yıllardır müdavimiyim şu pandemi döneminde yaptıkları iş kadar iş yapmamışlardır herhalde. ne zaman bir starbucks şubesine gitsem önünde bir kuyruk. eskiden bu kadar kuyruk yoktu. paket servis ve gel al yöntemini en iyi kullanan kahvehane zinciri türkiye'de.
1 kahve alıp saatlerce oturabilirsiniz ama ne zaman gitsem masalar pislik içinde. Pek uzun uzun oturasım gelmiyor. Sanırım kimse oturmasın diye temizlemiyorlar. Küllükler dolu sizden önceki bardaklar ortada. En mantıklısı al çık.
Boktan bir kahveye sahip kahve dükkanı. Zaten bizim ülkemizde kahvesinin pek önemi yok önemli olan cadde de yürürken elinden tuttuğun ve bunu bir statü sandığın karton bardağı.
amerika'da çay kültürü yok... haliyle geçip oturabileceğin bir kahvehane veya çay ocağı da yok.
biriyle iki dakika oturup iş konuşacağın zaman, ya da dur lan bir kahve içeyim dediğin zaman, haa neyse şurada starbucks varmış dersin.
sıradan bir benzin istasyonunda veya markette bile kahve vardır genelde 1 dolardır. gider starbuckstan 1 buçuk dolara falan bir kahve alır içersin.
aynı eskiden artislik olsun diye mcdonald's önünde buluşması gibi hava atılacak bir algıya sahip nedense.
filmlerin payı var. ancak filmlerdeki gibi şu karton kutuda çin yemeği işi nasıl tutmadı onu anlamıyorum bir tek.
Dünya'da En fazla şubesi olan ülkerden biri Türkiye'dir.
italya, almanya, hollanda, Fransa, ispanya gibi ülkelerden kat kat fazla.
Ahh o story'e bardak atma sevdası olmasa...
bok gibi mekan ahaha. sütlü kahveye 20 lira verip tahta taburede sıkış tepiş oturunca çok sikik görünüm oluyor. buraya giden denyo arkadaşım varsa onunla kontağımı kesiyorum.
şu kahveyi kim hava malzemesi için içiyorsa beynine giden kılcal damarı sikeyim onun. ha burdan kahve içen insanı hava atıyor diye zannedenlerin de kafasını ayrı sikeyim. amk kahvemizi alıp dışarda,ofiste içemez olduk ya.
