olmayan bölümdür. sözel bölümünü öyle bir hale getirmişler ki halihazırdaki bölümlerden birini bile "seçilebilecek" en güzel bölüm olarak nitelendiremiyoruz.
öte yandan hukuk, siyasal ve uluslararası ilişkiler'in neden sözel yerine eşit ağırlık olduğunu hiçbir zaman anlamadım. matematik, geometri ve coğrafya ile bir ilgisi olmadığı gibi tarih ve felsefe ile çok ilgisi var bu bölümlerin.
bir sözelci olarak konuşuyorum ki, sözelde seçilecek güzel bölüm yoktur. asla bir sayısalcı kadar maaş alacak bir iş bulma garantisi vermez. yine eskiden iyi olan bölümler vardı sözelde, ancak onları da sözelden aldılar. geriye sadece öğretmenlikler kaldı ki, o öğretmenlikler de sınırlı işte. o yüzden baştan kolaya kaçmayarak, sayısal okumak daha avantajlıdır. *
halkla ilişkiler ve tanıtımdır.
öğretmenlik seçersen atama beklerken ölme ihtimalin yüksektir. son on yıldaki tarih,türkçe,sosyal bilgiler öğretmenlik atamalarına bakarak anlayabilirsin.
bölüm seçersen bi sene verilip diğer sene verilmeyen formasyonla rus ruleti oynarsın ki diyelim formasyon almadın bu ülkede tarih,edebiyat,coğrafya mezunlarının tam anlamıyla istihdam edildiği net bi alan yoktur.
gazetecilik, gazeteci olmak için inan bana 4 sene boyunca dirsek çürütmene gerek yok. herhangi bir gazeteye,basın ajansına gir araştır kaçı alaylı kaçı bölüm mezunu. gazetecilik okumak demek akabinde polis olmak için senelerce kpssye hazırlanmak demektir.
radyo sinema tv, çalışma saatinin sabah 7 akşam belirsiz olmasıdır. bunun adı da siktiğim sektöründe esnek çalışma saatlerine uygun çalışma arkadaşları diye geçer.
setlerde ömrün çürür. bütün rejiden,yönetmenine,götünü başını aça aça ünlü olmuş kilosundan ağır egosu olan sözde oyuncularına kadar herkesin ağız kokusunu çekersin. rts okuyanların ortak hayali bir david fincher,hitcock,tim burton ne biliyım bi stanley kubrick olmaktır ama hayalin sonu alt komşunun evladım televizyon göstermiyo bi bak hele diyaloglarıyla ya da peder beyin kumandayı uzatıp sizden kanalları trt1 den başlayarak dizmesini istemekle biter.
