lucretia'nın deli şaziye misali ortaya çıkmış olması akıllara öyle bir geçer zaman ki' yapımcıları spartacus'e mi el attı? sorusunu getirmiştir, birtek küçük osman yoktu ortalarda. bunun haricinde iki sezondur aynı göğüsleri görüyor olsakta, dizi bu sezonda da umut vaad etmektedir. ayrıca glaber' akıllı olsun akıllı..
ilk bölümünü izledim. ilk bölüm itibariyle çok başarılıydı bence. kan, ölüm, seks, trajedi vs. aynen devam ediyor. buna, adında olduğu gibi "intikam" unsuru da eklenmiş. spartacus ve cricus bunu iliklerinize kadar hissettiriyor.
-genelev sahnesi çok vurucuydu. herhalde bu sezon köleliğin ne kadar berbat birşey olduğu sık sık işlenecek. yani en çok bu yanına eğilinecek. zaten intikam isminden de belli.
yalnız o dildolu kısmı anlamadım. adam mı köleydi, kadınlar mı? ve ayrıca tarihi gerçeği dayanıyorsa bu ayrıntı, dildo dediğimiz şey ta o zamanlarda da varmış. saygı duydum!
-biraz önce bahsettiğim berbatlık son anlardaki aurelia'ya yapılan kısmi linç sahnesinde de vardı. acıdım kıza valla. o makyaj vs. müthişti. spartacus'ün "yettim ulen" şeklinde olaya dalışı da aynı güzellikteydi. özellikle ağır çekimler (daha önceki sezonlarda olduğu gibi) dövüş vs. sahnelerdeki etkileyiciliğini bir kat daha arttırıyor.
-ilik gibi hatun olan ilithia'nın çocuğunun spartacus'ten olduğunu düşünüyorum. böylece o orospu çocuğu komutandan intikamını almış olacaktır.
-lucy'nin (lucretia) memintolar hala tombikto. oyş!
-ilithia hala aynı ilithia! hemen gösterdi memintolarını ve eşsiz vücudunu. aslında yüz güzelliği pek yok bence ama vücuduyla ve seksiliğiyle öne çıkıyor. şeyimizdesin ilithia, kalbimizdesin yani!
-bu dizideki tüm hatunlar ya seksi ya çok güzel. şu yeni giren hatun karakter de ilithyia(çok yaşa* bianca)'dan sonra filmdeki "daş" sayısını arttırdı. ismi seppia'ydı sanırım. gerçek ismi hanna mangan lawrence olan seppia'ya kod ad olarak "küçük orospu" diyebiliriz sanırım. yani ilk görüşte verdiği izlenim budur. öyle kikirdemeler, seksi ve manalı tebessümler vs. ayrıca abisi ile bir ensest ilişki seziyorum. yanlış sulardasın güzelim!
-bu bölümde anlayamadığım iki şey var.
1)benim bildiğim spartacus gerçek hayatta evine dönmek istemiştir batiatus katliamından sonra. yani isteği intikam ya da köleliğin kaldırılması değil, sadece özgür bir şekilde evine gitmekmiş ama köleler kendisini kahramanları ve önderleri yapmışlar.
2)bu durumda galyalı crixus daha tez canlı olan ve birlikten kopuk şekilde hareket eden kişiydi ama burada (dizi'De) roller değişmiş gibiydi.
birinci bölümde olur olmaz yerde duygusala bağlamalar falan çok yersiz olmuştu, ikinci bölümünü merakla bekliyorum helede yayınladıkları fragmandan sonra.
sanırım haftada bir değil ayda bir yayınlanan dizidir. ilk bölümü izlememin üzerinden 15 gün geçti, hala daha ikinci bölümü piyasada yok.*
edit: dizi bu hafta sonu yayınlancakmış ve bu uzun ara, yalnızca bu hafta için geçerliymiş. bilgi için, bir istanbul sabahi yine nickli yazara teşekkürler.
başrol oyuncusunun değişme sebebi, adamın kanser olup ölmesinden dolayı zorunlu yapılan bir şeydi. yeni spartacus e henüz alışamadık ama daha çüş 1 bölüm oldu. birkaç bölüm sonra içimize sindiririz.
dürüst olmak gerekirse andy whitfield'ı pek fazla aramadım ilk bölümde. ister vefasız diyin ister başka bir şey ama ben şahsen yeni spartacus'ün oyunculuğunu, mimiklerini de oldukça beğendim. üzerinde büyük bir baskı var neticede çok sevilen bir ismin yerine geldi ama eğer insanlar önyargılarını kırarlar ise onu da seveceklerini düşünüyorum.
--spoiler--
gözlerimin asıl aradığı isim kesinlikle batiatus'tur. kerhane sahnesinde o yavşak sırıtışı ve "tanrılar nihayet sikini bizim götümüzden ayırdı" cümlesiyle kendisini görmek ve yarılmak isterdim.
--spoiler--
2. bölümünü büyük bir merakla beklediğim dizi. crixus ve spartacus'un ortak hareket ederek roma'nın anasını ağlatacağı bir bölüm gelecek diye düşünüyorum, bekliyoruz bakalım.
spartacus rolünü oynayan liam mcintyre, tabii ki bir andy değildir ama 1. bölüm itibariyle yerinde bir tercih olduğunu göstermiş ve rolünün hakkını vermiştir.
bu gece izledim başta spartacus karekteri açıkcası hiç hoşuma gitmemişti biraz daha kaslandırılmalı ama konu daha hoş bi hale gelecek bu kesin 300 spartalı tarzı bişeye dönüştürülür ve toplu savaş sahneleri konulursa tadından yenmez.
geriye dönüşlerin bokunu çıkarmış bulundukları dizi. batiatus'un tüysüz halinide gördük yakında yeniden karşımıza çıkacakmış gibi geliyor, ek olarak yanılmıyorsam doktore' gençliğinde damgayı hak ettikten sonrada madenlerde döğüşüyordu..
ikinci bölüm itibariyle, ilk sezonu aratacak gibi duran dizi.
öncelikli olarak, yeni spartacus, önyargılı olmaktan ısrarla kaçınmaya çalışsam da, pek olmamış gibi duruyor. bir kere adam sıfır mimikle oynuyor. savaşırken de, konuşurken de, ağlarken de, gülerken de, suratta hep aynı ifade var. oysa ki, ilk sezondaki spartacus'u bu kadar beğenilir kılan şey, dış görünüşünden çok, mimikleriydi. adam hiç konuşmadan bile, çok farklı duyguları izleyiciye verebiliyordu.
ikincisi, spartacus dizisinin temelinde, arena yatıyordu. yani, diziyi izlenebilir kılan temel şeylerin başında arenadaki savaşlar vardı. lakin ikinci sezonda, hiç arena sahnesi izleyemeyeceğiz gibi duruyor. tamam, yine dövüş sahneleri var, yine ağır çekimler doğru kullanılıyor, yine bol miktarda kan var ama arena atmosferi yok. bu, dizinin gidişatı açısından büyük bir eksiklik olacak gibi duruyor.
üçüncüsü, yeni spartacus'un karakteriyle ilgili. eski sparatacus, tek bir amaç uğruna savaşan, komplike düşünmeyen, uzun vadeli planlar yapmayan, zaman zaman kötü olabilen, fevri bir adamken, yeni spartacus, bambaşka biri oluvermiş. eski spartacus bırak bir orduyu, kendini bile zor kontrol edebilirken - ki benim sevdiğim bir özelliktir bu-,yeni partacus, bir orduyu yönetecek bilinçte ve karakterde bir adama dönüşmüş. bir karakterin bu kadar kısa zamanda bu kadar değişmesi, bana biraz garip geliyor.
dördüncüsü, bir dizide eğer ki oyuncu değişikliklerine gidiyorsanız, dizinin izlenilirliğini artırmak için en azından bir tane, güçlü karakter eklemeniz gerekir. şimdi, başrol oyuncusu değişikliği gerekliydi, o tamam. ancak, dizinin ana karakterlerinden biri de batiatus'tu. bir çok kişi, diziyi spartacus için olduğu kadar, batiatus için de izliyordu. onun efsanevi repliklerini duymak, muhteşem oyunculuğunu görmek için de izliyordu. artık batiatus yok ve yerine konmuş bir karakter de henüz yok.
abes bir örnek olacak belki ama kurtlar vadisi izleyenler bilir, kötü roldeki karakter öldüğü anda yerine yenisi çıkarılır. pala, eşrefpaşalı halit, kibritçi cevat, iskender büyük, ersoy ulubey vs. bu adamların hepsi, başarılı oyunculuklar sergileyip, farklı karakterler gösterip, diziden ayrıldılar. ve hepsi, kendilerinden bir önceki oyuncunun boşluğunu doldurdular.
uzun lafın kısası, ilk sezonun hatta ikinci sezonun hatrına yine de izlemeye devam ediyorum. ama umarım bu şekilde devam etmez.