39.000 tüfek,
327 makineli tüfek,
54 top,
63 milyon fişek,
147.000 top mermisi vs.,
2 avcı botu,
doğu sınırlarından eski rus ordusunun bıraktığı askeri malzemeler,
ankarada iki barut fabrikasının kurulmasına yardım,
fişek fabrikası için gerekli teçhizat ve hammadde sağlama,
200 kilo külçe altın
100.000 altın ruble (kimsesiz gazi çocukları için yetimhane kurulması amacıyla)
20.000 lira (basımevi ve sinema teçhizatı alımı için)
10 milyon altın ruble
sovyetler'den gelen bu kadar yardımın tahılla ödendiğini öğretmiştir bize.
sovyetler'in bize yaptığı yardımların karşılığı ödenmez, belki çıkarları yoktu belki vardı ama şu kesin ki bu yardımlar olmasa savaşı kazanmak imkansızdı.
çok sığ ve itici bir söylemdir lakin bu kafayla gidilirse dünyada ülke kalmayacaktır. * uluslararası ilişkilerde güç dengesi bir devletin kaderini belirlemektedir. türkiye de dönemin şartları doğrultusunda kalkınması ve yeniden yapılanması için sovyet parasına ihtiyaç duymuş politikalarını bu yönde belirlemiştir. 1920lerin dış politikasıyla 2010'u kıyaslayıp bir ülkeye nankör demek adeta mantığın sınırlarını zorlamaktır.
Bazı hıyar ağalarının açtığı başlıktır.. Türklerin ruslara tonlarca tahıl verdiğini bilmeyen hırbo kürtçü islamcı budalaların açtığı başlıktır.Belki de komunist rusçudur.Bilemem.
denize düşen yılana sarılır atasözümüzün geçerliliğini gösterdiği durumdur. güzel ve yalnız ülkemin amerikancı olmasının sebebi ise toprak reformu karşısında olan halk düşmanı ülkeyi amerikadan aldığı borç paralarla geliştirmeye çalışan aynı anda abd bağımlısı yapan bugünün çok değerlisi a. menderstir.
atatürk'ün diplomatik zekasıyla ilgilidir. atatürk uzun süre ruslarla iyi ilişkiler kurmuştur ki yardımlaşabilsinler. lenin'le mektupları'nda nasıl kapitalizm karşıtı gibi göründüğünü görebilirsiniz.
sovyet yalakalarının ısıtıp ısıtip onumuze koyduklari konudur.
birazda stalin canisinin turklere yaptigi eziyetleri konuşsanıza.
haaa bu arada sscb yok artık sevgili komünistler orada bile yıkıldı komunizm. siz halen neyin pesindesiniz.
