s(özde) soykırım. bence de bu sorunu düzgünce masaya yatırabilecek gerçek bilgi ve donanıma sahip gerçek tarihçilerimizin yoktur. fakat bir durum da vardır o ki savaş bölgesi dışında bursa, izmit, kırklareli, tekirdağ, sinop'da da ermenilere neler yapıldığını bilmeden tarihcilerimiz bir araştırsa olayı çözerler demek yanlıştır. maalesef ki maalesef olay devletin kendi illegal uzantıları ile kendi vatandaşını sistematik bir şekilde yok etmesidir.
birinci dünya savaşı sırasında jöntürklerin liderliğindeki kişilerin ermenilere karşı bir soykırım uyguladığı söylentisini içerir. ermenilerin göç sırasında çeşitli hastalıklar, iklim, savaş koşulları gibi sebeplerden dolayı değil de kasıtlı olarak bir kıyıma gidildiği savunulur. oysa ki durum sadece savaş koşulları ve göçün getirdiği çeşitli olumsuz koşullardan ibarettir .
lafla diliş olmaz efnim. bırakınız kabul etsinler, bırakınız geçsinler, geç,rs,nler. onlar kendi çapında oynasınlar. sevinsinler alkışlasınlar. abd kabul etse kaç yazar etmese kaç yazar. gelip bize ermenilere toprak ya da para verin diyecek halleri yoktur. deselerde alırlar babayı.
karakteri zayıf türk görsel medyasının ısrarla ve ısrarla senato oylama sonuçlarının ne olacağını belki de diğer dünya medyalarından çok daha fazla gözümüze sokması ile her yıl ya da kaç yılda ise artık önümüze sunulan tarihi olayların abartısı.
Sözde soykırım:
1)3t planının başarılı olabilmesi için uydurulan bir yalandır: Tanıtma,Tazminat ve Toprak.önce bir ülke olarak Ermenistan'ı tanırsınız,sonra uluslararası hukuk yollarıyla savaşta kaybettiklerinin tazminatını isterler,o da başarılı olursa ülkemizde daha önce yaşayan dedelerinin evlerine karşılık gayrimenkul yahut belirli bir toprağı isterler.kısaca planları bu.
2) sözde soykırımın gerçekten tartışılabilmesi için önce Ermenistan'ın eski arşivlerini açması gerekmektedir .eğer tarih konuşulacaksa,belgelerin konuşması gerekiyor, insanların değil.
3)Ermeni bir dededen gelen biri olarak,bunun bir savaş dönemi olduğunu,karşılıklı çok fazla kayıplar verildiğini birinci ağızdan dinledim.dedemin kardeşi o dönem annesinin kucağında Türkiye'den kaçmak zorunda kalmış,dedemi taşıyamadıkları ve yaşça daha büyük bir çocuk olduğu için Türkiye'de bırakmışlar.
4)eğer her savaş dönemi bir soykırım olarak nitelendirilecekse,o zaman bu mantıkla Hindistan Pakistan'a,israil Filistin'e,vs.. herkes hukuksal yollara başvursun.bir taraf katil,bir taraf da katledilen olarak her savaş için taraf tutulsun,bir de bu başka ülkelerin meclisleri tarafından oylansın,yarın-öbür gün bu alınan meclis kararları da bize politik anlamda bir şeyler yaptırabilmek için kullanılsın.
5)hayatı boyunca havasını solumadığı,topraklarında hiç yaşamadığı bir ülkenin,bu da yetmez gibi sorsanız haritada yerini gösteremeyecek bilgide üyelerin olduğu başka ülke hükümetlerinin,kendi tarihimizi oylamasının ne kadar yanlış ,ne kadar kötü emeller için kullanılabileceğini tahmin etmekteyiz.
6)her savaşta ölen insanlar vardır.bu nedenle ölü Ermeni fotoğraflarını insanlarla paylaşmanızın hiç bir anlamı yoktur.aynı şekilde Türklerin de bu çatışma esnasında çekilmiş ölü fotoğrafları vardır;günümüzde de hala öldürülmüş Türklerin yeni toplu mezarları kazılıp bulunmaktadır.
7)bütün parasını diğer ülkelerde bu davayı tanıtmaya adayan, sonunda Türkiye'yi de bu davayı kabul etmek zorunda bırakmak isteyen bir halk var.herşeyden öte, bunun için çalışan çok yüksek gelirli örgütleri var.bu örgütlerden bazısının yıllık geliri Türkiye cumhuriyeti yıllık gelirinden fazla.bayrağı bile ağrı dağı amblemli olan,bu kadar para harcayarak yaşadıklarını uluslararası arenada bir acitasyona çeviren,her ülkede bu konuda lobi faaliyetleri yürüten bir ülkenin anlattığı hikayedir soykırım
Olmayan soykırımdır efendim. Şöyle ki; 1915 te meydana gelen bazı olaylar sonucu hem Türkler büyük kayıplar vermiştir hem de ermeniler. 1915'te meydana gelen bu olaylara soykırım denemez çünkü soykırım ve soykırımın suç olarak kabul edilişi daha ileri bir tarihe tekavül eder. Bu sebeple o tarihte Türkler ermenilerin soylarını kırmış dahi olsa yasalara göre bundan dolayı yasal bir bedel ödemeleri söz konusu olamaz.
genellikle bilmeden telaffuz edilen resmileştirilmiş slogandır. bence de 1915 olaylarının adlandırılacağı ifade soykırım olmamakla birlikte, bu sözü kullanmaya heves etmeden önce kişilerin biraz merak edip olaylarla ilgili birkaç farklı kaynağı okumalarını ve bilmedikleri bazı bilgiler karşısında biraz şaşırmalarını öneririm. "soykırım" iddiasına karşı çıkmak başına sözde ifadesi koyup 1915'te hiç ermeni ölmemiş gibi gözlerini kapatıp bağırmakla değil, konunun detayını ele alıp ermeni tarafının aşırı iddialarının aşırılıklarını ortaya koyan bilgi ve belgelerle olur.
duya duya kusma noktasına geldiğimiz sözde ile başlayıp giden ifadelerin biri daha. bu mesele dışında birçok şeyde de kullanılır bazen de komik olmaya başlar. güneydoğu da çatışma olur bir örgğt yöneticisi öldürülür, arkasından haberlerde şöyle bir ifadeyle olay aktarılır: " ... kırsalında düzenlenen operasyon sonucu örgütün... bölgesinden sorumlu sözde üst düzey yöneticisi ölü ele geçirildi."
haberin verilişindeki tarafsızlığa değinmiyorum. ama burdaki "sözde" kelimesi biraz sırıtıyo gibi. tamam örgütü yasal görmüyosun anladık. ulan o örgütün sözde dediğin yöneticisi kaç askerinin öldürülme, kaç köyün basılma emrini vermiş
devletin büyük zararlar vermiş hala nasıl sözde yönetici oluyor? sözde olsa bunları yapamazdı değil mi?
ermeni meselesinde de aynı şey var. sözde .... kalıbı. haberin verilişindeki kelime öyle garip kaçıyo ki . yani o kelime oraya sıkıştırılmazsa halkımız bu soykırımın olduğuna inanır tarzında sözde ile başlayan cümleler... böyle bir ifade ne dilimizin kurallarına uyar, ne mantığa. ermeni soykırımı iddiaları şeklinde bir ifade kullanırsın olur biter. iddia da zaten bir tarafın ortaya attığı kesinleşmemiş fikir veya olaylardır. eğer halkın bu aşamadan sonra hala iddia ile gerçek arasındaki ayrımı anlayamıyorsa o da senin verdiğin eğitimin kalitesindendir.
"bizim halkımız gerizakalı ve aptaldır onun için ne zaman ermeni soykırımı ifadesi geçse başına sözde kelimesini yerleştirmeliyiz"anlayışı bize fayda sağlamaz...
her zaman savaşta kazanan türklerin masabaşında kaybetmesi ve seni savunuyor gibi yapan hükümetlerin aslında masa başında kaymetmeleri için tasarlanmış bir dümen.
bugün bunun için bir çok sanatçı, yazar vb. kişilerin ermeniler için matemlerini paylaşacakları günmüş. biz ne zaman kendimize bu kadar yabancı olduk. neden mal gibi okumadan araştırmadan, arşivlerimizde binlerce belgesi bulunmadan ahkam keser olduk. hele o canlı yayına katılan türk yazar ve sanatçı müdveddeleri tarih profesörleri size açıklama yaparken bile neden bu kadar kayıtsız ve adi olabildiniz? gerçek şeyleri açıklarken nasıl milletin yüzüne baka baka bunları umursamadınız?
acıyı paylaşırken, aslında işin içine çomak sokmaktan başka gayeniz olmadığını adı gibi biliyor türk ve ermeni milleti. buna alet olan aydın demek zorunda kaldıklarımız ise artık sadece kukla.
şu gün bu yürüyüşü ''o olaylarda bir çok insan öldü bunu anmak için yapıyoruz'' deselerdi. bir çok kesimden destek alabilirlerdi. bu olaylarda sadece ermeniler değil o topraklarda birçok insan öldü. bırakın ermenileri, müslümanları süryani köylerini basıp orada birçok insanı öldürenler ermenilerdi. hangi ermeni bunun yasını tuttu ve bundan dolayı özür diledi?
umarım bugün bu yürüyüş olaysız biter, bu da türk milletinin başına kalmaz.
kabul eden insanın aklından zoru vardır, hayır kime yaranmaya çalışıyolar , biz anıyoruz biz paylaşıyoruz diyerek ermenniler yaptıkları apartmanda daire mi verecekler ? kendi milletinin arkasından bakıp bunlar geri zekalı bunlar insafsız derken sen onların içinde bulunmuyor musun ?
belki zamanında olmuş olabilir ama abartıldığı kadar büyük değildir. bugün en büyük tepkiyi veren orospu çocukları kendi ülkelerinin tarihine baksınlar. Biz yapınca soykırım, onlar yapınca düzen sağlamak için yapılmış temizlik.
soykırımın kelime anlamını bilmeyen bünyelerin icat ettiği "şey " dir. illa ki acılar yasanmıştır o dönem belli ki ama buna soykırım demek mantık olarak pek mümkün değil.
herhangi bir duruma soykırım demek için katı bir ideolojinin varlığı şarttır, misal; faşizm. daha önemlisi soykırım diyebilmek için ermenilere karsı tutumun tüm ülke çapında aynı olması gerekir. ağrı da kars ta ermenilere "soykırım uygulanırken", istanbuldaki, izmirdeki ermenilerin de durumuna bakmak lazım. şayet ülkenin heryerindeki ermeniler toplanılıp sürülse, kamplarda toplansa belki soykırımdan sözedilebilirdi, 1915 olayları iki halkın yüzlerce yıllık tarihinde -evet yaşanmaması gereken- fakat yaşanmış acı bir tecrübedir ama asla bir soykırım değildir.
1915'ten 1925'e kadar uzatılmış hede! e bu işi tarihçiler değil, siyasetçiler tartışır ve çözerse bundan daha doğal bir şey olamaz. buna göre yalnız osmanlı değil, kurtuluş savaşı ve cumhuriyet türkiye'si de suçlu. ulusal onuru tatile göndermeye devam edersek, bu işin günümüze kadar yolu var. demedi demeyin...