en asil duyguların insanıdır. bir bakarsınız arkadan bir araç yaklaşıyor. su birikintisine gözünüz çarpar. ardından kendinizi tam kasarak kaçmaya çalışırken, birden araç yavaşlar ve usulca su birikintisinden geçer. siz de eyvallah deyip yolunuza devam edersiniz.
direksiyon dersinde yapmıştım bunu. yaşlı bir teyze geçiyordu, yol kenarında da su vardı, yavaşladım. yanımdaki eğitmen bassana gaza neden yavaşlıyorsunuz hammet bey dedi, ses çıkarmadım, gecikeceğiz hammet bey, gaza basın dedi tekrar... gözbebekleri büyümüş şekilde bana bakıyordu kokoş eğitmen... teyzenin yanından yavaşçana geçtim, kadın gülümseyerek elini salladı, ben de hangi dürtüm şeyolduysa artık bilmiyorum kornaya bastım, devam ettim yola. yanımdaki kadın demesin mi kornayı amacı dışında kullanmayın beyfendi... nassıl sinirlenmişsim böyle görseniz ! eeh yeter ulan kaltak deyip buna bir tokat attım. canın cehenneme seni duygusuz inek, kadın orda gülümsemiş kornaya bastıysam ne olmuş yani, kafamı çıkarıp gülümseyerek el mi sallasaydım eşşek suratlı amerikan maymunu püh senin yüzündeki 3 kilo makyaja, bari makyajından utan dedim ! sonra etraf bulanıklaşmaya başladı, giderek daha da bulanıklaştı... sonra bir anda teyzeyi geçtiğim anın hemen sonrasına geri döndüm. kokoş kadına tamam dikkat ederim deyip yola devam ettim.