sözde ermeni soykırımı

entry408 galeri18
    50.
  1. Türkiye'deyseniz eskaza başındaki ''sözde''sıfatını eklemeyi unutursanız, başınıza gelecekleri düşünmek istemeyeceğiniz hadisedir. Kanımca da ''sözde'' bi olaydır fakat savunan varsa da tartışmak en iyisidir, kaba kuvvetle birşey olmayacağı aşikardır, mantıklıdır.
    1 ...
  2. 51.
  3. sözde sıfatının patentinin türkler tarafından alınmasıyla kullanıma girmiş daha sonraları sözde kürt, sözde vatandaş gibi gelişmiş versiyonları icat edilmiş ama hala en popüler sözde isim tamlaması.
    0 ...
  4. 52.
  5. 53.
  6. Zamanında bütün dünya ülkelerine aşırı koyduğumuz için ve şu anda kıraathane tadında muhalefeti(maalesef ki)ezik iktidarı ezik bir hükümetimiz olduğu için kimilerinde harbi ermeni soykırımı denmeye çalışmaktadır.Sağolsun başbakanımızda bunun için çok değerli(!)bir çaba göstermektedir.Kanıt diyosunuz yok belge diyorsunuz yok bilmemne diyorsunuz oda yok ama 20-30 ülke bu doğru diyor.Bu doğru değildir.Bunlar burunların dikine gitsin ancak bir gün duvara çarparlarsa şaşırmam....
    0 ...
  7. 54.
  8. 55.
  9. 56.
  10. bu sözde soykırıma inananlara mutlaka sarı gelin belgeselini izletmek gerekir.
    3 ...
  11. 57.
  12. 58.
  13. sultan murad soyundan gelen türk asıllı fransız gazeteci kenize murad , ermeni soykırımıyla ilgili fransanın tutumuna tepkisini şöyle kaleme dökmüş ve fransız parlamentosuna karşı şu bildiriyi yayınlamıştır;

    "Fransa Parlamentosunun bu girişimi, entelektüel terörizmdir. Stalin ve Hitlerin başvurduğu yöntemlerdir" BU kadarı da fazla! Avrupanın küstahlık ve kötü niyeti, sınırlarının sonuna varmış durumda.

    Ama Türkiye, kesin olmayan Avrupa Birliği üyeliğinin muhtemel yararları uğruna bile olsa Avrupanın dayatmaları karşısında boyun eğemez.

    Dün, Avrupa Parlamentosu temsilcisi, Türiyenin Avrupa Birliği üyesi olabilmesi için "Ermeni soykırımı"nı kabul etmesini bir koşul olarak öne sürdü.

    Bu yetmiyormuş gibi, Rum Pontus ve Süryani soykırımlarının kabul edilmesini de bol keseden istedi. (Kimileri de olası bir "Kürt soykırımı" iddiasının eli kulağında olduğunu anımsatıyorlar.)

    HOLLANDADAKi TÜRKÜN ONUR DERSi

    Bugün, Hollandanın iki büyük siyasal partisi, "Ermeni soykırımı"nı kabul etmedikleri gerekçesiyle Türk kökenli Hollandalı adaylarını seçim listelerinden çıkardılar.

    ilkin, aydın onuru uğruna siyasal geleceklerinden vazgeçme cesareti gösterdikleri için bu insanları kutlamamız gerek.

    Kimi "aydınlar"a esin kaynağı olması gereken bir aydın onurundan söz ediyorum!

    Aslına bakarsanız, her iki yanda ciddi tarihçiler (tabii ki militan olmayanlar), soykırım olmuş olsun ya da olmasın, "soykırım"ı kabul etmek yerine hepimizin okumamız, araştırma yapmamız, bilgi edinmemiz, hoşgörü içinde tartışmamız gerektiği konusunda birleşmektedirler.

    ELEŞTiRiYORSUNUZ AYNISINI YAPIYORSUNUZ

    Bilgi sahibi olmadan onaylayan, dahası yasa çıkartıp cezalandıran bazı Avrupa hükümetleri, kendi ilan ettikleri düşünce ve ifade özgürlüğü ilkeleriyle tam anlamıyla çelişki içinde bulunmaktadırlar.

    Türkiye, Ermeni soykırımı olduğunu söyleyen ya da yazan kişileri yargıladığı için kınanıyor.

    Ama Fransa da soykırım olmadığını söyleyenleri yargıç önüne çıkartarak aynı şeyi yapmaktadır.

    YILLARCA ÖLÜM TEHDiTLERi ALDILAR

    En ünlü Osmanlı tarihi uzmanı Amerikalı Bernard Lewis, soykırım değil, iç savaş sırasında katliam olduğunu söylediği için Fransız mahkemesi tarafından mahkûm edildi.

    Bir başkası, seçkin Osmanlı tarihi uzmanı Fransız Gilles Veinstein, araştırmalarının sonucuna dayanarak soykırım olmadığını yazdığı için meslek hayatının tehlikeye düştüğünü gördü.

    Kendisi ve ailesi yıllarca ölüm tehdidi aldı.

    Bundan sonra da bu konuda ağzını açamadı.

    iNSANI SUSTURMAK ENTELEKTÜEL TERÖRiZM

    insanları korkutarak bir konuda konuşmasını ya da yazmasını engellemeye "entelektüel terörizm" adı verilir.

    Üstelik bu, insan hakları ve ifade özgürlüğü şampiyonu olan bir ülkede olmaktadır.

    Daha da beteri, Ermeni soykırımını kabul etmeyenleri beş yıla kadar hapisle ve on binlerce Euro para cezasıyla cezalandırmayı öngören bir yasa çıkartması için Fransız parlamentosuna büyük bir baskı yapılmaktadır.

    Bu türden bir mahkûmiyetin Fransada mesleki ve toplumsal bir ölüm anlamına geldiğini ve ayrıca hiçbir gazete ya da yayınevinin sizi yayınlamaya cesaret edemeyeceğini söylemek gerekmez bile.

    YOLUNUZ HiTLER VE STALiNiN YOLU

    Siyasal çıkarlar doğrultusunda tarihin yeniden yazdırılması, Hitler ve Stalin türünden diktatörlerin her zaman yaptıkları bir şeydir ve bunun büyük felaketlere yol açtığı çok iyi bilinmektedir.

    Bundan dolayı, "Ermeni soykırımı"nı kabul etmeyenleri mahkûm etmeyi amaçlayan yasa tasarısına tepki olarak, birkaç ay önce, Fransanın en büyük tarihçi ve yazarları da aralarında olmak üzere 600 kişi, "Tarih için Özgürlük" adını verdikleri bir topluluk kurdular ve gazetelerde bir açık mektup yayınladılar.

    FRANSIZ TARiHÇiLERiN MEKTUBUNA KULAK VERiN

    Mektubun bir bölümü şöyle:

    "Özgür bir devlette, bir tarihsel gerçeği tanımlamak ne parlamentonun, ne de yargı erkinin işidir. Devletin siyaseti, gerisinde çok iyi niyetler de olmuş olsa, tarihin politikası değildir.

    Özellikle 13 Temmuz 1990, 29 Ocak 2001 ve 23 Şubat 2005 tarihli yasa maddeleri, bu ilkeleri ihlal ederek tarihçinin özgürlüğünü kısmakta ve cezayla tehdit ederek, araması ve bulması gereken şeyi ona söylemekte, ona yöntemler buyurmakta ve sınırlarını saptamaktadır.

    Demokratik bir rejime layık olmayan bu yasa maddelerinin yürürlükten kaldırılmasını talep ediyoruz."

    * * *

    Önümüzdeki 12 Ekim 2006 tarihinde karar verecek olan Fransız parlamentosu, onları dinleyecek mi acaba?

    KENiZE MURAD

    Yargıladınız

    Kenize Muradın "Yargıladınız" dediği, islam tarihi ve Müslümanlar ile Batı arasındaki ilişkiler konusunda uzman olan Bernard Lewis, Princeton Üniversitesinin Yakın Doğu Araştırmalar Kürsüsünde görevli. 1916 Londra doğumlu olan Lewis, özellikle Osmanlı tarihi konusunda otorite kabul ediliyor ve kendisi "savaş sonrasında islam ve Ortadoğu konusunda en etkin tarihçi" olarak sayılıyor. Lewis, 1993 yılında Le Monde Gazetesine verdiği bir demeçte 1915 yılında Ermenilerin Osmanlılar tarafından öldürülmesinin bir soykırım olmadığını, savaşın bir yan ürünü olduğunu söylemişti. Pariste bir mahkeme bunu Ermeni soykırımının inkarı olarak kabul etmiş ve tarihçiyi sembolik olarak 1 Frank para cezasına çarptırmıştı.

    Susturdunuz

    Kenize Muradın "Susturdunuz" dediği, 1998den beri College de Franceda tarih profesörü olarak görev alan Gilles Veinsteinın da uzmanlık alanı Osmanlı tarihi. Türk tarihi bölümünün başkanı olan Veinstein, 1915 olaylarının soykırım olarak tanımlanamayacağını, bunun Ermeni milisler tarafından kışkırtıldığını söyleyerek Ermeni diasporasının tepkisini çekmişti. Bunların sonucunda Veinstein ölüm tehditleri almış ve meslek hayatı tehlikeye girmişti. Ardından da sessizliğe bürünmüştü.
    5 ...
  14. 59.
  15. (bkz: dinime kufreden musluman olsa)*

    yakın zamanda bir araştırma ekibi kurulabilirse adının türk soykırımı olarak değişeceğini düşündüğüm deli saçması.
    1 ...
  16. 60.
  17. gün itibari ile konuyla alakalı bir gelişme mevcuttur.

    http://www.nethaber.com/?h=69800
    1 ...
  18. 61.
  19. sayıları bir milyonun yanından geçmeyen, zamanında ilgili bölgedeki ermenilerinin dogu tarafına yerleşmeye giderken hastalık, vb. durumların sorumlulugunda onlara refakat eden osmanlı askerleriyle beraberce ölmesi ve bundan önce ermeni çetelerinin türk köylerini basarak köyleri ateşe verip masum türkleri öldürmesi olaylarının sonucundan türkiye'yi morfinlemek isteyen bütün düşman devletlerin ve türkiye içinde kendini türk sanan bazı insanlık dışı varlıkların kabul ettigi ve varsaydığı bi teori.
    1 ...
  20. 62.
  21. sadece sözde soykırım söylendiği gibi sözdesi bu kadar problemse gerçeğinin nasıl olacağını düşünmek bile
    istemiyorum
    0 ...
  22. 63.
  23. parçalanamaz bir tamlamadır.ermeni soykırımı denilecekse mutlaka başına sözde eklenmelidir.tarih biliminin ne kadar zayıf ve yetersiz olduğunu gösteren bir olaydır aynı zamanda.
    80 yıllık muamma.80 yıl önceki bir olayı(olup olmadığı muamma) bile tam olarak aydınlatmak mümkün değil,şaka gibi.gel de sümerlerin varlığına inan şimdi.
    entry girmesi zor bir başlıkmış aynı zamanda.
    0 ...
  24. 64.
  25. insan olan kişiye keşke vakti zamanında kırsaydıkta şimdi uğraşmasaydık dedirtecek kadar bıkkınlık ve sıkıntı veren bir iftiradır.
    2 ...
  26. 65.
  27. 66.
  28. 67.
  29. adı üstünde "ermeni soykırımı." yani; "ermeniler yapmıştır" diye iğrenç espri yapmama neden olan durumdur.
    0 ...
  30. 68.
  31. 1915 yılında bir milyon ermeniyi suriye ye sürmüşüz dogru, yarısıda yolda hastalıktan, açlıktan ve çete saldırılarından ölmüş doğru. ama bütün bunlar için bile bizi nazi almanyası ile aynı kefeye koyamaz kimse. büyük bir trajedidir doğru ama soykırım değildir. Ayrıntılı bilgi için Emre Kongar ın tarihimizle yüzleşmek adlı kitabına bakmanızı tavsiye ederim.
    0 ...
  32. 69.
  33. eğer lisede öğrencilerimiz "akıllı olan sayısal seçer, aptal olan sözel." mantığıyla yönlendirilir ve bir sürü boş mühendis* yetişir sözel bölümlere yönelen olmayıp tarihçi de yetişmezse, yetiştiremezsek daha bunlardan çok çekeriz. işin kökenine inmek lazımdır.

    edit: eksi oylayan arkadaşla konuşmak istiyorum ulaşsın bana.
    0 ...
  34. 70.
  35. çok komik bişey bu ya.tartışılması bile komik. osmanlıların dünyayı yönettiği zamanda katletmediği ermenileri, birinci dünya savaşında her taraftan darbe alırken ''ay canım sıkıldı ermenileri katledeyim bari'' şeklinde düşünüp avrupalıları falan bırakıp katletmesidir. tüm mantık kurallarına aykırı. hala nasıl gündeme getiriyorlar ve biz de bunlara cevap veremiyoruz bilmem.
    1 ...
  36. 71.
  37. ermeni soykırım diye bir zırva yoktur, orhan pamuk ve yandaşları onun kulu ve elçisidir.
    1 ...
  38. 72.
  39. Osmanlı devleti zayıflamaya başlayıp, misyoner okulları kurulup, hemen her konuda Avrupa'nın müdahalesine maruz kalınca, Türk-Ermeni ilişkilerinde de bir bozulma devri başlamıştır. Bazı devletler, Osmanlı devletini bölerek bölgesel çıkarlarına ulaşabilmek için, Ermenileri Türk toplumundan koparmayı hedeflemişlerdir.

    Özellikle Avrupa'nın bazı büyük devletleri "ıslahat" adı altında bir yandan Osmanlı devletinin iç işlerine karışırken, bir yandan da Ermenileri Osmanlı yönetimine karşı teşkilatlandırmışlardır.

    Böylece ülke içinde ve dışında teşkilatlanan ve silahlanan Ermeni komiteleri ile Ermeni kiliselerinin kışkırtıcı faaliyetleri sonucunda, Ermeni toplumu yavaş yavaş Türklerden uzaklaşmaya başlamıştır.

    Türklerin iyi tutumuna karşın, yabancı devletlerle işbirliğine girmek suretiyle Türklerle mücadeleye başlayan Ermeniler, Batının desteğini alabilmek için kendilerini "ezilen bir toplum" olarak göstermeye ve "Anadolu üzerindeki egemenlik haklarını Türklerin gasp ettiği" iddiasını dile getirmeye başlamışlardır.

    Islahat Fermanı ile müslümanlar ve gayr-i müslimler hukuk önünde eşit statüye getirilince ayrıcalıklarını kaybeden Ermeniler, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonunda Rusya'dan, "işgal ettiği Doğu Anadolu topraklarından çekilmemesini, bölgeye özerklik verilmesini veya Ermeniler lehine ıslahat yapılmasını" istemişlerdir. Ermenilerin bu talebi, Rusya tarafından kısmen kabullenilmiş, Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından imzalanan Yeşilköy, eski adıyla Ayastefanos Anlaşması ve daha sonraki Berlin Anlaşması’yla Ermeni sorunu uluslar arası bir boyuta taşınmıştır. Böylece, Türkiye’yi bölmek isteyen yabancı güçler, Türk-Ermeni ilişkilerine müdahale etmeye başlamışlardır.

    ingiltere ve Rusya tarafından tarih sahnesine sunulan Ermeni Sorunu, aslında emperyalizmin Osmanlı devletini yıkma ve paylaşma politikasının bir uzantısıdır. Sözde Ermeni soykırımı iddiaları ve yalanları da işte bu politikanın propaganda ürünüdür!..

    Atatürk' ün sağlığında Ermeni meselesi niye gündeme gelmedi. Çünkü, ulusal ruh vardı, tek yumruk vardı. Bugün bence devlet sisteminde bir laçkalık vardır. *
    0 ...
  40. 73.
  41. türkiye'den bir taşşaklı adamın da çıkıp, '' kestik lan nolacak, sıkıyor ise gelin siz de bizi kesin'' diyemediği meseledir. zira, adımız ulu, dötümüz kuru. kimse, yunanlılara niye türkleri kestiniz, ingilizlere, italyanlara, fransızlara afrika'nın anasını ağlattınız, amerikalıya kızılderililerin iliklerini kuruttunuz, hollandalılara ''endonezya'da ne işniz vardı'' diyemiyor. herkesin bir tarafı bize kalkıyor. ormanda kimin sesi çok çıkıyor ise, kral odur. öyle '' biz yapmadık, biz iyiyiz, bizi kandırıyorsunuz.'' demeyle olmaz. hem gurlemek hem de yağmak lazım, efendiler.
    3 ...
  42. 74.
  43. çok sayıda ermeninin zamanın şartlarından (savaş, iklim ve coğrafya gibi nedenlerle) ölmesinin yıllar yıllaar ardından çeşitli çıkarlar için ortaya atılmış fasa fiso.
    edit : evet ermeniler öldürülmüştür ama bu bir soykırım değildir
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük