(bkz: büyük çantanın avantajları)
Hemen giriş kattaki migrostan pörtlemiş mısır, jelibon, su ve meyve suyu alıp bavuldan hallice çantama sıkıştırıyorum.
Kusura bakmayın da bi mısır için 15 lira vereceğime o paraya migrostan abur cubur alırım. Fakirlik veya varoşluk da değil bu. Bilet paraları bile artmışken içerden yiyecek alacak kadar keriz değilim.
eğer süper markettende almam diyorsanız. evde patlatıp poşetleyeceksiniz. ev yapımı tam anne terbiyesi almış kızlar için. suyunuda doldur damacanadan oh beleş. onlar utanmadan bir mısıra dünya para istiyorlarsa. bende hiç utanmam açarım bavul çantamı doldururum nevalemi bu kadar.
Kimse sinemanın kısıtlı menüsüne boyun eğmek zorunda değil.
Belki ben nocturnal animals izlerken havyarımı kaşıklayıp yanında da şampanyamı yudumlamak istiyorum.
zamanında sınırsız pizza kampanyası yapan pizza hut şubelerine içlerine litre litre kola saklayarak gidenlerin akrabaları olan kimselerin eylemidir.
o neydi öyle hakikatten ya. misal adam başı 10 lira veriyordun sınırsız pizza yiyiyordun ama sadece 1 bardak içecek veriyorlardı millet koynuna litrelik kola bağlayıp giderdi daha fazla pizza yiyebilmek adına. işte hem maddi olarak ortalamalarda olup hem gözün aç olunca kaçınılmaz oluyor böyle şeyler sanırım..
Sinemaya çanta ile gitmektir. Tabi lan manyak mısın. Valla lan dolduruyom çantayı içecek çikolata cips jelibon, bir de ses yapmak istemiyor gibi ses yapıp insanların dikkatini dağıtmak ve gıcık etmek hoşuma gidiyo filmin ortasında...
en büyük zevkimdir. kendimi kapitalizme taş atan kahraman gibi hissediyorum o an. oooh çatlasınlar da patlasınlar.
fakirlik değildir, onun sınavda kopya çekenlerin bildiği acayip zevki vardır teyze.
