Starbucksın en yakın zamanda çevresine güvenlik şeridi oluşturup, orantılı güç kullanarak, tazyikli su ve gaz bombasıyla dağıtması gereken insanlardır. bir gün dahi onlara bakmasalar geceleri sıçrayarak ve çığlık çığlığa uyanıp, starbucks kapısına kamp kurup ilk geleni bekleyecek olan bu insanların psikolojik bağımlılıklarının, afrikada can çekişenlerden genetik olarak miras kaldığı gibi söylentiler dolaşmakta, bilim adamlarına bıraktım o kısmını. zaten sosyalistlerin de alnında demir ökçe dövmesi var, starbucksın yanından geçerken, harry potterın yara izi gibi belirginleşiyor, valla ben öyle tanıyorum onları.
benim bu. ama hayallerim var; ondan bakıyorum. bir gün cebimdeki paranın 10 ytl'nin üstüne geçmesi takdirinde içeri girip bir kahve içmeyi düşünüyorum. ancak kahve fiyatı konusunda belli bir tahminim olmadığı için oldukça da tedirginim. nezih ve sıcak bir ortamdır orası muhakkak. bir kahve içimliği kadar o sıcaklıktan faydalanmak istiyorum. bir gün bende içicem. o zaman dışarıdan geçenleri izleyeceğim.
kendisini çevre dostuymuş gibi tanıtan ancak su tesisatlarında bakteri oluşmaması için musluklarını sürekli açıp tutup günde 23,4 milyon litre( afrikanın bir günlük su ihtiyacı) su harcayan starbucks'da oturan ve afrika'da insanların çamur içmesinde katkısı olan kişiciklere atılan bakıştır.
genellikle sözlük yazarı olan insanlardır. başlık açmaya yer ararlar. yine yolda geçen converse giyenleri de izler bu arkadaşlar. ara sıra da mcdonalds burger king gibi yerlerin önünde gözlem yaptıkları da olur hani.
dövülesi insanlardır, o aç hallerine bakmazlar, gelir starbaksta * oturan, huşu içersinde pahalı kahvesini yudumlayan insana bakarlar.
ayyy vallahi bıktım yahu nedir bu fakirlerden çektigimiz, nereye gitsek peşimizdeler, dilleri dışarda bizi izliyorlar, ya midem bunalıyoooo * inanın yaniieeee... aaayyyhhh ne yapsam kiieee, hmm bari dur gidiiim de sözlüğe yaziiim bu sıkıntımı, hadi görşürüz öptüüaam baaaay..... *
starbucks ı ilk kez gören, ilgisini çeken insandır. hayatının büyük bir kısmını anadolunun az gelişmiş şehirlerinde geçirmiş, yirmili yaşlarda kiminin bir halt sanıp her gün gittiği starbucks gibi mekanları yeni tanıyan bir insanın yadırganmaması gereken bakışıdır. ne eziktir, ne maldır ne komünisttir. starbucks ta kahveye 6 ytl veremeyecek durumda olan meraklı insandır. *
birkaç insanın "lan bunlar salak sanırım, kahveye bu kadar para verilir mi hiç?" gibi düşünceyle kendisine bakınca ünlü olduğunu ve kıskanıldığını sanan insanların anlamadığı insanlardır. sabancı kadar da zengin olsam, kahveye ota boka o kadar para vermem, verdirtmem arkadaş.
Kimisi herhangi bir yere bakmayıp oraya bakan son derece normal insandır, kimisi de "vay amua goim bizim yemeğe paramız yok millet starbucksta" diyen adamdır. Tepki gösterilmesi gereken bir insan değildir.
(bkz: starbucks'a gittiğini sezdirmek)
