğimle.
    zaman,
    kadının karamel tadına bulaşmasıdır birazda.
    üzerine sunulan tüm varlıklar gibi.
    sağır bir coğrafyadır beden. ten imgelemdir.
    avcunla keşfet, öznem gizli.
    failim takdiri.
    3 ...
  16. 1358.
  17. 50. sayfadan itibaren tek tek okduğum ve oylamaya da tabi tuttuğum * nacizane şiirlerdir. *
    1 ...
  18. 1359.
  19. Sıkıldım hem de çok sıkıldım
    Ruhum içimde daraldı çıkmak istemedi yetmedi bazı şeyler
    Yeni insanlar tanımak yeni yüzler tanımak
    Yetmedi hiçbiri
    Sadece o zaman kurtulabilicem biliyorum
    O geldiği zaman
    Ama o kim sen biliyor musun
    Bana anlatır mısın
    Gördüğüm yerde tanır mıyım sence
    Daha kendimi tanıyamamışken
    Kalbime bi kuş konar mı sonra
    Kanat çırpar mı delicesine
    Burda kalmak istiyorum ama senin yanında olmak istiyorm dercesine
    Kalır mıydın benmle sonuna kadar
    ilk güneş doğumundan son güneş batımına kadar
    Tutar mıydın elimi hiç bıkmadan
    Bana resimler çizer miydin gözlerinle beni anlatan
    Unutur muydun dünyayı benimle olma pahasına
    Parmaklarınla kalbime sihir kondurup,
    Senin olmamı sağlar mıydın futursuzca..
    Hani nerdesin bu kadar senedir
    Çok mu uzaklara baktım yoksa hep yanımda mıydın
    Fısıldar mısın kulağıma yakında geleceğini
    Geçmişi unutup hayal ettim geleceğimi..
    2 ...
  20. 1360.
  21. Cins'el bir temasa mevsim kadar uzak
    esiyorum.
    Geleneksel bir işkencenin,
    yasal varisiyim.
    Atama erkil değilim hala.
    Kadınlığımın öne çıkarılması,
    kokuşmuş bir sarkaca rastlıyor sanki.
    Pandora değilim sadece,
    fahişe bir dinim kollarda.
    Fermana iletilmiş,
    güzel haber.
    itekenmiş hak tecavüzü.
    Ayakta,
    bacakları kenetlenmiş.
    Dar bir aralıktan sızan rahmin gölgesi.
    Fiili bir cezanın,
    isyan bedellerini ver bana.
    Avucumun içinde doğan bir yumruya
    adanmış hayatın müjdesini tadayım.
    Dilimde kurmuş bir yangınla..
    3 ...
  22. 1361.
  23. bir varmış
    bir yokmuş
    küçük bir gezegenin üzerinde altı milyar canlı yaşarmış
    kutup ayıları ölünce üzülür
    çocuklar ölünce görmemezlikten gelirlermiş.
    1 ...
  24. 1362.
  25. ne güzelmiş milyonlarca kızdan en güzelini bulmak
    ne üzermiş onun saçının bir teline dokunamamak
    ne zormuş kalbinin yarısı yokken yaşamaya çalışmak
    ne kormuş aşk acısına kan ağlayarak alışmak
    bir bilse, bir görebilse içimde kopan fırtınaları
    bir o söndürebilir yüreğimi yakan yangınları
    gerçek olan tek hayalim, hayalim olan tek gerçek
    benim onu sevdiğim kadar beni sevecek
    hayalim olan tek gerçek, gerçek olan tek hayalim
    yok senden başka olmasını istediğim
    hayatımın anlamı, anlamların özeli
    seni çok seviyorum dünyaların güzeli..

    Akt..
    1 ...
  26. 1363.
  27. dostum,
    geç keşfettim seni.
    sımsıcak gülümsemende güneşi buldum,
    gözlerin umudu haykırıyordu,
    sen şimdi çok mutlusun,
    kalbin kıpır kıpır.
    birinci sigaram,
    kalbim kırık,
    kendimi iyi hissetmiyorum,
    seni özlüyorum.
    ikinci sigaram,
    kalbim hala kırık,
    seni merak ediyorum.
    geri dönme zamanı,
    hayaller ülkesinden.
    zaten herkes haklı,
    ben haksız değil miyim?
    bundan sonra,
    susacağım,
    susacağım sırf sen mutlu ol diye.
    sen gülümsediğinde başkasının yanında,
    benim uzak ve sessiz zaferim olacak,
    ama unutma ki,
    kalbimin kırık parçalarından biri,
    hala sana atıyor.
    2 ...
  28. 1364.
  29. seni sustuğum kadar kimseyi bağırmadım içimde avaz avaz
    sen her gidişinde ben dizleri üzerinde kocaman bir zavallıydım
    bakıp gördüğüm her bir karede senin silüetin
    pembeden öte kırmızıya yakın dudakların
    ve
    gülümsedikçe gamzeler açan yanakların..
    seni kaçtıkça, aklımın detaylarından
    sen fırlıyorsun boylu boyunca.
    seni susup seni konuşmak zor iş, zor meziyet.
    uzak dünyaları yaşamak sıcak bir iki damla.
    oysa biliyorum ki, her şartta an itibari ile sen olmalıydın yanıbaşımda.
    en asabi tavırlarımda sakin olmaya davet edip,
    senin karamsar an'larında sarılmak istemeliydin bana.
    bir yerlerde bir hata olmalıydı seninle uzaklaşmamızda
    ne yalan söyleyeyim,
    ben en baştan hesapladım da, çetele benden yana kabarıyor bu defada.
    kendimden uzaklaşıp izlediğimde seni kendime kurban ettiğimi görüyorum.
    bu kaçıncı? sen kaçıncısın? hesaplamadım.
    bilmiyorum.
    bilemiyorum..
    yine görüyorum ki kendimce en kolay yolu seçip susuyorum.
    nasıl bir çelişkidir ki, sustukça sana geliyorum.
    oysa daha dün gibi gıdıklanıyordu parmaklarım saçlarında,
    o bendim ıslaklığını hisseden dudaklarında.
    sürgünüm sana..
    uğruna kavgalar verdiğim, canlar kırdığım, hiçe saydığım
    kazanma beklentisinde yapayalnız kaldığım...
    yalnızlığımda sensin.
    susupta en derin sessizliklerde yaşadığım
    sürgünlüğümde avaz avaz sessiziliğim..
    1 ...
  30. 1365.
  31. Gözlük Güzeline

    Martılara simit atma sen!
    Sana rağmen senin attığın lokmaları bile yerler belki ama sadece mecbur oldukları için yaparlar bunu.
    Sahte dünyaların yalan aşklarını yaşarken hep bir karaktere bürünmüş tiyatro oyuncusuydun sen.
    Bak, bir saatlik makyajın nasıl da yakıştı.
    O boyalı surat yeter sana yer edinebilmen için.
    Ama yok!
    Sorsalar geni seni seçer, gene seni parmaklarımla gösterirdim.
    Sendin tasasız, sendin huzurlu.
    Belki parandan, belki de içinde bulunduğun tiyatrondan bu denli zevk aldığın için bu kadar tasasızdın fakat martılara simit atma sen.
    Bırak da zaten tek kahvaltısı simit ve çay olan birisi paylaşsın, o çok değer verdiği simidinin sonunu.
    Çünkü martılara biraz attıktan sonra kalanları denize atmaz o adam, sonunu paylaştığı simidinin.

    http://aytugakdogan.blogspot.com/
    2 ...
  32. 1366.
  33. yalancı umutlar besledik çoğu zaman
    ayrılık rüzgarları eserken,
    yok yere düşünmediğimiz,es geçtiğimiz düşenleri düşündük.
    düşündük ve güldük.

    gülmek zorunda bırakılmıştık hepimiz
    oysa sevmeliydik,sevebilmeliydik.
    doğmadan duygularımız çalınmış
    binlerce yıllık bir iz.

    kuşanmışız gecenin kör karalığında
    karanlığa sığınırken,
    sessiz ve sakin bir özlem ile
    karanlık sokağın kedisi çıkagelmiş,
    ilk önce bakıp sonra küçük bir merhaba ile
    buyur etmişiz kalbimize.

    bütün uyanmalarımız küçük bir öpücükle başladı.
    öpüşürken uyanmayı öğrendik sonra kaybetmeyi
    darmadağın olmuş bir yaşam kalmış artık geride
    ve sen ne sevmeyi biliyorsun ne de sevilmeyi.

    yeniden gülebilmek için yine aldanmak gerekmiş
    bütün gülmeler aldanmaymış
    öğrendim.

    hırçın bir rüzgar dağıtsa saçlarımı
    sonra boynuna dolansam
    o rüzgar ki
    hep kaçırdığımmış.

    kaçırdım,kaçmak için kaçırdım
    şimdi gidiyorum,
    gitmek hiç bu kadar yakın gelmemişti
    ama yinede gidiyorum
    yakın gelse bile gidiyorum.

    bütün rüzgalar senin olsun
    geride bıraktığım bir avuç dolusu
    hüzün ve yalnızlık cebimde.
    2 ...
  34. 1367.
  35. beddua içeren şarkılar başlığından esinlenerek yazılmıştır . *

    seni çok sevdim dünya güzeli
    özlerdim resmini öpmeden yatmazdım
    sensiz bir dünya düşünemezdim
    bir seni severdim birde yine seni
    ben gurbetteyken aldattın beni.

    o yeşil gözlerin kör olsun göremiyesin,
    ellerin nasıl olsun tutmayasın,
    kanser olurda kel olursun,
    kurt kapanında kalıp topal olursun,
    suratına kezzap dökülüp çirkin olasın,
    ölünce boş mezar bile bulamayasın.

    kuntam kuntam diyip yalvarasın
    o dillerin lal ola konuşamayasın.
    1 ...
  36. 1368.
  37. Öyle bir resim çizelim ki seninle
    içinde dünyanın bütün kareleri olsun
    Resmin adınıda bulmayalım, isimsiz olsun
    Ve resmimizde güzel bir manzara olsun
    ikimize ait kimsenin bilmediği bulmayacağı gizli şehir..
    Bulutların ardında kuşlar olsun birde güneşimiz olsun en parlağından
    Bir klübemiz olsun tahtadan ve çivi kullanılmadan yapılmış olsun..
    Önünden bir ırmak aksın gemicikler yapalım yüzdürelim..
    Eski bir atarabası olsun nostalji katsın bir kenarına
    Bir yanında ağaçlar olsun ormana kadar uzanan
    maviyi yeşili sarıyı kahverengiyi ve dünyanın bütün güzel renklerini barındırsın..

    Öyle bir resim çizelim ki seninle
    Salvador dali bile kıskansın
    Kıskansın tüm dünya ne kadar renkli hayallerimiz olduğuna
    ve o resimden bir kopya yapalım
    ne sende kalsın ne bende
    ikimizde kalsın, aynı duvara yaslanmış sırtlarımızın üstünde

    Hayal kurmak hayatın aynası gibiymiş
    ne düşünürsen onu yaşarsın demişler
    ben seni düşünüyorum
    en komik hayalimde bile sen varken
    hayatımın tek aynasısın
    umarım kırılmaz bir gün
    ve parçacıklarını birleştirip seni aramam kanayan parmak uçlarımda
    çünkü, kalbimdeki yerin inan dünyalara bedel
    seni öyle güzel biyere oturttumki bir görsen
    keşke bir görebilsen..
    1 ...
  38. 1369.
  39. Oysa çocuktuk, çocuktu o !
    Doğup batmaktan yorulan.
    Aşıktı o
    ölümü iki eliyle kavrayıp zevk çığlıklarına boğan
    ve ardından zebanileriyle zafer dansını ateş etrafında kutlayan.
    Uyu çocuk , uyu !
    Karanlık ,çekilir artık rüyandan.
    2 ...
  40. 1370.
  41. Ömrüm

    Islak, köhne, karanlık ve soğuk
    Ömrüm, acımayan bir acının esareti
    Bir zindan ki, daracık, sıçanlı kovuk
    Karşımda, benden önce ölmüşün iskeleti

    Sesler karışıyor aklımda birbirine
    Çığlıklar, kahkahalar, feryatlar
    Doğrulup düşemiyorum peşlerine
    Beynimin içinde, dört nala atlılar

    Duvarlarını kemiriyorum hücremin
    Tırnaklarım kırık, ellerim yumruk
    Kim bilir, kaç bin yıl uzağında fecrimin
    Karanlığı yutuyorum, bedenim donuk

    Ne bir anlık uyku, ne bir tatlı düş
    Zaman bitmez bir kâbustan ibaret
    Kendi aklınla yalnız, boğuş da boğuş
    Sonu başına dönen beyhude gayret

    Umutlar ektim çiçeksiz bahçeme
    Damla damla suladım, gözlerim bulut
    Bu umuda beraat vermez mahkeme
    Unut bunları gönlüm, başka dilek tut

    umut saipsiz *
    ( 14 ocak 2009 01:51 istanbunutulmuş )
    4 ...
  42. 1371.
  43. çikolata sabahlarıma uyandım yine, gramaj değerleri var hasret kokan şarkılarda, buselik öpüşler şimdi tenime degen sessizlik kapladı yine heryeri, bak güneş dogmak üzere yine ben direniyorum, isyanım içimde tepkilerim bittimi sanki anıları yakışımda, kandırıyorum kendimi işte bakma bana, sana adanmışdı ruh sana dokunmuştu küçük ellerim, istemem artık bitti saydam varoluşlar, tatmin etmiyor artık, bir baktık düşlerimize yokuz biz gelecekte yoksun, ücralıgımın plaklarını taktım şimdi gramafonuma, istanbul mazilerinde şimdi aradıgım sevda, istanbul resimlerinde, kız kulesi sessizligi etrafta yine, usul usul akıyor içerimden benlik, gülüşünün temsilciligini istiyorum ey beklenen sana sesleniyorum, eşlik edebilmeliyiz yalnızlıgımızda hayallere, hani tasviri zor yaşanması en güzel olan şey, kokmalı heryerde çikolata sabahlarımız bekliyorum seni, adanmaya bekliyorum paramparça olmaya bekliyorum, kusuruma bakma zor da olsa beklemek, sıkılmadan bekliyorum inadına , susmadan, kısacık bir film karesindeydi bence yaşamak istediklerim, iki üç yüklemle sona erecek türden, yağmurlar kaplıyor artık ıslak aglayışlarımı, beyaz giymekten korkmuyorum bak ıslanıyorum işte, istediklerimi yaşıyorum kader demiyorum, ardı ardına sıralıyorum sonra küfürlerimi, itirazım var modernite aşklara kıyafet bilinçli araba zihinli şaklabanlara, bir yıkım, bir soykırımdan daha öte bu yaşanmışlıklar sen vardın, belkide yoktun ama gelecek var artık düş var sen nerdesin?...........
    2 ...
  44. 1372.
  45. Dünden kaldım,
    değmedi başım yastığa
    Koltukta sabahladım
    Bir şeyler kovaladım usumda

    dudaklarımı yedim
    dişlerim kanlı
    sisli bir dağ başı gibi
    odam dumanlı

    Düşümde uçan bir serçe
    Anladı geçeni aklımdan
    Uzandı yanıma usulca
    Öptü dudağımdan

    Olanı biteni kimse bilmiyor
    Anlatamıyorum kendime bile
    Biteni ben biliyorum bir tek
    Olan bana oluyor yine

    olan saipsiz.
    1 ...
  46. 1373.
  47. Kokuşmuş et yığınlarının arasında,
    tüm rağmen bedellerinde.
    Bir kadının özgürlüğü,
    işlevsellik değildir.
    Çağrışım kokmalı buram buram.
    Hissedilebilmeli.
    Kasığa düşen tüm hayallerde;
    durumlar vahimleşmişse bu kadar
    susmak farz kadar gerçek olmuştur.
    Anotomik bir aşk istiyorum
    şu sıralar.
    Platonik bir bedende vuku bulmuş,
    tensel bir çarpışma.
    iliklerim erimeli bu şiddetle,
    karışıklığa gelmeliyim.
    Alelacele toplanmış sözcüklerim gibi.
    Cürretkar olmalıyım,
    çıplak dokunuşlarda.
    Sanat gibi işlemeli canıma,
    çoşku tatmalıyım.
    Sabahları sakladığım göz yaşları şahit edilmeli,
    ötekine vurmalı bu gece.
    Ensemde can vermeli,
    katili ben.
    Şarap gibi kanlanmalı
    her ölüşünde.
    Kana kana içmeliyim.
    Rahmime düşen ölü ceninlere..

    Ria.
    3 ...
  48. 1374.
  49. her nefeste bir

    gecenin karanlığına alışmış gözlerim
    aklımın seyir defterine düşüyor göz yaşlarım bir bir
    sır olmuş yüreğimin atışı unutulmuşlara,
    unutmak her hecesini ezberlediğim bir bir

    suskun mahallerde geçmiş ip boynuma
    kadere lanet etmişim bir bir
    ışıklı bir bahçe seçmişim kendime
    gülün dikeni elime batmış bir bir

    şimdi su uyur, kan uyur ve gece uyur
    yalnızlıklar yıkılır üstüme bir bir
    sanma ki beyhude, yaşayan ölür.
    ölüm her nefeste bir, bir.

    14 Ocak 09 / 03:50
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük