gözlerim dalıyor yokluğuna
gündüzleri görmüyorum artık
kafam öyle kalabalık ki
senin yokluğunda anılar uçuşuyor kafamın içinde
neyi nereye koyacağımı şaşırıyorum
sevda mı desem yok aşk mı desem yok...
benim ki seni kaybetme korkusu
tanrıdan bile istemiyorum seni
neden mi?
değil geleceğim olman korkutuyor beni ama ya imtihan olursan....
olma imtihan ben zaten kaybedenlerdenim......
--spoiler--
eski karalamalardan bugün elime geçti.
--spoiler--
yanmayan ışıksız bir ateş var buralarda
görünmediği kadar masum yaktığı kadar kahpe
nefes almakta olan bir ceset var buralarda
varlık defterinden yırtılacak bir sayfaya hasret
kimlikteki ismine aynadaki cismine inat!
Hani yanına gelince, elim ayağıma dolaşıyor ya, zaman zaman,
Utanıyorum, çekiniyorum bazen gözlerinin ta içine, içine bakmaktan,
Zaman dursun, her şey sussun, sadece gözler konuşsun, istiyorum o an,
Unutuyorum yanına gelince her şeyi, yeni doğmuş bir bebek gibi,
Ruhumu göklere çıkarıp, her yerde gezdiren bir Melek gibi,
Uzayıp dursa zamanlar, hiç geçmese o anlar, yaşasam yaşayabilsem hep bu hissi,
Mutluluğum, hep sende gizli.
kanma bu fani hayata
alnın bir kere secdeye varmadığında
azap çekersin mutlak onun huzurunda
ondan geldik ona döneceğiz elbet
çağrılmayı bekleyeceğiz burada bir müddet
ahir zaman ey insanoğlu yakındır kıyamet
bu dünyanın adaleti orada da geçecek elbet
nefsini terbiye hakka biat et
ruhunu ateşten kurtarmaz bu nefret.
Karanlık ve utangaç bir gecenin ufkundayım.
Semanın yakarışı duyuluyor inceden.
Ve içimde bıraktığı yankıma hissi.
Çarpıyor dağlarıma serin ve inceden.
her şey daha güzel olabilirdi
sen severdin benim yüreğim erirdi
her şey daha güzel olabilirdi evet
özgürlüğü kilcallarima kadar hissederdim.
sözlerim bakışlarım böylesine sorguya cekilmezdi mesela .
mesela fikrim bu kadar korkutmayabilirdi kimseyi , sevgim seni tiksindirmeyebilirdi.
hürriyet nasıl bir nimet diye sormayın sadece tahliye edilen mahkuma yada esaretten yeni çıkmış savasciya.
aşk nedir diye sormayın leylaya mecnuna yada en içli şaire
arada bir köşeleri kollayin bir bakın ki ne garipler var aşkin destanını ezberden söyleyen yürekten makes bulan.
ne acizler var hurriyete esir olmayi arzulayan.hurriyete uzaktan nemli gözlerle bakan.
kötü ve iyinin ötesinde bir gereklilik bu
ne zalim ne masum olmak çözer bu sorunu
öyle bir şey ki hayat denen bu kavga;
tek ölüm bir çok ölü var
ve yaşayanlar onları sadece gömüyorlar.
o yüzden deme bana yok sen kötüsün
o yüzden deme bana tanrı merhameti seni korusun
ne bir gerçekliği var söylediğin sözlerin
ne çektiğimiz acılar kadar gerçek sahte merhametin
ben değilim o yüzden sana isyan edecek
sadece bir gereklilik bu, belki gerekecek belki gerekmeyecek
ne bir duygunun tatmininde sana duyarım özlem
ne bir karşılık bulursun kendine içimde duyduğum sadece öfkem
yani bırak bu ben yüceyim saçmalığını
yüceltmek değil sorun, sorun gerçeğin alçaklığı
bir zorunluluğun itelediği bedende günlerim sıralanmış
yaşamak değil bu o yüzden
sadece herkes yaşamaya aldanmış
yani özeti şudur gerekliliğin;
şimdi bu sensin bu da olması gerektiğin
varsa iyi ve kötü bunların arasındasın
ama bu önemli değil ne olursan ol sadece gerekliliğini yaşarsın.