E vet biliyorum orospu çocugusun
R ayban gözlüğünü çok seviyorsun
K adınların dilinden çok iyi anlıyorsun
A bazalık için kıçını yırtıyorsun
N eyse zaten sen yağmur'u seviyorsun.
Git.
Gençliğimi, neşemi al,
Git.
Belki daha iyi böylesi
Bilirsin sevmem vedaları
Haber vermeden git.
Aslında hep sen haklıydın.
Ne haddime sevmek?
Ben ki bahçendeki solmuş çiçek,
Ben ki, yönünü kaybetmiş o küçük balık.
Ben ki, çölde kaybolmuş bedevi,
Senin gibi yağmurlara hasret,
Yaşadığı yerden habersiz,
Tek bir nefesine muhtaç.
Istedim ki, yağmur yağsın
Güneş açsın arkasından.
Istedim ki, bir serap ol.
Ama gerçek olsun bu sefer.
Bilmezdim yağmur asla yağmaz,
Serap dediğin gerçek olmaz.
Ben olmayan bir şeyi sevmiş,
Olmayan bir şeye heves etmişim meğer.
Git,
Gençlik, neşe...
Al hepsini git.
Hiç ses çıkarmadan,
Yüreğim uyanmadan git.
Özlediğim her şey gibiyim bugün...
Dost meclisini kursak yine şöyle dört köşe...
Masamızda bir tek kaybettiklerimiz eksik olsa...
Mezemiz ise efkarımız...
Kadehteki mey ise dökülen göz yaşları...
Sağ yanımda keman eşlik etse mırıldanmalarıma...
Mızraplı tambur dem vursa bir yandan , yaşanan onca şeye...
Cümbüş'ün mayhoş tadını hissetsem içimde...
Dinecekken sızım , kanun başlasa konuşmaya...
Ud bir köşede sırasını beklese...
Sen diye bir şey olmasa , ben hiç büyümesem...
Özlediğim her şey gibiyim mirim...
Ne sözün itibarı var artık ne de o sevginin gerçekliği...
00:42
31.07.14
Çocukken kar topunun içine yumurta koyup otobüsün camlarına atıp kaçan bir ruh hali...
Gece
idama giderken gülümseyen asinin
gülüşü kadar kutsal..
Karanlık..
Işıksız bir gökyüzü
Yıldızlar kaybolmuş
Ben sadece ben dünyaya göğüs geren
bir alkolik çocuk
Sen
Sıcak bir his bedende
Sevginin derinliklerinde
Yerini alan
sessizce
olması lazım içinde okuma isteği
ekşi hayranlarının burada artar entelliği
herkeste var bir 11. nesil kinliği
naptı size bu cocuklar öğretmeye geldi yazarlığı.
Bir sen lazımdın zor zamanlarımda,
Bir de deniz kenarında çay içerken yakamoz,
En sıcak anda esen bir rüzgar olmalıydın beni rahatlatacak,
Bir de ömrümü adayacağım kadınım...
En güzel yerlerindeyim bütün şarkıların,
Daha; bestelenmemiş müziklerin nakaratlarında.
Gözlerindeyim bebeklerinin,
Evrenin en mükemmel lütfundayım, bakışlarında..
umut bir yara bandidir
lakin iyilesmek icin yarayi acik birakmak lazimdir
umudun tam da bu nedenle fazlasi zarardir.
dagdaki ayi bile senden kibardir
askolsun minik beyinli, trip dedigin sanattir
ğ ile baslayan bir kelimenin varligi bile senden fazladir.
edit: sairler eklesin. incelikleri anlatayim.
edit2: cok vurmayin yine de.
Bir metro aksamıydı yine
Evvel günler önce
Yine aynı duraktan binmistim
Gökyüzünde yine aynı sarkı
Aynı somurtkanlıkla bakıyorlardı
Yüzüme
Ne dersin
Devam eder mi bu böyle
Sımsıcak bir gülümseme
Bir tevazu esliginde
Dagılır mı yeryüzüne.
Siyah paltosunun boğazına değen son düğmesini de ilikledi
Uzun bir nefes çekti içine, ve
Soluğunun yeryüzüne karışmasını izledi
En beyaz haliyle
Gözlerini binalara yöneltti
Bu sokaktan son geçişiydi ne de olsa
Biraz duygusallaşması gerekiyordu
Oysa onun bünyesi bu tarz saçmalıkları barındırmayacak kadar siyahtı
Siyah botlarına baktı, kaldırımlara eziyet edercesine sert adımlar atmaya başladı
Eli titreyerek cebine gitti,
Dokunduğunun cüzdan olmasındansa sigara paketi olmasını diledi
ihtiyacı olan şey para değildi
Babası durmadan para sıçardı
Ve o babasının bokluklarıyla büyümüştü
Kendine ait tek şey; nefesiydi.
Sigara dumanına karışan nefesi.
Ateşi sevmiyordu, çakmaklara hiç ısınamamıştı
Bu bembeyaz örtünün arka planda olduğu bir fotoğrafa sıcaklık yakışmıyordu
Saçını ve paltosunu beyazlaştıran küçük tanecikler zaten yeterince rahatsız ediciydi
Siyah saçlı kadını geldi aklına,
Dudaklarında karanfil tadı bırakan kokuya sahip, beyaz vücutlu kadını.
Ona hiç dokunmamıştı
Ama uykusunda sayısız kere seviştiklerine yemin edebilirdi.
Terk ediyor olmanın en acı kısmı onu da öldürmek miydi?
içinde daha fazla yaşatamazdı ki, daha fazla besleyemezdi utanmaz düşüncelerini
Gitmeliydi,
Onun için değil, siyahı korumak için dönmeliydi bu sefer arkasını.
Adımlarını hızlandırıp saatine baktı
3 dakikası vardı, 3 yıldır buradaydı
Vedalar artık lüzumsuzlaştı onun için
Bir daha gözlerini aramayacağı birine, görüşürüz diyemezdi
Hoşça kal da diyemezdi, çünkü bu durum hoşnutsuzluğun dibiydi
Hiç yaşanmamış anılarıyla hoşça kal demek...
Onun tarafından ıslatılmamış dudaklarıyla veda etmek...
Tütün kokan buz kesmiş ellerini ceplerine attı
Son kez kendinden izler bırakıyordu yeryüzünde
Bu sokaktan son geçişiydi ne de olsa
Babasının yanına gidiyordu
Bitmiş tükenmiş beyazlığı çiğneyerek,
Karışıyordu, edebi karanlığa.
Lise 2deyken sevdiğim çocuk bi kızla sevgili olmuştu ben de acımdan şunu yazmıştım. Yazdığım ilk ve tek şiirdir.
'' Ne güzel bakardın öyle
Bir çift yeşil gözle
Gördüm ki çok sey değişmiş
Aramıza girdi gireli o kaltak Ayşe. ''
yağmur damlasında
gözlerimdesin
karla karışık hayalim
avucumda bir damla
sanki sihirli küre
ne macera ama
dur gitme
dur
yaz yağmurum
gölgeni bırak
gölgeni
hicranıma.