Bide eskiden özgüven sahibiyken bu duruma düşmek çok kötü. En kötüsüde aptal boş beleş salakların o aptal özgüvenleriyle sahip olduklarını görmek.
Aslında içten çekindiğim falan yok kimseden hatta üstlerine saldıracak gibi falan oluyorum bazen birileri kaba yada aptalca birşeyler yapınca .ama bazı şeyleri yapmaya gelince elim ayağıma dolanıyor kendimi ileriye götürecek yada mutlu edicek birşey yapacağımda oluyor bu.çevremde bana söylenen aklı başındasın at gitsin içindeki bu düşünceyi diyorlar bazıları ama beyin kabullenmiyor.
Sorunum insanlarla Türk insaninin %90 inin aptal ve kaba olduğunu düşünüyorum ve sıkılıyorumda onlardan o yüzden bu problemin üstüne düsmeyide biraktim.çeşke şu aptallardan kurtulup londrada falan yaşayabilsem diyorum.
Kanser kadar beladır. eğer çocuğunuz falan varsa en çok bu konuda dikkat edin ve en çok özgüvenini gözlemleyin.
acil tedavi alınması gerekir. paranın satın alamayacağı iki şeyden biridir zaman. sizden daha vasıfsız amiyane tabiriyle içi boş insanlar gününü gün ederken sizdeki potansiyelin karanlıkta kaybolmasına izin vermeyin. kanınızın ısındığı bir psikiyatriste gidin.
kendi hastalığına derman aramaya da çekinen insanlardır fobililer ki bu çok doğal. etraftan destek isteyin ve gidin bi şekilde. antidepresan desteğini de ekleyin. karşı cinsten bir arkadaşınız da olsun. zincirleri kırın.
hocamız derdi ki ; sosyal fobi yerine vücudumu kaplayan bi tümörü tercih ederim.
Var mı yok mu karar veremediğim fobidir.
iş görüşmelerinde iK ile delirmeceler eylemine mazhar olurken; lisans hayatımda yapacağım 3 dk'lık sunum ızdırap haline gelirdi.
Hala da kalabalıklar önünde konuşma fikri soğuk terler dökmeme sebep.
Kalp sıkıştırıyor falan.
(bkz: aman ali rıza bey ağzımızın tadı kaçmasın)
Sosyalleşme konusunda da başarılı değilim. Onlar gelsin tanışsın arkadaşım. Konuşursa konuşurum.
Soğuk nevalenin biriyim. Kibirli veya sevimsiz görüntümü sosyal fobiye borçlu olabilirim mi?
Velhasıl kelam ne kadar törpülemek veyahut değiştirmek istediğim yönlerim olsa da uzmana danışmalık göremiyorum kendimi.
Belki de çok bilmişlikten.
Sosyal zekası yüksek insan canlılarına selam olsun.
Bir gün ben de şirinleri görebilir miyim?
Teşekkür.
Bir zamanlar baslar gibi oldu. Hala yuzde yuz atlatmadim ama iyiyim. En buyuk sebebi ozguven eksikligidir. Bu sey degil iste topluluk onunde konusmak cart curt degil onlar anlik heycanlar. Veya sey de degil tam "beni biyere cagirdilar ama gitmeye cekindim".. Bu markete giderken bile 50 kere dusunduren fobidir. Var ordan biliyoruz da soyluyoruz. Suan var mi yok gayet eve gunlerce girmedigim oluyor. Ama 3 ay evden cikmadigim da oldu. Bilmem anlatabildim mi...
Ya bu oyle bir fobi ki "benim hayatim super ama sosyal fobim var" denilmez. Bu fobi baska seylerin habercisidir. Baska olaylarin sonucudur. Asil kaynaga bakmak gerekir. Doktora gidin.
Cok farkli sekillerde ve farkli derecede görüebilecek hastalik. Sadece bir özgüven eksikligi degil, sirf karsi cins ile konusamamak sosyal fobi oldugunu göstermez. Bazilari sadece kalabalik önünde basit bir sunum yapamayacak derecede bu fobiye sahipken, bir baskasi gidip marketten alisveris yapmaktan bile korkar. Kasada tüm gözler onun üstünde olacagi icin eli ayagi titremeye baslar. Ve kimse sanmasin ki bu tür seyler sadece özgüveni eksik insanlarin basina gelir. Yanlis bir zamanda kötü bir tecrübeye bakar bazen, sonrasinda sinsice ilerler bu fobi. Ve ne yazikki her fobide oldugu gibi bunu da yenmenin tek cözümü, korktugun seylerin üstüne gitmektir. Ama en kücük olayda eli ayagi titreyen, bir kalabaligin karsisinda konusurken ölüm korkusu yasayan, ayakta zor duran ve kan ter icinde kalan birisine bunu söylemek sacma, biliyorum. Bu yüzden sosyal fobi hastalarina kalp aritmilerinin tedavisinde kullanilan beta blokerler de verilir doktorlar tarafindan, korktuklari durumlarda panik olup kalp atisi hizlanmamasi icin. Varsa bu sorunu yasayan eczaneye gidip dideral adli ilactan alip sadece gercekten gerekli oldugu zaman kullanmalarini tavsiye ederim.
Kalabalık korkusu, aşırı terleme, en ufak gerginlikte bile kalp çarpıntısı, eve kapanma, içine kapanma ve dolaylı olarak tembellik sonucu okul gibi yerlerden hoşlanmama.
üniversitede bir erkek arkadaşım(sevgilim değil) sanırım muzdaripti bundan. hiç unutmam derse biraz geç gireriz dediğimde yok olmaz derdi gözleri açılırdı garibimin. ilk başlarda da ben bişeyler sorduğumda benimle konuşurken hep yere bakıyordu biraz gülüyordum çok sevimli oluyordu bazen geç kaldığında suç işlemiş gibi giriyordı sınıfa . acaba atlatmış mıdır aklıma geldi durduk yere yaw.
Anı anını tutmayabiliyor bazen. Misal bir topluluğa karşı konuşacağın zaman gayet rahat olabilirken yeri geliyor sıradan biriyle göz teması kurarak konuşmakta güçlük çekiyorsun. Atıyorum serin bir ortama girdin havandaysan sıfır sıkıntı ama normal caddede yürürken iki büklüm falan gidiyorsun ya da hızlanıp bir an önce gideceğin yere varmak istiyorsun. Tuhaf yani.
Şahsi olarak ben bunu anlık bazda tolere etmenin yolunu buldum. Öfke. Aynen yanlış duymadınız direkt öfke, rage, gaz adını ne koyarsanız. Biriyle muhatap olacaksam ya da topluluk içerisinde konuşma yapacaksam (sadece bunlarla sınırlandırmıyorum hemen hemen her şeyde yürürken dahi) sert yüz ifadesini bi' takınıyorum (sikerim ulan gelmişinizi geçmişinizi der gibi) ses tonum duruşum hareketlerim vesaire aynı çizgide seyrediyor tabi. Ve o an cidden bedenimi tüm kasvetiyle esir alan sosyal fobiyi yok ediyorum, eritiyorum. Lakin bunu bir reflekse dönüştürmek, alışkanlık haline getirip hızlıca adapte olabilmek şart. Unutunca aynı mallık belirtileri yeniden gözlemlenebiliyor.
şu noktaya gelebilir, normal görünürsünüz dışarıdan. diğerleri gibi.. ama muhtemelen hayatınızın sonuna kadar kasiyere iyi günler derken ufak bir panik yaşayacaksınız.
Arketipler vardı. Çok bilgili değilim bu konuda, hatırladığım kadar yazıyorum. Birisi de sabotajcı arketipti. Mesela tam diyet yapmaya karar verdiğinizde komşunun bi yiyecek göndetmesi gibi. Ya da yapacağınız şeyden vaz geçmek, sonra yaparım demek gibi.
Bende bu arketip var. Mesela yakın arkadaşlarım bile bir yere çağırınca aklımdan bahane düşünürüm gitmemek için. Çünkü insan içi, çünkü kalabalık beni rahatsız ediyor, çünkü benim insanlarla kaynaşabilmem için bi süre mıtlak sessizlikle izlemem gerekiyor onları.
Işte biri ile konulurken anksiyete yaşıyorsun ya. Bence bu da bende sabotajcının oyunu. Aslında gitmek istiyorsun o kalabalık mekana ama yine senin içinde olan bu arketip seni bi şekilde engellemek istiyor.
Onun lafına uymayacaksın. Farkına varıp, evet yine ertelemeye çalışıyorum deyip üzerine gideceksin. Vaz geçmeyeceksin.
Zaten zamanla anlarsın, kimse seni senin zannettiğin kadar umursamıyor aslında.
sarhoş olup biraz cesaretlendirilen kişinin bunu yenmesi olası. sizin ona destek olmanız için tek yapmanız gereken onu videoya çekip ayıkken ona izletin işe yaramışlığı var.
bana göre en çok okulda ortaya çıkar. sürekli insanlarla iç içe olup iletişim kurmaya çalışmak, insanların önünde sunum yapmak, tahtaya kalkıp soru çözmek. sosyal fobisi olan insanlar için çok zordur bunlar.
Sosyal fobi ile 2006'da tanıştım. Annem ve babam öğretmen, ben de 6. sınıfa kadar onların çalıştığı okulda okudum. Eğitim kalitesi ve okulun bulunduğu muhit iyi değildi ayrıca evime uzaktı ama mutluydum. 5 yıldır birlikte büyüdüğüm arkadaşlarım ile hayatım harikaydı. Liseye kadar orada okuyacağımı düşünüyordum ama ailemin başka bir planı vardı. Eski okulumu sevdiğimi söylememe, ağlamama rağmen beni dinlemeyip okulumu değiştirdiler. Artık eve yakın, eğitim kalitesi iyi bir okulda okuyacaktım. Okulun ilk gününde kaderim mühürlenmişti sanırım. Kendimi aşırı çekingen ve garip hissediyordum. Sınıf listesine bile bakmaya çekindim. Başka bir gezegene gitmiş gibiydim, okulu daha önce de sevmezdim, birinci sınıftayken çok hareketli ve yaramazdım, dayanamayıp ağzıma biber sürmüştü bir kere ama arkadaşlarımı seviyordum. Yeni okulumda ise ağzımı bıçak açmıyordu. Sosyal fobi gün geçtikçe vücuduma yayılıyordu. Hayatımın diğer alanlarını da etkiliyordu, iyice kilo aldım, notlarım düştü, bu sebepten ötürü evde de ailem bana kızıyordu. Huzurlu olduğum bir yer kalmamıştı. Her geçen gün daha da içime kapandım. Hiçbir şey yapmaya halim yoktu. Kara deliğe düşmüştüm sanki. 3 yıl böyle geçti. Arkadaşlarım oldu evet ama hiçbir zaman bir ortama giremedim ve sevilen aranan bir kişi olamadım. Liseye giriş sınavım iyi geçmişti. Şehrimdeki en iyi Anadolu lisesini kazanmıştım, küçük de olsa bir mutluluk yaşadığımı itiraf etmeliyim. Neyse devam edelim, lisede herşeyi farklı yapacaktım. Girişken, konuşkan, spor yapan biri olacaktım. Elbette sevgili de bulmayı planlıyordum. Yaşananları tahmin ediyorsunuzdur. Sosyal fobim daha da kötüye gitti. Sosyal fobi bir de ek paket getirdi, depresyon. Lisede yaşadığım tek olumlu olay 5 günlüğüne de olsa yurtdışına(çek cumhuriyeti) gitmem oldu. Sosyal fobi orada da peşimi bırakmadı ama ilk kez başka bir ülkeyi görme fırsatım oldu ve harikaydı. 11.sınıfi 12. sınıfa bağlayan yaz tatilinde hoşlandığım kız ile konuşma fırsatı buldum. Facebookta tesadüf eseri bir ortak nokta buldum ve 2 ay boyunca intetnette konuştuk. Mail ile açıldım kıza ve elbette reddetti. Ben de kendimi reddederdim o yüzden kıza kızmıyorum.
Ygs Lys stresi de yeni ek paket olarak hayatıma girdi, bir siz eksiktiniz zaten. Ygs Lys sonuçlarım iyi değildi ve mezun olarak hazırlanmaya karar verdim. Ama niyetim hiçbir zaman üniversite okuyayım sonra maaşlı bir iş bulur ev alırım evlenirim çoluk çocuk yaparım araba vs vs değildi. Benim hayalim Japonyaya taşınmak ve kendi mangamı çizmekti. Türk ailesine bu hayali kabul ettiremezdim ama. Benim hayallerim onlara göre yapacağım işin yanında hobi olarak kalmalıydı. Sonuçta 1 sene daha sınava hazırlanıp istanbulda bir mühendislik kazandım, şu an 3.senem . Sosyal fobinin yıkıcı etkisini burada da hissetmeye devam ediyorum. Hiçbir klübe ya da etkinliğe katılmadım. Çok az arkadaşım var. Sabahları aynı duraktan bindiğim bir arkadaşım var , onun sayesinde başka insanlar ile de tanıştım ortamlara girmeye çalıştım ama sosyal fobi bir türlü gitmiyor. Konuşmak arkadaş olmak istiyorum ama olmuyor. Yapamıyorum. Ne diyeceğimi neyi nasıl diyeceğimi bulamıyorum. 22 yaşında olacağım yakında ve hayatım ziyan oluyor.
Buraya kadar okudunuz mu bilmiyorum ama devam edeyim. Sosyal fobiyi yenmek imkansız. Daha önce psikolog ve psikiyatriste de gittim yenmek için ama hiçbir fayda etmedi. Sosyal fobinizi sadece kısa bir süreliğine kontrol altına alabilirsiniz. Gittiğini hissettiniz bile o aslında hep içinizde kalacak. Sosyal fobi bir şüphe ve korkudur. Bir kere içinize girdi mi çıkartamazsınız. Sadece yaşayan bilir bu illetin ne olduğunu, hayatı nasıl mahvettiğini, insana nasıl çekip gitmeyi veya intiharı düşündürdüğünü.
herkeste biraz var aslında, özellikle büyük şehirlerde yaşayan insanlarda daha sık görülüyor. Topluluk içine çıkma, ani ortam değiştirme v.b durumlarda hissedilen korku ve utanç duygusu. farklı şekillerde de görülebilir mesela canı istese bile tek başına sinemaya gitmeme, bir kafede insanlar ezik gözüyle bakar diye bir kahve içememe gibi. bunlarda insanların ne düşündüğünü fazla takmaktan.