paranızı yerli mal için harcayın.
yine de gidecekseniz, kahve isimlerini, içeriklerini karıştırabilirsiniz.
elemanın sizi ezmesine izin vermeyin. türklerin diyarında onlar kahveyi türkçe'ye çevirsin, suçlu siz değilsiniz.
ama gerçi sizin gibi özentilere, fazla para ödemenin kalite olduğunu düşünenlere ben de ne diyorsam sanki...
aynı marka dışarıda maksimum 2,5 iken, bu dükkanlarda oluyor sana 5 veya 6 tl.
x markasına, dışarıda satıldığından daha fazla para ödemek mi kalite?
neyse, bir gün arkadaşımın teklifi sonucu buraya gittik.
arkadaşım ve oradaki eleman arasında şöyle bir diyalog geçti:
+buyrun, ne istemiştiniz?
-ben 2 macchiato alayım. bir tanesi karamelli olacak. bir tanesi de şekersiz olacak.
adam bize doğru eğildi ve o bilgiç(!), o aydın(!) kafasını sallayarak, dalga geçerek şunu dedi:
+macchiato zaten şekersiz olur.
oraya ders çalışmak, laptop'ınızda film izlemek, kitap okumak için gitmeyin. bu faaliyetlerinizi evde çok daha rahat gerçekleştirebilirsiniz. hem gürültüsüz bir ortam olur.
işin kapitalizm boyutu bir yana, gidecekseniz bir kaç birşeyi buradan okuyun gidin. ilk gidişimde ne varsa yaptığım bütün dangozluklar yazılmış çizilmiş zaten. demek ki bir zamanlar beni görenler bu şekilde yarıldılar.
gidecekseniz gitmiş olan bir grupla gidin, gitmediğinizi çaktırmayın onlara uyun.
bir de hayatında espresso içmemiş adam varmış demeyin, 23 yaşına gelmene rağmen-menüye bakıp ismindeki cix görünüşe kanıp şekerli muhallebi beklerseniz içine şeker atmak gibi bir girişimde de bulunursunuz. kısacası gitmesi alınacak zevkten çok eziyet, gerek yok.
zorunlu edit: basit,görgüsüz,gerizekalı kızları tavlamak için böyle bir girişimde bulunacaksanız annelerinizin elinden öpüyorum. ama illa ki görgüsüzlüğün dibine vurmak istiyorsanız; çantanız varsa bile cüzdan+iphone+marlboro+arabanın anahtarlarıyla jenga oynayın. ne kadar iğrenç de olsa dışardaki kızların yarısı hala bu tarz şeylere tav ne yazık ki.
"mocha"yı "c'yle h yan yana gelince ç oluyor" mantığıyla "moça" diye okumayın, "moka"dır o. ama bence gitmeyin, hiç gerek yok o kadar para vermeye. (bkz: kapitalist düzen)
ergenseniz özentiyseniz gidin. tam size göre ha bi de foursquare de check-in yapmayı, biz hep böyle yerlerde takılırız havasında foto çekilip faceye atmayı unutmayın.
isminizi soran görevliye yanlış anlayıp "neden ne alaka" demeyin. Hele yanınızda starbuckstan çıkmayan tiki arkadaşlarınız varsa.
Hani yapmadım da yapan olur diye. Ehehe. Yani.
doğru düzgün tavsiye veren birkaç kişiyi barındıran başlık. yaşım 18 lakin, hala gitmedim bu sıtarbaksa. merak da etmedim. belli başlı tiplerin takıldığı bir mekan feysbuktan anladığım kadarıyla. gitsem, rezizl olurum sanırsam; ama yalnız değilmişim bence.
tavsiye verenlerin hepsi anne sütünden önce white chocolate mocha nın tadına baktılar sanırım. sanki yurtdışına çıkılıyor, gören de rezervasyonla filan gidiliyor sanır.
başlık sıçmanın tam karşılığı bu olsa gerek.
bir kez gidersiniz beğenmezsiniz ya da bir kez gidip çok beğenir her gün gidersiniz hiç fark etmez kahve keyif işidir, kimseye akıl vermeye kalkışmayın.
kapitalist sistemin bi çarkı olan bu kahve dükkanına gitmeyin abi.
30 liraya alın eve filtreli klahve makinesini.istediğiniz çeşit kahveyi istediğiniz zaman evinişzde rahat rahat için.
starbucks sadece para sömürür.doğrusu bu..