Türkiye siyaseti, çirkindir, çirkefliktir. karşılıklı olarak hakaret etmedir. sözüm akpye chpye mhpye veya diğerlerine değil. hepsine. her gün ayrı bir hakaret çıkıyor ortaya.
Halk'ınızı bari düşünün, sizlerden birini seçecek.
keşke sadece siyaset yapsanız.
Babasına bile güven sorunu yaşayan insanların kendi geleceklerine karar vermek için başkalarına güvendikleri ve güvendiklerini de Ankara'ya gönderdikleri ortam.
siyaset nedir hakkaten hiç düşündünüz mü?
iki ucu boklu değnek, yalancılık, sahtekarlıkla özdeşleşen siyasetin gerçek manası nedir ha söyleyin.
şimdi formata dönebiliriz:
1. çeşitli otorite ve iktidar tarzlarının birin değil bir olmuş çoğunluğun üzerinde hegomonik bir meşruluğun çeşitli ellerce dağıtılması, uygulanması işlemi/sürecidir.
Yalan soyleyebilme sanati olarakta bilinir . Ve siyasi otoriteyi eline geciren herkes kendi kesesine doldurmaya baslar . Kesesini doldurmayi 2.plana atanlar ise efsanelesir . (bkz: Mustafa Kemal Atatürk)
evirip çevirerek, alttan girip üstten çıkarak, kıvır kıvır kıvırarak partisini veya görüşlerini kabul ettirmeye ve çeşitli yollarla karşıtları çürütmeye çalışmak.
yeryüzü üzerinde yapılabilecek en pis, en acımasız, içinde ''adalet'', ''iyilik'', ''hoşgörü'' nutuklarının en çok atıldığı olmasına rağmen, hiçbirini, hiç kimsenin, hiçbirimiz için sağlayamayacağına artık bir olgu gözüyle baktığım, insanları aptal, beyinsiz para makineleri olarak görmekten başka bir şey olmayan, onları soymanın ''bürokrasi'' adı altında yasallaştırıldığı, onları daha iyi şartlarda yaşatmaya adanmış gibi görünen adamların sadece cepleri için * didindiği, yine de yapmaktan, yapılmasından sıkılmadığımız, sıkılmadığım, dünyayı oluşturan en temel kavram.