Sabah buz gibi eve kalk , sobayı temizle , odunu kömürü ayarla ,ççırayı tutuştur sonra bekle ki odunlar tutuşsun da soba cayır cayır yansın . Dibinde titreye titreye giyindiğimde oldu , giyinirken elimi kolumu yapıştırdığımda , hatta donlarımızı sobanın bir askılığı vardı onda kurutmuşluğumuzda . Benim için iyi yanı kestane pişirmek , mandalina kabuğu yakmak , üzerine su döküp coslamasını seyretmekti . Ah ulam çocukluğum .
allahım; "bi bitmediniz amk" dediğim şu efsane nesil. tamam biz de leğende yıkandık soba kenarında kururduk ama bunu böyle bir duygusallığa bürüyüp periyodik zamanlarda gündeme getirmenin alemi ne?
efsane efsane, keşke kombi olaydı, bildiğin rezillik. eğer karamsarlıktan kafayı çıkarıp sağa sola bakmak gerekirse de; evet, geçmiş zaman üstüne manevi bir değeri olacak her zaman.
edit; 88 liyim.